İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Soru işaretleri (?…!)

Emin Çölaşan

SEVGİLİ okuyucularım, geçtiğimiz günlerde Trabzon’da bir cinayet işlendi. Kentin tek Hıristiyan rahibi, kilisesinde öldürüldü. Hemen ardından zanlı bulundu.

16 yaşında bir çocuktu.

Gözaltına alındı, ifadesine başvuruldu ve doğal olarak tutuklandı. Fakat basına sızan bilgilerden öğrendik ki, gözaltındaki çocuk konuşmak istemiyor ve “susma hakkını” kullandığını söylüyordu.

Bu çocuk herhalde profesyonel bir katil, mafya mensubu, deneyimli ve sabıkalı bir suçlu değildi. Ama susma hakkını kullandığını söylüyordu!

Bu gibi polisiye olaylardan pek anlamam ve yazılarımda konu etmem. Ancak bu konu en baştan bana inandırıcı gelmedi…

Çünkü o günlerde peygamberimizin Avrupa basınında yayınlanan çirkin, yakışıksız ve ahlak dışı karikatürleri konuşuluyordu. Ülkemizde de kitleler tepki gösteriyordu. Tam o günlerde rahip öldürüldü.

* * *

Şimdi düşünün. Rahip cinayeti işleniyor. Katil ve tabancası bulunuyor. Çocuğun annesinin Trabzon AKP kadın kollarında görevli olduğu ortaya çıkıyor…

Ve 16 yaşındaki deneyimsiz toy çocuk, onlarca profesyonel ve işinin uzmanı dedektif tarafından sorgulandığı halde bir türlü konuşturulamıyor!

Bu olacak şey midir? Sizin aklınız mantığınız bunu alır mı?

Ya da çocuk her şeyi anlattığı halde bunlar kamuoyundan gizleniyor. Bence bu olasılık daha geçerli.

Bu çocuk silahı nereden buldu? Tabancayı ona kimler verdi? Rahibi öldürmesi için kimler yol gösterip suça itekledi?

Acaba bu çocuk ifadesinde, “Cinayeti peygamberimize yapılan karikatür saygısızlığı nedeniyle işledim” dedi mi?

Eğer böyleyse, AB ile ilişkileri bozmamak, onların hışmını üzerimize çekmemek için Ankara’dan “özel” direktif geldi mi?

Bu türdeki ifadeleri hasıraltı edildi mi?

“Katilin bu ifadelerini gizleyin, gerekirse değiştirin ve kamuoyuna açıklamayın ki, başımız AB ile derde girmesin.”

Ya da yine Ankara’dan Trabzon polisine, “Cinayet peygamber karikatürlerine tepki olarak işlenmişse bunu mutlaka gizleyin, çocuğun da bu doğrultuda yapacağı itirafların değiştirilmesini sağlayın” direktifi gelmiş olabilir mi?

* * *

O Türk polisi ki, nice içinden çıkılmaz cinayetleri, en karmaşık olayları, örgüt bağlantılarını çözmüş, sanıkları tek tek yakalayıp adaletin önüne göndermiştir…

Ve aynı polis, şimdi yakalanmış olduğu halde 16 yaşında bir çocuğun işlediği cinayeti çözmekte aciz kalmaktadır!

Çocuk konuşmuyormuş, susma hakkını kullanıyormuş!

Hayır, ben buna inanmıyorum.

Bu işin içinde başka bir iş var.

(Kısaltıldı)

Yorumlar kapatıldı.