Barış Taraftarı Dinler VIII. Dünya Konferansı‘nın kapanış töreninin ardından, Türk Hava Yolları’nın Osaka-Istanbul seferinin 31 Ağustos 2006 gecesi olması nedeniyle Japonya’da kalmaya devam eden Patrik II. Mesrob Hazretleri, 30 Ağustos 2006, Çarşamba, Kyoto’daki iki ünlü tapınağı ziyaret etti.
OTOWASAN KİYOMİZUDERA TAPINAĞI
Kyoto Üniversitesi Asya ve Afrika Bölge Etüdleri Yüksek Okulu’nda doktora yapan Trabzonlu genç ilahiyatçı İdris Danışmaz’ın özveriyle ağırladığı Patrik Hazretleri ve birlikte seyahat ettiği Ergün Karagöz, öğleden önce, ilk olarak Doğu Kyoto’da bulunan Otowasan Kiyomizudera Budist tapınağını ziyaret ettiler.
798 yılında kurulmuş olan tapınakta, ziyaretçilerin bugün gördükleri binalar ise 1633 tarihini taşıyor. Tapınağın adı, külliyede bulunan çağlayandan esinlenmiş – Japonca ‘kiyoi-mizu,’ Türkçe’de ‘arı su’ anlamına geliyor.
Kiyomizudera tapınağının yüzlerce ahşap sütunla desteklenen ve 13 m. yüksekliği olan büyük bir avlusu var. Edo döneminde, buradan aşağı atlayanların, hayatta kaldıkları takdirde, tüm dileklerinin yerine geleceğine inanılırdı. Edo döneminde 234 kişinin avludan aşağıya imanla atladığı, bunlardan %85.4’ününse yaşamış olduğu kayıt altına alınmış.
Buradaki çağlayanın adı Otowa-no-taki. Budist ziyaretçiler bu çağlayanın toplandığı havuzdaki suyu oradaki özel kepçelerle içiyor. Budistler, bu suyun, sağlık, uzun bir yaşam ve özellikle derslerde başarı sağladığına inanıyor.
Otowasan Kiyumizudera Budist tapınağının külliyesinde bir de Jishu-jinja adını taşıyan ve ‘sevgi tanrısı’ Okuninuşino-Mikoto’ya adanmış olan bir mabed var. Küçük bir tepede bulunan mabedin avlusunda birbirinden 18 m. mesafede iki “aşk taşı” bulunuyor. Gözü kapalı olarak bir aşk taşından diğerine yürüyebilen Budist ziyaretçiler, hayat arkadaşlarını bulabileceklerine inanıyor.
Otowasan Kiyomizudera Tapınağı’na giden yolda bulunan
Budist “mihrap”lardan biri. Hitler’in bayraklarındaki
gamalı “haç”ın Kiyomizudera’daki bir tapınaktan
esinlendiği söylentiler arasında.
Otowasan Kiyomizudera Budist tapınağı külliyesinde bir çok falcı, muskacı ve günnük satan bulunuyor. Anadolu’nun bazı yörelerinde sıkça görülen ağaçlara dilek kağıtları asanların sayısı burada da çok.
ROKUON-Jİ TAPINAĞI
Patrik Hazretleri ve beraberindekiler, öğle yemeğinden sonra Rokuon-ji Zen Budist Tapınağı’nı ziyaret ettiler.
Bu tapınak aslında 1397 yılında o zamana göre son derece lüks bir villa olarak inşa edilmiş. Yoşimitsu, Aşikaga’nın son Shogun’ı, burayı emeklilik yılları için inşa ettirmiş.
Üç katlı olan bina Kinkaku-ji (Altın Pavyon) adını taşıyor. Birini katı saray mimarisine, ikinci katı samurai ev mimarisine, en üstteki kat ise Zen mabed stiline göre inşa edilmiş.
Yoşimitsu, ölümünden önce villasını Muso Kokuşi adlı Zen Budist başrahip’e verilmesini vasiyet etmiş. Başrahip de, Yoşimitsu’nun ölümünden sonra, onun arzusunu uygulayarak, villayı Zen Budist tapınağına çevirmiş.
Rokuon-ji Zen Budist Tapınağı
Münzevi bir rahip, tapınağı 1950 yılında ateşe vermişse de, 1955 yılında tapınağın tıpkısının aynısı yeniden inşa edilmiş. 1987 yılında da beş kat altın tabaka yapıştırılarak, tapınak eski görkemiyle donatılmış.
Rokuon-ji Budist Tapınağı, Kagamiike (Ayna) Havuzu’nun kenarında bulunuyor. Açık ve güneşli günlerde, Altın Pavyon, havuzun sularından göz kamaştırıcı güzelliğiyle yansıyor.
Yorumlar kapatıldı.