İsmet Berkan
Türkiye’de bir ‘Bilgi Edinme Kanunu’ var ama evlere şenlik bir kanun bu. İstediğiniz hiçbir bilgiyi edinmenize imkân yok. Devlet, bu bilgileri siz vatandaşlarından saklamak için elinden geleni yapıyor.
Benim bildiğim birkaç sivil toplum kuruluşu, ‘Azınlıklar Tali Komisyonu’ olarak bilinen ve geçtiğimiz aylarda adı ve fonksiyonu ciddi biçimde değiştirilen komisyonun geçmişte yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi peşine düştü. Ama bir yüksek duvarla karşılaştılar. Bu komisyonun, diyelim 60’lı, diyelim 70’li yıllarda neler yaptığına ilişkin hiçbir bilgi, belge verilmedi, verilmiyor.
Oysa, Azınlıklar Tali Komisyonu’nun uzun yıllar boyunca vatandaşımız olan azınlıklara hayatı zehir etmek için ne gibi çalışmalar yaptığını, hangi devlet kurumlarına ne çeşit talimatlar verdiğini bilmek iyi olmaz mıydı?
Şöyle düşünün: Amerika veya İngiltere veya başka bir Batı ülkesinde yıllarca faal kalmış bir gizli komisyon olsun ve bu komisyonun faaliyetlerini halk hâlâ bilmiyor olsun, sizce mümkün mü? Bence değil. Hem bu ülkelerdeki ‘Bilgi Edinme Hakkı’ kanunları hem de araştırmacı gazeteciler sayesinde o gizli komisyonlar hakkında onlarca kitap yazılır, yüzlerce gazete haberi yayımlanırdı.
Bizde ise bu en gizli komisyon hakkında, birkaç gazetecinin ümitsiz çabası ve bazı sivil toplum örgütlerinin sonuçsuz girişimleri dışında maalesef hiçbir şey olmadı.
Zaten Azınlıklar Tali Komisyonu denince birden derin sessizlikler oluşuyor.
* * *
Azınlıklar Tali Komisyonu’nun fiilen ortadan kalkması acaba devlet içinde bir ‘boşluk’a neden olmuş olabilir mi?
Birilerinin, ‘Evet boşluk oluştu’ diye düşündüğüne kuşku yok. İşte o yüzden hemen başka komisyonlar kurulmuş. Bunlardan birinin adını daha yeni öğrendim: ASİMKK.
Bu manasız kısaltmanın açılımı şöyle: Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Koordinasyon Kurulu.
Gördünüz mü ey vatandaş, devlet senden aldığı vergileri ne kadar yüce amaçlar için ne kadar verimli bir biçimde harcıyor.
Söz konusu komisyon hayli üst düzey bir komisyon. Bir kere İçişleri, Dışişleri, Adalet gibi bakanlıklar, MİT gibi kuruluşlar komisyonda müsteşar düzeyinde temsil ediliyorlar. Bunlar dışında Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Genelkurmay Başkanlığı gibi kuruluşlar da kurulda yüksek düzeyde temsil ediliyorlar. İlgili bakan yoksa komisyona Başbakanlık Müsteşarı başkanlık ediyor. Komisyon, dört ayda bir toplanıyor.
Toplanıyor da ne yapıyor peki? Orası meçhul işte. Ben zaten bu komisyonun varlığını, komisyon toplantılarına katılmak zorunda kaldığı için şikâyetçi olan üst düzey bir kamu görevlisinden öğrendim. ‘Sanki vaktimiz çok bolmuş gibi böyle arada bir havanda su dövmeye çağırıyorlar bizi. Keşke tek komisyon bu olsa, böyle onlarca manasız komisyon var.’
İşte görüyorsunuz, ‘derin devlet’ tam da bu demek. Kimsenin aklına gelmeyecek konularda komisyonlar oluşturmak, kimseden bir talep gelmediği halde durduk yerde birilerine hayatı zehir edecek kararlar almak…
ASİMKK hepimize hayırlı olsun netekim.
Yorumlar kapatıldı.