İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İnkârcılar da olacak

Ben Macintyre

Adı kötüye çıkmış ve itibarını kaybetmiş İngiliz tarihçi David Irving, bugün bir Avusturya hapishanesinde yatıyor. Sağ görüşlü bir öğrenci grubuna hitap etmek için kasım ayında Avusturya’ya yaptığı ziyaret esnasında tutuklanan Irving, derhal serbest bırakılmalı.

1989’da Avusturya’da yaptığı iki ayrı konuşmada, Yahudi soykırımını reddetmesi ve bu ülkede de bunun suç sayılması dolayısıyla Irving hakkında soruşturma başlatılmıştı. Irving, Nazi gaz odalarının bir ‘masal’ olduğu ve Hitler’in, Yahudilerin kıyıma uğradığından haberi olmadığı yollu sözlerinden ötürü suçlu bulunursa 10 yıla kadar hapis cezası alabilir.

Irving’in görüşlerini savunmak mümkün değil; ancak onun bu görüşlere sahip olma hakkı savunulmalı. İfade özgürlüğü, umutsuzca, açıkça ve durmadan yanlış olma hakkını da içerir.

BM’nin İnsan Hakları Bildirgesi açık: “Herkes, düşünce ve ifade özgürlüğüne sahiptir.” Düşüncesini açıklayan birinin fikirlerine katıldığımızda, ifade özgürlüğünü savunmak daha kolay. Türk resmi görüşüne meydan okuyarak, yurttaşlarının Birinci Dünya Savaşı sırasında Ermenilere soykırım yaptığını söylediği için yargılanan Türk yazar Orhan Pamuk’u ele alalım. Ben dahil birçok yazar, Pamuk’un düşüncelerini açıklama hakkını savunduk. Asıl zor, ancak önemli olan; ahlaki açıdan iğrenç ve akli açıdan batıl olduğunu düşündüğümüz bir konuşmayı savunmak. Ermeni sorunuyla ilgili Türkiye’deki bir konferans, devletin baskısıyla iptal edildiğinde, liberal Batı atağa kalktı. İran yakın bir zamanda, Yahudi soykırımının varlığını sorgulayan bir konferans yapılacağını açıkladığında, Batı yine ayağa kalktı.

Gerek Irving gerekse Pamuk konusunda mesele, mahkemelerde değil, kamuoyu önünde tartışılmalı. Irksal nefreti doğrudan körüklemeyen düşünce, özgür kalmalı. Tarihin sorgulanamayan resmi bir versiyonu hiçbir zaman olmamalı. Tarih çoğu zaman, kötü ellere düşüyor, ancak bu yine de ifade özgürlüğünün baltalanmasından ehveni şer. (20 Ocak 2006)

Yorumlar kapatıldı.