Türkiye’de, AKP’li bazı belediyelerin, kendi lokallerinde alkollü içki kullanma yasağı koyması tartışılırken, şarabın anavatanı Fransa’da, genel olarak alkollü içkilerin başta gençlik, toplum sağlığı ve trafik kazalarının artışında, oynadığı olumsuz etkisi, içkilere sınırlama getirilmesi söz konusu olacak kadar, hararetli bir şekilde tartışılıyor.
Raffi A. Hermonn
P a r i s
Başta resmi televizyon kanallarından “France 2” olmak üzere, Fransa basın ve medyasında, yuvarlak masa toplantıları, kamusal alanda tartışmalar, konferanslar ve
makalelerle, trafik kazaları, kanser ve kalp hastalıkları, değişik çapta sapkınlıklar gibi olayların temel nedeninin, bilinçsizce tüketilen alkol olduğu konuşuluyor.
Ülkenin önemli gruplarından olan “Vitriculteur”ler, yani şarap üreticileri, son
zamanlarda Fransa’nın geleneksel şarap tüketiminin, tarihinde ilk kez olarak azaldığını
ve bu gibi abartılı beyanat ve gündem konularıyla, Fransa’nın tarihsel simgelerden biri
şarabın bu gidişle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını, iddia ediyorlar.
Fransızların, neredeyse ulusal mesleklerinden, mutfak ve şarap uzmanı yazarlar,
gazeteciler ve çeşnicibaşıları arasından bile, aşırı şarap ve alkol tüketimi aleyhine, beyan verenlerin çıkması şaşkınlıkla karşılanırken; bazı meslektaşlarca “hain” ilân ediliyorlar.
Denetimsiz şarap ve alkol tüketiminin, topluma artık açıkça zarar getirdiğini ve böyle gittiği takdirde, önü alınamaz boyutlara ulaşacağını söyleyen gruplar : “Kimsenin şarapçılığı ve alkollü içki üretimini veya tüketimini yasaklamak gibi amacı olmadığını, benzeri iddiaların demagoji olduğunu, ama gençlerin denetimsiz içki kullanımının, ne denli tehlikeli olduğunu bilmeleri gerektiğini; bu tehlikelerin tüketicilere mutlaka, yasal yollarla anlatılması gerektiğini savunduklarının” altını çiziyorlar.
Almanya’da, üç yıl önce, bireylerin “hafif dozda” uyuşturucu kulanımı serbest bırakılması doğrultusunda, yasa çıkmasına karşın, Cumhurbaşkanı Chirac ve onun ait olduğu, sağcı UMP’nin iktidar olduğu hükümet, Fransa’da buna engel olmuşlardı.
Hıristiyan’lığa, sosyalistlere kıyasla, daha bağlılıklarıyla bilinen, nesiller boyu, dedelerinden beri sürdürdükleri uğraşıları şarapçılık olanUMP’li parlamenterlerin, asamble’de çoğunlukta olduğu Fransa’da; böyle bir tartışma olmasına ve her türlü aşırı söylemlerin havada raks etmesine karşın; kimse “Cumhuriyetçi ilkelerimiz kayboluyor, Müslümanlar gibi içki düşmanlığı yapılıyor” gibi abuk sabuk, sözler söylemiyor.
Buna karşın, Anayasa’sının 58. maddesi “Gençliğin, alkol ve her türlü uyuşturucu madde kullanarak mağdur olmasına neden olunmalı” v.s. ibareler yazan Türkiye’mizde,
sadece belediyelere ait, çocuk ve gençlerin rağbet ettiği lokallerde, özendirici olmaması amacıyla, alkollü içkilerin satılmaması öngörülüyor. Başta CHP ve diğer kökten laikçi çevreler, sırf AKP’ye inat olsun diye, hafif uyuşturucuya da “Evet” mi deseler acaba ?
Yorumlar kapatıldı.