Uluslararası Af Örgütü’nün 2006 Raporu’na göre Türkiye: İşkence sürüyor, görevlilere ceza yok. Yeni TCK düşünce özgürlüğüne karşı keyfi kullanılıyor
DEMET BİLGE ERGÜN
İSTANBUL – ‘Uluslararası Af Örgütü 2006 Raporu’nda, Türkiye, ifade özgürlüğünün önündeki engeller, işkence ve insan hakları ihlalleri nedeniyle eleştirildi. Raporda düşünce özgürlüğü konusundaki sıkıntılar anlatılırken Orhan Pamuk, Baskın Oran, İbrahim Kaboğlu, Hrant Dink, İsmet Berkan, Haluk Şahin, Murat Belge, Erol Katırcıoğlu, Hasan Cemal gibi gazeteci ve aydınlar hakkında açılan davalara yer verildi. Şemdinli ve Diyarbakır olaylarına da yer verilen rapordaki önemli tespitler şöyle:
Yeni TCK: Yasalar yavaş uygulanıyor. Yeni TCK’dan sonra, karşıt görüşlerini barışçıl olarak ifade edenler yaptırımlarla karşılaştı. Savcı ve hâkimlerin uluslararası insan hakları hukukuna yeterince hâkim olmadığı görüldü. 159 ve 301. maddeler eleştirel görüşlere karşı keyfi kullanıldı. Gazeteciler, yazarlar, insan hakları savunucuları ve akademisyenler kovuşturmaya uğradı.
Ermeni konferansı: Boğaziçi Üniversitesi’nde planlanan akademik konferans, Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in girişimiyle ‘vatan hainliği’ olarak tanımlanınca ertelendi. Konferansın engellenmesiyle ilgili yazı yazan beş gazeteci hakkında yasal süreç başlatıldı.
Anadilde eğitim: Kürtçe konuşulduğu ya da tek bir Kürtçe kelime söylendiği için sık sık Siyasi Partiler Yasası’nın 81. maddesinden kovuşturma açıldı.
Basına yasal engel: Basın Yasası’nın yargı sürecindeki davalarla ilgili maddeleri gazetecilerin insan hakları ihlallerini bağımsız olarak araştırmasını ve açıkça yorum yapmasını engelleyecek biçimde keyfi olarak kullanıldı.
Kötü muamele: İşkence ve kötü muamele uygulandığı bilgileri gelmeye devam etti. Özellikle adi suç nedeniyle gözaltına alınanlar risk altında. Kolluk kuvvetleri, aşırı güç kullanmayı sürdürüyor. İşkence ve kötü muamele soruşturmaları kusurlu yürütüldü. Cezasızlık ısrarla sürdü.
Adil yargılama: Tutukluların avukata erişim hakkını kullanmaları ve avukat yokluğunda alınan ifadelerin mahkemede delil olarak kullanılmaması yürürlüğe girmiş olsa da yeni ağır ceza mahkemesi savcılarından pek azı, süren davaları yeniden gözden geçirdi. Davalı lehine kanıt toplama çabası pek görülmedi.
Vicdani ret: Vicdani ret kabul edilmedi ve askeri hizmete alternatif sivil hizmet olanağı yok.
Şüpheli ölümler: 2005’te 50 kişi polis tarafından öldürüldü. Yarıdan fazlası Doğu ve Güneydoğu’daydı. Birçoğu yargısız infaz ya da aşırı güç kullanımı kurbanıydı. Soruşturmalar yetersiz.
Yorumlar kapatıldı.