İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ERMENİ VATANDAŞIMIZ, BİR TÜRK SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ’NÜN BAŞINDA, ARTIK!

GAZETECİ – SİNEMACI RAFFİ A HERMONN İNSAN HAKLARI DERNEĞİ
(İHD) GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞINA SEÇİLDİ

Özel Haber (Ankara) – 4–5 Kasım 2006 tarihleri arasında, Başkent Ankara’nın
Kocatepe Kültür Merkezi’nde İHD Genel Kurulu, 13. Genel Kongresi’ni yaptı. 42 ilden, 37 Şubenin temsilcisi 299 delege, ülkemizin sivil toplum, basın, kültür dünyasının simalarından, gazeteci – araştırmacı ve sinemacı, Raffi A. Hermonn adlı Hıristiyan – Ermeni kökenli vatandaşımızı, önce Genel Merkez Yönetim kurulu’na, sonra da üç kişiden ibaret, Genel Başkan Yardımcılığına seçti.

Kendi tabiriyle ’12 Eylül 1980 darbesinin, savurduğu insanlarından’ Raffi A. Hermonn; 02 Eylül 1980’de İstanbul’da doğdu.
Babası, iç, damar, kalp hastalıkları uzmanı; Belçika’lı profesör Dr. Denolen’den ileri ihtisas almış; tanınmış tıp hekimi Dr. Hermon Araks; annesi Fransız Eğitim Bakanlığının ‘Palme Academique’ nişan ve payesini Türkiye’ye kazandırtmış, Şuşan Rita Araks, Fransız Dili ve Uygarlığı öğretmeni.

‘Sayat Nova’ ve ‘Getronagan Lisesi Derneği Klasik’ Ermeni korolarından sonra, İstanbul’da Tepebaşı Deneme Sahnesi, Sabri Günay Akarsu yönetimindeki iki yıllık ‘Tiyatro Okulu’nu bitiren ve ‘Merhaba Gösteri Topluluğu’, ‘Yeni Dünya Sanat Topluluğu’ ve ‘İstanbul Akademik Sanat Topluluğu’nun kurucularından, Raffi A. Hermonn; pantomim oyunculuk -yönetmenliği, vokalistlik ve tiyatro yönetmen yardımcılığı yaptı.

16 Haziran 1980’de, cebinde Lise ve Tiyatro Okulu diplomaları; ‘hayli erken başlamış’ sahne ve gösteri sanatları ve basın emekçisi tecrübesiyle,‘Diyar-ı Frengistan’ın parlak ama soğuk baş şehrine, gönüllü sürgün olarak gitti!

Ermenistan ve Rusya ortak yapım uzun metrajlı bir filmde oynadığı başrolle, 1992’de 35. San Remo Yönetmen Filmleri Festivali (İtalya)’nde ‘Jüri Destek’ ve 1993’te de Huston Genç Sinemacılar Festivali’nde ise ‘Yaratı’ dalında 2.lik ödüllerini kazandı.

Hâlen; tüm dünyada, hem Ermenistan, hem Osmanlı Ermenilerinin torunlarının dünyada oluşturdukları sanal âlem (Diyaspora)’de ve hem de Türk Basını’nda, aynı zamanda yazan ilk ve tek gazeteci Raffi A. Hermonn, Paris, Erivan ve İstanbul’da Radyo, Televizyon ve Yazılı Basın gazeteciliği yaptı. Tüm dünya Ermenilerinin sevilen kadın şairi Silva Gabudikyan’ın şiirlerini, Türkçeleştirdi ve kitap halinde (Uluslar arası Belge Yayıncılık) yayımladı.

Yayıncı Ayşe Nur ile eşi Ragıp Zarakolu ve Paris’te araştırmacı olarak çalıştığı ‘Ermeni Diyasporası üstüne Araştırmalar Merkezi (CRDA)’nin Kurucusu ve Başkanı, Jean Claude Kebapçıyan ile birlikte, tarzında (‘workshop’ olmayan) ilk ‘Türk Ermeni Demokratik Diyalog Hareketi’ni başlattı; Avrupa’da bunu yaydı.

SSCB’nin çöküşüyle, başta Avrupa (hele Fransa) olmak üzere, tüm dünyada önem kazanan ‘Halk Diplomasisi’ dalında, bilfiil yarattığı ve kısmen katıldığı projelerle, profesyonel şekilde çalıştı.

Yirmi yıl Fransa ve beş yıl da Ermenistan’da yaşadıktan sonra, 5 Ocak 2006’da Türkiye’ye dönüşü, ulusal (Radikal) ve uluslararası (Courrier International) basında yer almıştı (‘Raffi ülkesine döndü’ ve ‘Armenien, Turc et fier de l’être’)

Raffi A. Hermonn, ülkesine döndükten sonra, İnsan Hakları Derneği, İstanbul Şubesi’nde ‘Azınlık Hakları’nı İzleme Projeleri Koordinatörü’ ve Türk Basını’nda ‘Araştırmacı – Yazar olarak çalışmalarına devam etti.

Hermonn, Ermenistan ve başta Fransa, tüm ‘Osmanlı Ermenileri torunlarının sanal olarak kurmuş oldukları (Diyaspora) oluşum’da : ‘Her tür milliyetçiliğe ‘sıfır tolerans’ tanıyan, ‘radikal’ denecek kadar nesnellik ve ‘tek standartlık’ konusunda hassas, sahne ve gösteri sanatlarında ‘detaycı’ ve ‘çılgın’ denecek kadar da ‘zor şartların yaratıcı insanı’ olarak tanınıyor.

İnsan Hakları Derneği üyesi, Türkiye’nin dört bir yanından gelen delege ve izleyiciler: ‘Bu sonucun, kendileri için o kadar şaşırtıcı olmadığını; İHD’nin, Türkiye’deki resmi, gayrı resmi ve sivil toplum örgütleri arasında, vatandaşlar arasında, sahici anlamda hiç bir ayırımcılığı kabul etmeyen, ender oluşumlardan biri olduğunu’ söylüyorlar.

Ayrıca ‘bugüne dek, hiçbir Gayrı Müslim üyenin, çok istemelerine rağmen, aktif olarak, aralarında göremediklerini; ama, artık bunu bugün, görmekten büyük bir mutluluk duyduklarını ve ülkemizin diğer, hatta resmi, kuruluşlar için bir emsal teşkil etmesini umduklarını’ özellikle vurgulamaktan kaçınmıyorlar.

Yorumlar kapatıldı.