İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Gazi Cezayir…

Yılmaz Özdil

“Yerli sanayiyi kollamazsak, ulusal onurumuzu korumamız imkânsız” dedik.

“Faşist” ilan edildik.

“Bu iş boykotla olmaz” dedik.

“Fransız uşağı” ilan edildik.

Belli ki kafalar karışık…

Tarihini unutan, günübirlik yaşayan milletlerde olur böyle şeyler.

Kafaları kurcalamaya devam o zaman…

Demiş ki, AKP’li Yaşar Yakış…

Ki, Dışişleri Bakanı’ydı kendisi…

“Madem Fransa bize böyle yapıyor, biz de, Türkiye’de kaçak çalışan 70 bin Ermeni’yi sınırdışı edelim…”

Tebrik ederim Yakış’ı… Yakışmış yani.

Ama bence sınırdışı etmeyelim…

Esir tutalım.

Bi de megafon bulduk mu, tamamdır.

Bağırırız artık…

“Ermeniler elimizde! Tasarıyı geri çekin, yoksa hepsini tek tek vuracağız!”

Tövbe tövbe, mübarek ramazan günü…

Neresini düzeltsem, bilmem ki.

Madem kaçak işçi bunlar… Bile bile neden çalıştırıyorsun? Kaçak, zaten yasak değil mi?

Veya…

Sınırdan giren Ermeni sayısına bakıyorsun, sınırdan çıkan Ermeni sayısına bakıyorsun, 70 bin eksik… 70 bin rakamını buradan buluyorsun. Peki bu 70 bin kaçak Ermeni’nin nerede çalıştığını biliyor musun? Bilmiyorsun. Yerini bilmediğin adamı nasıl sınırdışı edeceksin?

Ya da…

“Bizim Ermenilerle derdimiz yok” diyorsun, ilk fırsatta, kovmaya kalkıyorsun…

Bu ne perhiz?

Bir diğer önlemimiz de, Cezayir.

Fransa, Cezayir’de katliam yapmış, bunu TBMM’de kanun haline getirip, Fransa’yı soykırımcı ilan edeceğiz, “Cezayir’de soykırım yoktur” diyeni, içeri tıkacağız.

Proje bu.

Fransa, Cezayir’de 9 kusurlu hareketi yaptı ama, Zidane’a da milli formayı giydirdi.

“Zizu” dediğimiz adam, Cezayir kökenli…

Adı, Yezid Zeynüddin bin İsmail Zidane.

Fransa Milli Takımı’nın kaptanı.

Boru değil.

Zidane, çıkıp, “Biz kendi aramızda helalleştik… Türkiye’nin Fransa’ya yaptığı haksızlıktır” derse, morarmayacak mıyız?

Sana ne Cezayir’den?

Hem sormazlar mı…

Nerede senin Ermeni Zidane?

Hem de…

Yıllardır diyoruz ki, “bu işi tarihçilere bırakalım…” Sonra, bunu unutup, Meclis’ten soykırım kanunu çıkarıyoruz…

Bu kanun çıktığı gün, bizim yıllardır arkasında durduğumuz “bu işi tarihçilere bırakalım” tezi iflas etmiş olmaz mı?

Kendi kendimizi yalanlamış olmaz mıyız?

Uzun oldu ama, devam…

Madem bu işi “tarih” boyutunda ele alıyoruz, Cezayir’e gitmeye ne gerek var?

Antep neden Gazi?

Urfa neden Şanlı?

Maraş neden Kahraman?

Neden taktık bu sıfatları bu şehirlerimize?

Kim işgal etti bu şehirlerimizi daha dün?

Hobbitler mi?

“Soykırımda öldük biz” diyen Ermeniler, hangi ülkenin asker üniformasını giyip, soykırım yaptı bu şehirlerimizde?

Yoksa, Sütçü İmam’ı Pınar Süt gibi bir şey mi zannediyorsunuz siz?

Cezayir’e gitmeye gerek yok… Fransa’nın, Ermenilerin soykırımına kanıt aranıyorsa eğer…

Antep kanıt. Urfa kanıt. Maraş kanıt.

Unutuyor Türkiye… Tarihini unutan milletlerin başına gelir böyle şeyler.

Üç gün önce, hain Ermeni’yle birlikte, işgal etmiş, katletmiş, ırzına geçmiş Fransa.

Sen üç gün sonra, bunları unutup, “Avrupa Birliği vizyonu” adı altında, gardını almadan, enseye tokat olmuşsun adamla.

Ne bekliyordun? Fransız öpücüğü mü?

http://www.sabah.com.tr/2006/10/11/yaz1365-40-101.html

Yorumlar kapatıldı.