İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yüzde 1 ne olacak?

Mustafa Mutlu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hemen her yurt dışı gezisinde olduğu gibi, resmi bir ziyaret için gittiği Yeni Zelanda’dan da “Türkiye’nin iç sorunları” konusunda önemli mesajlar verdi.

Eminim, görevleri gereği kendisini izlemek zorunda kalan Yeni Zelandalılar bu “veciz” sözlerden oldukça etkilenmişlerdir ve Türkiye-Yeni Zelanda dostluğu böylece biraz daha gelişmiştir!

Ne dedi Sayın Başbakan?

Şemdinli’de söylediği, “Üst kimliğimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır”dan daha da ileriye gitti ve “Türkiye’deki etnik unsurları birbirlerine bağlayan önemli bir din bağı var. Çünkü Türkiye’nin yüzde 99’u Müslümandır” diye buyurdu.

Türklük, Türkiyelilik falan hikâye; alın size gerçek üst kimlik!

Müslümanlık!

Keşke Başbakanımız biraz daha düşünseydi ve geriye kalan yüzde 1’i de “kapsama alanı dışında” bırakmasaydı!

Bunun için örneğin, “Türkiye’de yaşayan herkesin beyni, kalbi ve midesi vardır” da diyebilirdi.

***

Ne yalan söyleyeyim; bu sözleri dehşet içinde okudum.

Demokrasiyle yönetilen bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı, vatandaşlarının üst kimliği olarak “ulusal ortak bir irade” gösteremiyor ve beyninin arkasındaki “ümmetçiliğe” can simidi olarak sarılıyor.

Oysa biraz mürekkep yalamış herkes “din bağı”nın “ulus” olmak için yetmeyeceğini, aslen de gerekmeyeceğini bilir.

Dünyada birçok ulus vardır ki fertleri üç, dört ayrı dine inanır…

Ama onlara ulusal kimliklerini sorduğunuzda, hiçbir zaman “Hıristiyanım”, “Müslümanım” ya da “Museviyim” yanıtını almazsınız.

Din bağı “milletler” için değil, “ümmetler” için belirleyicidir.

Din faktörü milletlerin karakterlerinden sadece biridir. Ama millet olmak için, Atatürk’ün de vurguladığı gibi; ortak bir geçmişe, kader birliğine ve ortak bir gelecek hedefine sahip olmak gerekir.

***

Sayın Başbakan… Yanıt verirseniz seviniriz:

Bu son tanımlamanıza göre; vatandaşlarımızın Müslüman olmayan yüzde 1’lik bölümünü vatandaşlıktan mı çıkartacağız?

Hıristiyan, Musevi, Ermeni ya da ateist vatandaşlarımıza “Kendinize başka bir nüfus cüzdanı” bulun mu diyeceğiz?

Bunu “ümmete dayalı bir devlet yapısı”na sahip olan Osmanlı’nın bile yapmadığını biliyor musunuz?

Yorumlar kapatıldı.