AB’nin motoru konumundaki iki ülkenin lideri, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Türkiye ile AB arasında giderek bozulan müzakere sürecini tam anlamıyla çıkmaza sokan ortak bir tavır beyan ederken, İngilltere Lordlar Kamarası’nın bir grup üyesi zehir zemberek bir açıklama yayınlayarak Türkiye’yi savundu. Sekiz Lordlar Kamarası üyesinin yayınladığı mektupta, müzakerelerin kesilmesinin ‘vahim bir hata olacağı’ savunulurken, İngiliz hükümetinden Kuzey Kıbrıs ile doğrudan ulaşımı tek taraflı başlatması talep edildi.
‘TÜRK HALKINA HAKARETTİR’
Başını Müslüman üyelerinden Lord Ahmed’in çektiği Lordlar Kamarası’nın önde gelen üyeleri Lord Harrison, Lord Kilclooney, Leydi Collingtree, Lord Drumglass, Lord Monson, Lord Rogan, Leydi Butterworth, yayımladıkları ortamk bildiride “Türkiye’nin AB ile üyelik müzakerelerinin kısmen askıya alınması, Türk halkına yönelik bir hakarettir. Laik bir devlet ve NATO’nun önemli bir üyesi olan Türkiye, şu an Avrupa’dan uzaklaştırılıyor ve İslami köktenciliğe itiliyor. AB’nin bu kararının vahim bir hata olduğu görülecektir. Kıbrıs bahanesi kabul edilemez.
AB, Kıbrıslı Türklere, adada çözüm öngören BM planını kabul ettikleri takdirde üzerlerindeki izolasyonun sona ereceğine dair verdiği sözleri tutamamıştır. Tam tersine AB, BM planını reddetmelerine rağmen Kıbrıslı Rumları tam üyelikle ödüllendirmiştir.
AB üyesi sıfatıyla Güney Kıbrıs (Avusturya’nın ve Ermeni meselesi hakkında ifade özgürlüğünü suç haline getiren Fransa’nın teşvikiyle) bugün Türkiye’nin AB üyeliğine karşı veto hakkını kullanmaktadır. Elbette Türkiye, AB üyesi olacaksa Kıbrıs’ı tanımak zorundadır. Ama Güney Kıbrıs’taki mevcut Rum yönetimini değil, adanın bütününde Rum ve Türk Kıbrıslıların kabul ettiği birleşik bir Kıbrıs’ı. AB’nin, kendi limanlarını Kıbrıslı Türklere kapatmayı sürdürürken, Türkiye’den limanlarını Kıbrıslı Rumlara açmasını talep etmesi adaletsiz ve mantıksız bir tutumdur…”
‘DOĞRUDAN ULAŞIM KABUL EDİLSİN’
“…Britanya hükümeti şimdi Kuzey Kıbrıs’a nakliyat için doğrudan ulaşımı tek taraflı olarak kabul etmelidir” ifadesini kullandı.
İngiltere Başbakanı Tony Blair de, geçenlerde Türkiye ile müzakere sürecinin önemine dikkat çekmiş, Türkiye’nin küstürülmemesi gerektiğinden dem vurmuştu. Siyasi gözlemciler AB içinde Fransa-Almanya eksenine geleneksel muhalefetiyle bilinen İngiltere’nin ilerleyen süreçte 8’li bildiriye benzer tepkileri daha da ileri götürebileceğini belirtiyor. Daily Telegraph
http://www.birgun.net/index.php?sayfa=63&devami=31197#haber_basi
Yorumlar kapatıldı.