İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yasa, Türkiye´nin reform girişimlerini zedeleyecek

Türkiye’nin bir gün AB’ye katılacaksa radikal bir değişikliğe gitmesi ve adını ‘soykırım’ koymadan da olsa Ermeni katliamlarıyla yüzleşmesi gerekeceği gerçeği, Fransız vekilleri haklı çıkarmıyor. Fransa, Türk milliyetçilerinin elini güçlendirdi

Fransa Ulusal Meclisi’nde dün yapılan oylama bir delilik ve seçim fırsatçılığıydı. Oylama Türkiye’nin AB üyeliği hayallerine darbe vurdu ve bizzat AB’nin kendi içindeki ifade özgürlüğü gayesine zarar verdi.

106’ya karşı 19 oyla, meclis geçen yüzyılın başlarında yaşananın bir Ermeni soykırımı olduğunu inkâr edenlere bir yıl hapis cezası verebilecek bir yasaya destek verdi. Buradaki amaç başkalarının inançlarını değiştirmek için ikna yolunu değil de yasaları kullanmaktı; aynı taktik zaten Türkiye’de yıkıcı sonuçlar yaratıyor ve Avrupa’nın ifade özgürlüğü ve özgür tartışma geleneğine de zıt.

Şeffaf oylamadan çoğu milletvekili uzak dururken Sosyalist vekiller yasayı geçirmekte ısrar etti.

1915-1918 arasında 1,5 milyon Ermeni’nin öldürülmesini bir tanım içine sokmanın Fransa’nın hayati çıkarlarıyla herhangi bir ilgisi yok. Fakat bu 2007 seçimleri öncesinde, 450 bin Ermeni asıllı Fransız vatandaşını epey ilgilendiriyor.

Bu oylama, Türkiye’nin sorunlu AB müzakereleri ve bu müzakerelerin Avrupa ve İslam âlemi arasında bir uzlaşma konusunda simgelediği şeyler açısından çok kötü bir zamanda geldi. Tasarı yasalaşırsa, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Fransız topraklarındayken tutuklanma riskiyle karşı karşıya kalabilir.

Neyse ki yasa büyük ihtimalle Senato’dan geçmeyecek. Fakat durumun bu noktaya gelmesine izin vererek, Fransız politikacılar Türkiye’nin

şiddetle gerek duyduğu reformları hayata geçirmeye yönelik tavrı zedeledi. Ankara’daki yetkililer ve siyasetçiler, Fransa’daki tasarının bizzat AB’nin ifade özgürlüğüne duyduğu saygının sınırlarını gösterdiğini savunarak, Türk devletini ‘karalama’ya karşı mevcut kuralları değiştirmeye itiraz ediyor.

Avrupa’nın sicili çoktan lekeli. Avusturya, Holokost’u inkâr ettiği için tarihçi David Irving’i hapsetti ve onu aşırı sağcılar için bir şehite dönüştürdü. Britanya hükümeti, dini eleştirme hakkını kısıtlayacak bir yasa çıkarmaya kalkıştı ama neyse ki başarısız oldu.

Fransa’nın bu sert taktikleri sadece, Türkiye’nin Ermeni soykırımına değinenlere karşı hoşgörüsüzlüğünü güçlendirecek. Sonuç olarak da, konuya değindikleri için Türk yazarlar hakkında dava açılma ihtimali de artacak. Türkiye bir gün AB’ye katılacaksa zaten radikal biçimde değişmek zorunda kalacak. ‘Soykırım’ dese de demese de, modern Türk devletinin kurulmasından önce Ermeni ailelerin katledilmesi konusuna eğilmesi gerekecek.

Ama bu kötü niyetli Fransız politikacıları haklı çıkarmaz. Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın hükümeti dün tasarıyı kabul etmemekte haklıydı. Geri kalan siyasetçiler de şimdi onları izlemeli ve insanların söylediklerini veya düşündüklerini yasayla kısıtlama fikrini reddetmeli.

(Başyazı, 13 Ekim 2006)

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=201592

Yorumlar kapatıldı.