Naseh, Ramazan Bayramı dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, din, can ve mal güvenliğini, insanın temel hak ve özgürlükleri arasında değerlendirmek gerektiğini bildirdi.
Hz. Muhammed’in veda hutbesinde, ”Ey insanlar Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap’a üstünlüğü olmadığı gibi beyazın siyaha, siyahın da beyaza bir üstünlüğü yoktur.
Üstünlük ancak takvadadır” sözlerini hatırlatan Naseh, şöyle devam etti: ”İnsani temel hak ve özgürlükler insanı insan yapan, hayatımıza ayrı bir anlam katan değerler bütünüdür. Bu yüzden insanlık tarihi bu değerleri korumak için gözlerini kırpmadan canlarını feda eden birçok kahramanlarla doludur. Onurlu bir yaşam için insanlık çok ağır bedeller ödemiştir, ödemeye de devam ediyor. Artık bunu durdurmanın zamanı gelmedi mi? Toplumu yöneten liderler toplumsal barışı koruma adına bunu kendilerine asli görev olarak bilmeliler.”
Davranış, yaşam ve inanç kimliğiyle örnek aldıkları liderlerin söylemlerine, özellikle insan hak ve özgürlüklerine dikkat etmeleri gerektiğini belirten Naseh, ”Evrensel insan hak ve özgürlüklerine saygılı bir Türkiye için kendi sorunlarımızı, demokratik hak ve özgürlükler çerçevesi içinde, tartışmalı ve çözüme kavuşturmalıyız. Eğer bunu başaramazsak, başkaları kendi arzu ettikleri biçimde bizim sorunlarımızı tartışır. Bunun en yakın örneğini Fransız Parlamentosunun aldığı kararlarda gördük” diye konuştu.
Naseh, ”Özgürlük, eşitlik ve kardeşlik sloganıyla, bireysel haklara dayalı demokrasiyi kurup geliştirmekle övünenler, parlamentolarının aldığı kararlarla, fikir özgürlüğüne, insan hak ve özgürlüğüne, kendi kurdukları demokrasinin kılıcıyla katliam yapmışlardır” dedi.
http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=194000
Yorumlar kapatıldı.