Patrik II. Mesrob Hazretleri, TV-5 kanalı muhabirlerinden Eyyüp Dağhan’ın Ortadoğu’daki çatışmalar konusundaki sorularını yanıtladı. Söyleşinin çözümünü yayınlıyoruz:
TV-5: Son zamanlardaki İsrail’in Ortadoğu’daki şiddet politikalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
MESROB II: İsrail, operasyonlara rehin alınmış olan askerlerini kurtarmak için giriştiğini söylüyorsa da kullanılan aşırı şiddet, şiddetin ancak şiddet doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Şiddetin, yaşanan herhangi bir soruna deva olabileceğine kesinlikle inanmıyorum. Şiddet nefreti, nefret de düşmanlıkları kalıcı kılmaya devam edeceklerdir. Bu her zaman böyle olmuştur.
TV-5: ABD İsrail’in katliamlarını meşru müdafa olarak görüyor. ABD’nin bu tutumunu nasıl buluyorsunuz?
MESROB II: ABD, askeri gücün ve şiddetin caydırıcılığına inanıyor. Şiddetin insanları korkuttuğu doğrudur. Ancak kalıcı bir barış sağlayabileceği son derece kuşkulu ve içi boş bir iddiadır.
TV-5: Bir din adamı olarak savaşta masum insanların katledilmesini nasıl karşılıyorusunuz?
MESROB II: Masum insanların katli, her zaman, her yerde, kim yapıyorsa yapsın gayri-insani bir tutumdur, vahşettir, dinsizliktir, imansızlıktır, tövbe tövbe Allahsızlık’tır.
TV-5: İsrail’in katliamlarına bütün dünya sessiz kalmayı tercih ediyor. Bir din adamı olarak sizin mesajınız nedir?
MESROB II: Mesih İsa’nın, “Kılıçla kalkan, sonunda kılıçla oturur!” sözüne kesin bir şekilde inanıyorum. Herkese ve her yerde şiddetle hiçbir şeyin değiştirilemeyeceğini anımsatmak isterim. Aynı şiddetin daha güçlü bir şekilde toparlanarak, bir gün kullanıcılarını da vurabileceğinden kimse kuşku duymamalıdır.
Yorumlar kapatıldı.