İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Papa ile ver-kaç yapan Türkler!

Arslan BULUT 

Papa’nın Türkiye’ye gelişinden önce, Türkiye ve ABD basını arasında, Boğaziçi Üniversitesi ve TESEV’in de dahil olduğu paslaşmalar, ver-kaçlar ve Batı adına Türklere atılmak istenen goller var! Özetle, Anadolu’da yaşayan insanların çoğunun Türk değil, “Hıristiyan Rum-Ermeni asıllı” olduğu iddiasını gündeme taşımak istiyorlar! Bu da etnik bir takıntıları olduğunu ve Türk Milleti gerçeğini tanımadıklarını gösteriyor!

***

Newsweek dergisinin 28 Kasım 2006 tarihli sayısında Owen Matthews konuya şöyle değindi:
“Boğaziçi Üniversitesinin son araştırması daha çok sayıda Türk’ün kendisini milliyetiyle değil diniyle tanımladığını gösterdi: Yüzde 45’i (bu rakam 1999’da yüzde 36’ydı) ‘önce Müslüman’ olduğunu söylemiş ve yüzde 19’u da (daha önceki yüzde 21’den daha düşük) ‘önce Türk’ olduğunu. Şaşırtıcı bir şekilde sadece yüzde 1’i ‘önce Kürt’ olduğunu söylemiş.
Dinci partilere destek de aynı dönem içinde yüzde 41’den yüzde 25’e düşmüş.”
The Wall Street Journal gazetesinin 28 Kasım 2006 tarihli sayısında ise Hugh Pope, Batı’nın stratejik bakışını sergiledi:
“Türkiye’nin toprağı her zaman Avrupa’dadır ve Avrupa’nın bir parçasıdır. Roma İmparatorluğu, ‘Anadolu’ ve ‘Küçük Asya’ adlarıyla da bilinen, bugünkü Türkiye’yi içine alıyordu. 70 milyon nüfuslu modern Türkiye isim ve dil açısından Türk olabilir ancak genetik açıdan o kadar safkan değil. Orta Asyalı Türklerin Türkiye’ye gelişleri esasen 13. yüzyılda sona ermiştir. Anadolu’daki eski nüfusa toplamda yaklaşık yüzde 10 katkıları olmuş gibi görünmektedir.”

Bu etnik değerlendirmelerden önce pası uzatan, Radikal gazetesinden Neşe Düzel’in sorularına cevap veren Dinlerarası Diyalog Platformu Başkanı Niyazi Öktem oldu:
“Anadolu’daki Rum’a, Ermeni’ye ne oldu? Orta Asya’dan en çok 1 milyon Türk geldi. Anadolu’da en az 5 milyon Rum ve Ermeni vardı. Horasan erenleri kimi Müslüman yaptı? İstanbul’un fethinden sonra bir kısım Rumlar Müslüman oldu, bir kısmı da Fenerli Rum olarak kaldı. Thales benim atam, Atilla değil!”

***

Ali Tayyar Önder, gerek “Türkiye’nin Etnik Yapısı” kitabında gerekse Kurultay’da ve yine Radikal gazetesinde yayınlanan eski açıklamalarında, 1993’te Tarhan Erdem yönetiminde yapılan Konda araştırmasına ve 1999’da Prof. Dr. Binnaz Toprak ve Doç. Dr. Ali Çarıkoğlu tarafından yapılan TESEV araştırmasına dikkat çekiyor. TESEV araştırmasında “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım” seçeneği de konulmuştu! Bu seçeneği işaretleyenler yüzde 33. 9, “Türk’üm” diyen yüzde 20.2, “Müslüman Türküm” diyen yüzde 4.3, “Kürdüm” diyen yüzde 1.4, “Alevi’yim” diyen yüzde 1.2’idi!
KONDA’nın Milliyet gazetesi için yaptığı ankete göre ise doğrudan Türk olduklarını söyleyenlerin oranı yüzde 86’dır. Diğerlerinin eklenmesiyle bu oran yüzde 89.7 olmaktadır. Sadece ‘Müslüman’ım’diyenler yüzde 4’tür. Türklük dışında etnik kimlik benimseyenlerin toplamı yüzde 5’tir.

***

Papa’nın “Türkiye’nin Hıristiyan kökenleri” ne atıfta bulunmasını, AB’nin 10 yıl önce Türk Milliyeti’ni sadece vatandaşlık bağlamına indirgemek için Eric Zürcher’e kitap yazdırmasını, Tayyip Erdoğan’ın Türk kimliği yerine Türkiye kimliği yerleştirme çabalarını, Milli Güvenlik Kurulu’nda bu sebeple azarlanmasını, Devlet Bahçeli’nin de 10 yıl sonra Zürcher’in vatandaşlık söylemini aynı ifadelerle parti politikası haline getirmesini, Türkiye Günlüğü dergisinde bu söylemin savunulmasını, Ertuğrul Özkök’ün “Türk müsün Müslüman mısın?” tartışmasını ısıtmasını hatırlarsak, Batı’nın Türkiye’ye stratejik bakışının ne olduğunu ve içeride nasıl uyutulduğumuzu daha iyi anlarız!

Adamlar, Türkiye’de Türk oranını önce yüzde 20’ye, sonra da yüzde 10’e düşürdü!

Peki gerçek nedir? Gerçek, KONDA’nın anketi gibidir.
Tarihi verilerle yarın devam edeceğiz.

KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a ablasını, Bayındırlık Bakanlığı eski müsteşarı, eski dost Ali Helvacı’ya babasını kaybından dolayı başsağlığı diliyorum.

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yazidetay.asp?AuthorID=77&ArticleID=3422

Yorumlar kapatıldı.