A.A.
Başbakan Harper’ın, Ermeni iddialarını ‘soykırım’ olarak nitelemesinin ardından Kanada ile ilişkiler donduruldu.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Saygın tarihçilerin objektif araştırmalarına göre kesinlikle temelsiz olduğu kanıtlanmış olan ‘Ermeni soykırımı’ iddialarının, siyasi bir hüviyeti olan Başbakan Harper tarafından sanki tarihi gerçekmiş gibi takdim edilmesinin vahim bir önyargılı tutum olduğu” belirtildi.
“Konunun özüne ilişkin objektif değerlendirmelere dayanması mümkün olmayan bu tür açıklamaların, Türkiye ve Ermenistan arasında gelişmesi arzu edilen diyalog ortamına katkı yapmadığı gibi, Türkiye-Kanada ilişkilerini de olumsuz yönde etkilediği” ifade edilen açıklamada, “Kanada Parlamentosu’nun iki yıl önce Ermeni iddialarına destek veren kararından sonra iki ülke ilişkilerinde gözlenen durgunluk, bunun en açık örneğidir” denildi.
“Kanada Başbakanı Stephen Harper’ın, asılsız Ermeni iddialarını ‘soykırım’ olarak niteleyen ve bu iddialara destek beyan eden açıklamasını esefle karşılıyoruz” ifadesi yer alan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Müttefikimiz Kanada’nın, Türkiye karşıtı lobilerin tarihten husumet ve nefret üretmeye yönelik girişimlerine destek vermeye devam etmesi, bu ülkenin bu nefret ve husumetin geçmişte kendi topraklarında askeri ataşemizin, bir Kanadalı güvenlik görevlisinin Ermeni suikastçılarca öldürülmesine, büyükelçimizin ve ticaret ataşemizin yaralanmasına yol açtığı acı olaylardan hiçbir ders almadığını da göstermektedir.
Tartışmalı tarihi olaylar hakkında neredeyse bir asır sonra yabancı parlamentolar veya hükümetler tarafından yapılan açıklamalar gerçekte yaşananların niteliğini değiştirmeyecektir. Türkiye, uzun yılların propagandasına ve siyasi hesaplarına dayalı tek yanlı tarih yaratma ve yalanları gerçekmiş gibi kabul ettirme teşebbüslerini reddeder ve kınar.”
Soykırımın insanlığa karşı işlenen suçların en ağırı olduğuna işaret edilen açıklamada, “tarihteki trajik olayları tek yanlı çarpıtarak siyasi kazanç hedeflemenin, insanlık için barış ve işbirliğine dayalı ortak bir gelecek yaratma amacına da hizmet etmediği” belirtildi.
TÜRKİYE’NİN ÖNERİSİ
Ermeni iddialarının inanç temelinde değil, bilgi temelinde değerlendirilmesinin beklendiği ifade edilen açıklamada, “Türkiye, 1915 olaylarına ilişkin tarihi gerçeklerin etraflıca, ilgili tüm ülke ve tarafların arşiv belgelerine dayanarak, tarafsız ve saplantısız biçimde Türk, Ermeni ve diğer tarihçilerce ortak bir komisyonda araştırılması ve ulaşılacak sonuçların herkes tarafından kabul edilmesi önerisini bu vesileyle tekrarlar ve ikili ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla Ermenistan’a resmen iletilen bu önerinin hayata geçirilmesini, tarihle yüzleşmekten çekinmeyen sağduyulu ülkelerin destekleyeceğine olan inancını vurgular.
Bu bağlamda, özellikle sorumluluk mevkiinde bulunan kişilerin subjektif temellere dayalı önyargılarından arınıp bilgi esasına dayalı objektif temellere göre aklıselimle tavır alması içten dileğimizdir” denildi.
NÜKLEER BOYKOT
Dışişleri Bakanlığı’nda dün 24 Nisan nedeniyle bakanlığın ilgili birimleri kendi aralarında bir toplantı yaptı. Bu toplantıda parlamentoları ve yerel yönetimlerinde sözde soykırımı kabul eden ülkelerle Türkiye’nin ticari ilişkileri gözden geçirildi.
Bu çerçevede Ankara’nın tüm uyarılarına rağmen Kanada hükümetinin Türkiye’yi 1915’te sözde soykırımı yapmakla suçlaması gündemin ana maddesini oluşturdu. Kanadalı firmaların Sinop’ta yapılması öngörülen nükleer santrale talip olması değerlendirildi. Sonuçta Kanada hükümetinin bu tutumu nedeniyle, bu ülke firmalarının nükleer santral ihalesine katılamayacakları kararı çıktı.
Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey bir diplomat konuyu Hürriyet’e şöyle değerlendirdi:
“Kanada hükümetinin uzun bir süredir birkaç Ermeni oyu uğruna bu kadar kapsamlı bir işbirliğini tehlikeye atmasına tahammül edemezdik. Uyarılarımızı dikkate almadılar. Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yapılan haksız suçlamaların bir bedeli olacağını bundan sonra bütün hükümetler anlamalı. Bu konuda artık taviz vermeyeceğiz. Bu haksız suçlamaları asla kabul etmeyeceğiz. Dünyanın çeşitli bölgelerinde bu istikamette yapılan girişimleri ve hazırlıkları çok yakından takip ettiğimizi herkes bilmeli. Türkiye’ye karşı benzer tutumu gösterecek olan ülkeler aynı tavırla karşılaşacaktır.”
Yorumlar kapatıldı.