İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘312’nin yerini 301’inci madde alıyor’

‘Türklüğe hakaret’ suçunu düzenleyen yeni Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesi, düşünce özgürlüğünün önünde engel olan 312. maddenin yerini aldı.

Kamuoyunda, Türklüğe hakaret suçu düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeye başlandı. Hukukçular, yazar Orhan Pamuk hakkında dava açılmasıyla gündemden düşmeyen 301. maddeyle ilgili sorunun kanunda değil, uygulamada olduğunu söylüyor.

Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), yaptığı açıklamada, 301. madde konusunda hakim ve savcıların keyfi uygulamalarda bulunduğunu kaydetti. Bu maddenin ifade özgürlüğünün önünde büyük bir engel olduğunu belirterek kaldırılmasını isteyen örgüt, hakkındaki mahkumiyet uygulandığı takdirde Hrant Dink’i düşünce mahkumu kabul edeceklerini bildirdi. Yeni TCK’yı hazırlayan komisyonda bulunan Doç. Dr. Adem Sözüer ve Doç. Dr. Hakan Hakeri ise sorunun uygulamada olduğunu söyledi. Orhan Pamuk’a dava açılmasıyla gündeme gelen ‘Türklüğe hakaret’ suçunu düzenleyen ceza maddesini değerlendiren hukukçulardan Doç. Dr. Hakeri, 301’in kötü uygulanan bir madde olduğunu belirtti.

Adalet Bakanlığı’nın maddenin ‘Türk ulusunu aşağılamak’ olarak değiştirilebileceğine ilişkin açıklamalarına değinen Doç. Dr. Adem Sözüer, “Türkiye’deki yasal düzenlemeler Avrupa’daki yasaların üstünde. O zaman sorun kanunda değil. Başka yerde.” dedi. Sözüer, eski TCK’nın ‘halkı din, dil, bölge ve ırk farklılığı gözeterek düşmanlığa tahrik etmek’ suçunu düzenleyen 312. maddesinde değişiklik yapıldığı halde yine ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı davaların açılmaya devam ettiğini belirtti. ‘Uygulamacı zihniyet’in önemli olduğunu dile getiren Sözüer, hakim ve savcılara yol göstermek için kanunun son fıkrasında ‘eleştiri amacıyla yapılan açıklamalar suç teşkil etmez’ ifadesinin yer aldığını hatırlattı. Türkiye’nin “terör, Ermeni ve bölücülük” gibi kendine has sorunları olduğunu ifade eden Sözüer, bu konudaki uygulamaya ise AİHM kararlarının yön vermesi gerektiğini bildirdi. Eski TCK’nın 312. maddesinden birçok kez yargılanan yazar Abdurrahman Dilipak ise Türklüğe hakaret suçundan açılan davaların düşünce suçu kapsamında olduğunu kaydetti. Madde kaldırılınca başka bir ceza maddesinin kapsamının genişletildiğini ve yorum geliştirildiğini savunan Dilipak, “Türkiye’de eleştiriler hakaret kabul ediliyor. Bush, ‘yanıldık, Irak’ta kitle imha silahı yokmuş’ dediğinde, onu eleştirenler Amerikalılığa hakaret suçu mu işlemiş oluyor?” dedi. Türklüğe hakaret suçundan davalar ilk olarak Ermeni yazar Hrant Dink’in 6 ay hapse çarptırılmasıyla gündeme gelmişti. Azınlık raporunu hazırlayan Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Merkezi Başkanı İbrahim Kaboğlu ve Prof. Dr. Baskın Oran hakkında da aynı suçtan dava açıldı. “Hakkımda açılan dava tam bir düşünce suçu davası.” diyen İbrahim Kaboğlu ve Baskın Oran, Şubat 2006’da mahkemeye çıkacak. Uluslararası platformlar ayrıca, Mazlum-Der Başkan Yardımcısı Şehmus Ülek, ‘Boyalı Bank Nöbetini Terk Etmek’ kitabının yazarı Murat Pabuç, yayıncı Ragıp Zarakolu ve Fatih Taş’ın Türklüğe hakaret davalarını takip ediyor.

19.12.2005

Büşra Erdal

İstanbul

Yorumlar kapatıldı.