İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Olacağı buydu

Ahmet Hakan

“FENER Rum Patriği ekümenik olacak, bunların amacı İstanbul’u ikinci Vatikan yapmak” diyerek milletin kafasını bulandırırsanız…

“Türkiye misyoner kıskacında” ya da “Binlerce apartmana kilise yapıldı” gibi palavralarla halkı provoke ederseniz…

Milliyetçiliği kışkırtıp, “Herkes bize düşman, Türk’ün Türk’ten başka dostu yok” duygusunu halka aşılarsanız…

Hz. Muhammed’e saldıran karikatürlerle ilgili krizi doğru dürüst yorumlayamayıp, “Bütün suç dinler arası diyalog kuranlarda” demek gafletine düşerseniz…

Yani memlekette nifak ve düşmanlık tohumlarını ekerseniz…

Sonuç tabii ki böyle olur…

Manyağın teki çıkar, oluşturduğunuz bu havadan yararlanarak, Trabzon’da bir rahibi çeker vurur…

Ama önemli olan o ’manyak’ değildir.

Önemli olan, ona bu zehirli atmosferi hazırlayanlardır.

Bu atmosfer öylesine kuvvetlidir ki…

İşte bakın, daha üç gün önce, Ermeni Patriği’nden Hahambaşı’na, Vatikan Temsilcisi’nden Fener Rum Patriği’ne Türkiye’deki tüm ruhani liderlerin, Hz. Muhammed’e yapılan saygısızlığı sert bir dille kınayan bildirileri bile herhangi olumlu bir etki yaratamamıştır.

Böylesine anlamlı bir jest bile toplumsal katmanlarda gereken yankıyı bulamamıştır.

Nifakçı rüzgarın etkisi bu derece büyüktür…

Ve sonuçta olan Trabzon’daki ’Rahip’e olmuştur.

Ve bugün açıkça şunu söyleyebiliriz:

O ’Rahip’e tetik çeken akılsız ve izansız kadar, o tetiğin çekilmesine imkan hazırlayan psikolojik ortamı yaratanlar da sorumludur.

Yorumlar kapatıldı.