İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Türkiye’nin imajı’ için bir fotoğraf daha!

Mehmet Y. Yılmaz

ORHAN Pamuk’a karşı açılan davada bütün dünyanın gözünün Türkiye üzerinde olduğunu bilmemek için sanırım insanın hayatı boyunca gazete okumamış, televizyon seyretmemiş olması gerekiyordu.

Böyle bir davanın her türlü ‘provokasyona’ açık olduğunu bilmemek için de sanırım insanın İstanbul Emniyet Müdürü olması gerekiyor.

Adliye’nin küçücük kapısının önündeki kalabalığı dün televizyon haberlerinde izlemiş, bugün de Hürriyet’te fotoğrafları görmüş olmalısınız.

Belli ki aklına esen elini kolunu sallayarak adliye kapısına kadar gelebilmiş. Onları durduran olmamış.

Adliye civarında bir güvenlik koridoru oluşturmak, işi olmayanların o bölgeye girmesini engellemek, gazete ve televizyon muhabirlerine işlerini düzgün yapmalarını sağlayacak özel bir alan oluşturarak kapı önündeki kargaşayı önlemek kimsenin aklına gelmemiş.

Bütün bu ihmalin doğal sonuçlarını bugünden itibaren almaya başlayacağız. Ülkemizin medeniyet seviyesini gösteren, anlatan haberlerle.

Bu haberlere ‘Türkiye’nin önde gelen bir yazarı linç edilmek istenirken’ ortaya çıkan görüntüler eşlik edecek.

Hırsla sıkılmış yumruklar, garip bağırışlar. Dünyanın pek tanımadığımız bir ülkesinde böyle bir olay olsa ve evimizde otururken televizyon haberlerinde bunu izlesek, o ülke hakkında ne düşünürüz?

Biz o durumda ne düşünürsek, Avrupa, Amerika ve Asya’nın sıradan insanları da onu düşünecekler!

Akıllarında karşı oldukları fikirlerin sahiplerine karşı şiddet uygulamaktan başka bir şey olmayan bir avuç magandanın marifeti, ‘Türkiye imajı’nın bir parçası olacak. Ve sonra da bundan şikáyet edeceğiz: Bizi doğru tanımıyorlar!

Bütün bunları öngörmesi ve tedbirlerini zamanında alması gerekenler de koltuklarında oturmaya devam edecekler.

Olayları izledikten sonra iki olasılık geliyor aklıma: Ya İstanbul’un emniyetinden sorumlu olanlar yetersiz ve kapasitesiz kişiler ya da bilerek Orhan Pamuk ve onun gibi düşünenleri korkutmak için bu olayların olmasına zemin hazırladılar, göz yumdular.

Her iki durumda da birilerinin istifa etmesi ya da görevden alınması gerekmiyor mu?

(Kısaltıldı)

Yorumlar kapatıldı.