İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Orhan`ın pisliğini örtedursunlar…

Arslan Tekin

Orhan Ağbimize Nobel`i geçen yıl vermeyişlerinin sebebi, demek ki, Taşnakçı sözlerini çok yeni söylemiş olmasıydı. “Adam Türk düşmanlığı yaptı, sıcağı sıcağına ödül verildi.” demesinler mantığı yürütülmüş anlaşılyan… Türk milletine: “Ayağınızı denk alın!” demek için ödülü fazla geciktirmek de istemediler.

Taşnakçı zihniyet dört koldan saldırıya geçmişti ve bir dayanakları da içimizdeki birbirinin kıçını yalayan Taşnakçı şebeke idi. Şebekenin en cesuru Orhan Ağbimiz… İşin içine hem “Ermeniler”i kattı, hem de “Kürtler”i… Öyle bir zemin ve zamanda konuştu ki, herkes ondan bahsetti.

Hepsi hesap kitap işi…

Elif Ablamız, baktı Orhan Ağbimiz acayip nam saldı, “Açtığı yoldan bir de ben tırısa kalkayım.” dedi ama onun kadar kurnaz davranamadı. Gerçi “Washington Post” gazetesinde, rotasını tayin eden bir yazıyı yazmış ve Taşnakçı tezlerin baş müdafisi Zoryan Enstitüsüne kendisine çok şey öğrettiği(!) için minnetlerin bildirmiş, sonra Ermenilerin acılarını paylaşmak için roman yazacağını, Türkiye`de mülâkatlarında söylemişti ama, Nobelciler şimdilik onu bir tarafa kaydettiler. Çok daha genç Elif Ablamız: 34 yaşında… Orhan Ağbimizin yaşı ise 54… Ve bu yaşta edebiyat ödülü almış kimse pek görünmüyor. Demek ki Elif Ablamız genç yaşta ödül alabilmesi için biraz daha “küfre batması” lâzım… Ne bileyim… Meselâ; Türklerin Ermenileri hangi metotlarla kıtır kıtır kestiğini romanlarında ayrıntılı yazar; bunlara Pontusluları, Süryanîleri, Güneydoğu halkımızı ekler… Hatta tez yol almak istiyorsa bir iki Yahudi de bulur. “Onlar İspanya`dan kaçarken, geldiler Türkiye`de doluya tutuldular.” falan der… Dilin kemiği yok ya… Nobel`de Siyonist etkiyi hiçbir zaman unutmamalı.

***

“Nobel Ödülünü bir Türk kazandı.” dediklerinde cümle çok yalın ve hedef belli… Bir Türk`ün başarısı… Göğsünüz kabarıyor, gönlünüz doluyor, ruhunuz kanatlanıyor.

“Nobel`i Orhan Pamuk kazandı.” dediklerinde biraz duruyorsunuz.

Kim bu Orhan Pamuk?…

Hafızanızı yokluyorsunuz… Aklınıza romanları gelmiyor, tartışılan cümlesi geliyor:

“1 milyon Ermeni`yi, 30 bin Kürt`ü öldürdük!”

Kitaplarının başka dillere çevrilmesi için önceden de olağanüstü gayret gösteriyordu. Ermeni tenkitçileri tavlıyordu… Neden o zaman Nobel için esamesi okunmazken geçen yıl İsviçre gazetesine verdiği bu absürd sözünden sonra kıymete bindi?

Ve hele öyle bir günde ödülü aldığı açıklandı ki, bu Türk milletinin hafızasından hiçbir zaman silinmeyecektir. Bizim “malûm” medya kedinin pisliğini örter gibi Orhan`ın necasetine ne kadar kum taşırsa taşısın, bu hakikat sağ duyulu milletimizin hafızasında asılı kalacaktır.

***

Biz aptalız demek ki… Ne diye vatan, millet, Sakarya… uğraşıyoruz! Bana ne Taşnaklılardan, bana ne PKK`dan, bana ne Pontus`tan, bana ne yakandan, yıkandan!…

Devlet büyüklerimiz Orhan Ağbimizi tebrik yarışına girdiler… Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hemen telefona sarılmış, aramış ama bulamamış… Yardımcısı Abdullah Gül ulaşmış herhâlde… İnciler dizmiş! Kültür Bakanı Atilla Koç`un övgüsü… Allah`ım! Övgünün tarihi yazılsa birinci örnek onunki…

Arkadaş! Sen onu översen, çok moda ya bu söz, kendi ayağına kurşun sıkarsın!

O kişi eserlerinin değerinden dolayı değil; Türk`ü aşağıladığı, katil gösterdiği için bu ödülü almıştır. Sen ise bunu bile bile tebrik kuyruğuna giriyorsun, “Türk`e istediğin kadar küfredebilirsin, bu sana yakışır.” diyorsun… Sonra bu tarafa dönüp: “Aman Fransa, elini ayağını öpeyim, soykırımı inkâr edeni cezalandırma kanununu çıkarma!” diye yalvarıyorsun.

İkili oynayanlara ne denir beyler? Hadi ben söylemeyeyim…

Bugünlük bu katar… Devam edeceğiz!

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yazidetay.asp?AuthorID=82&ArticleID=2730

Yorumlar kapatıldı.