Patrik II. Mesrob Hazretleri, 1 Ocak 2007, Pazartesi, Rabb’imizin 2007’inci Lütuf Yılı’nın ilk ayinine Surp Asdvadzadzin (Meryem Ana) Patriklik Merkez Kilisesi’nde riyaset etti. Surp Badarak ayinini Rahip Zakeos Ohanyan sundu. İlahileri ise Okuyucu Kevork Çam’ın yönetimindeki bir grup okuyucu seslendirdi. Peygamberlik kitaplarını ve Havariler’in mektuplarını bizzat Patrik Hazretleri okudu. İncil’i ise Diyakos Vartkes Pestilciyan okudu.
15 GENCE OKUYUCULUK RÜTBESİ
Rabb’in Duası’ndan hemen önce, Patrik Hazretleri horana çıktı ve “Urakh Ler Surp Yegeğetsi” (Mutlu ol Ey Kutsal Kilise) ilahisinin eşliğinde kiliseyi buhurla kutsadıktan ve farklı semtlerin kiliselerinden gelen onbeş gencin saçlarını tövbe simgesi olarak kestikten sonra, kendilerine Okuyuculuk rütbesinin dört dereceleri olan Bekçilik, Okuyuculuk, Duacılık ve Kandilcilik derecelerini verdi. Gençler, böylece, bundan sonra, kilisenin kapılarını açabilme, kilisede kutsal metinleri okuyabilme, hastaları ziyaret ederek onlarla birlikte dua etme ve kilise horanı üzerindeki tüm mumları ve kandilleri yakabilme yetkisiyle donatıldılar.
Bu yetkilerle donatılan gençlerin adları (soyadı sıralamasına göre) şöyle: Saro Akçelyan, Murat Aykar, Saro Ayvaz, Sarven Bıçakçı, Artaki Çokşen, Sarkis Demirci, Sevan Destici, Can Evyapan, Murat İçlinalça, Arman Manto, Arda Pınarcı, Ğazar Sabuncu, Krikor Tuğtekin, Herman Veske ve Garabed Yontan.
8 GENCE YETKİLİ OKUYUCULUK RÜTBESİ
Patrik Hazretleri, hemen sonra, yine farklı semtlerin kiliselerinden gelen sekiz genci Yetkili Okuyuculuk (Uraragir Tıbir) rütbesiyle donattı. Her bir gencin omzuna Ermeni Kilisesi’nde “Urar” diye adlandırılan yetki atkısını takan Patrik Hazretleri, şöyle dedi: “Bu Kutsal Urarı Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in elinden al; bundan böyle sana kilisede Diyakos (Sargavak) bulunmadığı zamanlarda Kutsal İncil bölümlerini okuma izni ve yetkisi veriyorum.” Bu yetkiyle donatılan okuyucuların adları da (soyadı sıralamasına göre) şöyle: Hovhannes Batar, Sevan Cihangülyan, Sarkis Demirci, Murat Gosdanyan, Arda Kabadayı, Ardaşes Keşçioğlu, Aydın Toparlak ve Vahan Yücecan.
VAAZ
Patrik Hazretleri, vaazında İncil’in şu bölümünü anlattı: “Bir gün Mesih İsa, havarilerle birlikte mabetteyken, mabedin hazinesine gösterişle bağışlarını atan zengin adamlar gördü. Hazineye çekinerek iki bakır para bırakan yoksul bir dul kadın da gördü. Ve İsa, havarilere dönerek şöyle dedi: ‘Size gerçeği söylüyorum: Bu yoksul dul kadın onların hepsinden daha çok bağışta bulundu; çünkü onların hepsi kendi fazlalıklarından bağışta bulundular; fakat bu kadın, yoksulluğundan bütün nafakasını bağışladı.’ (Luka 21: 1-4)”
Patrik Hazretleri vaazına şöyle devam etti: “Sevgili Cemaatim, bugün mutluyuz, çünkü farklı semtlerimizden gelen ve Kutsal Kilisemiz’e bağlı toplam yirmiüç gencimiz, gerekli eğitimi aldıktan sonra kiliseleri tarafından farklı rütbeler almak üzere Patriklik Makamı’na önerildiler. Bugün aldıkları rütbeler, onların Kilise’de aldıkları ilk rütbeler. Vaftiz olduğumuzda, Vaftiz Babamız’a vaftiz gizini icra eden Peder tarafından arzusu sorulduğu zaman, Vaftiz Babamız bizim adımıza şu cevabı veriyor: ‘İman, Ümit ve Sevgi edinmeyi, vaftiz olarak arınmayı ve Allah’a hizmet edebilmeyi diliyorum.’ İşte bu genç arkadaşlarımız da, vaftiz yeminlerine sadık kalarak, bugün Kutsal Kilisemiz’in hizmetine resmen girdiler. Diledikleri takdirde, gerekli eğitimi gördükten sonra, daha üst rütbeleri de alabilirler, Diyakos (Sargavak), Papaz veya Rahip, Episkopos, Başepiskopos, hatta Patrik veya Katolikos bile olabilirler. Ancak, önemli olan hangi rütbeleri aldığımız değildir. Önemli olan yüreğimizdeki hizmet aşkıdır. Yoksul dul kadının örneğinde gördüğümüz gibi, Rabb’imiz ve Kurtarıcımız için önemli olan, Allah’ın hizmetine sunduğumuz varlığımızı veya zamanımızı veya yeteneklerimizi hangi yürekle bağışladığımızdır. Gösteriş, kibir veya çıkar hesaplarıyla yapılan bağışlar Allah’ın rızasını kazanamazlar. Allah hepimizi, bizi yarattığı zaman, bazı yeteneklerle donatmıştır. Bu yetenekleri O’nun izzeti için nasıl kullanabiliriz? İşte her birimizin kendine sorması gereken soru da budur. Kısaca söylemek istediğim şudur; rütbenin astından veya üstünden çok daha önemlisi, Allah’a sunulan hizmetin kalitesidir. Bu genç arkadaşlarımız da, tüm yürekleriyle, tüm canlarıyla, tüm fikirleriyle Rab Allah’ı sevdikleri, ve hizmetlerini küçümsemeden Rab Allah’a sundukları takdirde doğru yolda olacaklardır. İşte Kutsal Kilise’nin kendilerinden beklediği de budur! Bu genç arkadaşlarımızı kutluyorum ve Rabb’e hizmet yolunda kendilerine başarılar diliyorum.”
Patrik Hazretlerinin vaazından sonra, 2007 Yılı’nın ilk ayini için Merkez Kilise’yi dolduran inananlardan bir çoğu ve rütbe alan gençler, öne gelerek Rabb’in Sofrası’ndan kutsal paylarını aldılar.
HOKEHANKİSD DUALARI
Ayin bittikten sonra, Patrik Hazretlerinin riyasetinde edilen Hokehankisd Duaları’nda, cemaatimizin 2006 yılında yitirdiği tüm müteveffa üyelerinin ruhlarının huzuru için topluca dua edildi.
GEÇİT
İlahileri seslendiren okuyucuların oluşturduğu geçitle Patrik Hazretleri Patriklik binasına doğru yönelirken, bir yandan da cemaat üyelerinin Yeni Yılı’nı kutluyordu.
Geçit Patriklik binasının girişine vardığında, Patrik Hazretleri, tüm okuyucuları ve Patriklik binası önünde toplanan cemaat üyelerini kutsayarak dağıttı.
RÜTBE ALAN GENÇLERLE ÇAY SOFRASI
Dini ayinlerden sonra, Patrik Hazretleri, kilisede rütbe alan tüm gençleri Ruhani Kurul odasında çay sofrasına davet ederek, onlarla çay içti ve anuşabur (aşure) yedi. Rütbe alan tüm gençlere hiç olmazsa hayatlarında bir kez Kudüs’e hac ziyaretine gitmeyi öneren Patrik Hazretleri, “Ne kadar bereket alabileceğinizin ancak Kudüs’ü ziyaret ettikten sonra farkına varabilirsiniz” dedi.
http://www.lraper.org/main.aspx?Action=DisplayNews&NewsCode=N000001763&Lang=TR
Yorumlar kapatıldı.