İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Derin tarihçiler işbaşında

HABER: CANER CANERİK

ÜLKEDE ÖZGÜR GÜNDEM GAZETESİ 21.11.2005

Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Federasyonu’nun (ASEF) önceki gün İstanbul The Marmara Oteli´nde düzenlediği ‘Millet-i Sadıka: Ermeniler’
konferansına katılım hayli yüksekti. Türk Tarih Kurumu Başkanı, Devlet Arşivleri Genel Müdürü, İstanbul Valisi gibi bürokratların iştirak ettiği toplantıya yaklaşık olarak bin kişinin katılımı dikkat çekti. Bununla birlikte katılımcıların, düzenli notlar almaları ve takım elbiseli katılımlarının arkasında ise Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilginç bir yazısının olduğu ortaya çıktı.

Katılım mecburi

Resmi Türk tarih tezinin okullarda öğrencilere aktarılması amacıyla düzenlendiği açıklanan toplantıya katılım için önce, tüm okullar arasında ‘faks zinciri’ kuruldu. Ardından ise İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gönderilen ‘GİZLİ’ 14.11.05 tarih ve 175/1465 sayılı yazı ve
17.11.2005 379/1846 sayılı yazılarla, okullardaki tüm tarih öğretmenlerinin katılmasının zorunlu olduğu belirtildi.

Katılmayanı bildirin

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü adına Yaşar Latif Akser tarafından yollanan ‘GİZLİ’ damgalı resmi yazıda, ‘Birinci Dünya harbinde, Ermeni çetelerinin ve katliama uğramış mağdurlar federasyonu tarafından, 19- 20 Kasım tarihlerinde, The Marmara otelde; ‘Milleti sadıka: Ermeniler’ konulu konferansa tarih öğretmelerinin katılmaları ilgili a-b yazısnda istenmektedir. 20 Kasım 2005 günü, toplantıya katılmak üzere, okulunuzda görevli, tüm tarih öğretmenlerinin katılması ve katılacak öğretmenlerin isimlerinin 18.11. 2005 günü, saat 10’a kadar müdürlüğümüze bildirilmesi’
isteniyor.

Konuşamayız

Gazetemizin ele geçirdiği belgenin altında ise okul müdürleri ve öğretmenlerin ‘Okudum’ ve ‘İmza’ paraflarının açıldığı, yazının okunduktan ve imzalandıktan sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğü?ne geri gönderildiği öğrenildi. Toplantıya katılan öğretmenlerin ise ağırlıklı olarak Türk-İslam sentezini destekleyen görüşlerde olduğu dikkat çekti. Konuştuğumuz bir çok öğretmen, kendilerinin isim belirterek açıklama yapamayacaklarını söylediler. Ancak, daha ilginç olan ise binin üzerindeki öğretmenin toplantıya katılırken öğretmen olduklarını açıklamalarının yasaklandığını belirtmeleri oldu. İsim vermeyen bir başka öğretmen de konferansa davet edilirken, konuyu hem derslerde, hemde sohbet ederek öğrencilere aktarmalarının istendiğini belirterek ‘Milli davalarını tüm gelecek nesle’
anlatmayı kendilerine görev bildiklerini açıkladı.

‘Milli ruh’ şahlandı

İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü?nün tarih öğretmenlerinin katılmasını zorunlu kıldığı toplantının bir çok yerinde katılımcı öğretmenlerin ‘Bravo’
lar ve alkışlarla memnuniylerini dile getirdikleri görülürken, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ve diğer konuşmacılar konuşmalarında – ilgili yazı gereği okulda çocuklara öğretmeleri için – ilginç tezler aktardı öğretmenlere. İşte Resmi Tarih anlayışının Ermeni Soykırımına ilişkin birkaç görüşü:

– Devletin en önemli mevkilerinde Ermeniler görev yapmaktadır. En kritik mevkilere getirilen bir halka soykırım yapılması için neden yoktur.

– Ermeniler, Türkler ve Türkiye?yi değil, A.B.D., Almanya, İngiltere, Fransa ve Rusya’yı mahkemeye vermelidirler. Çünkü, Ermenilerin ‘göç ettirilmesine’
neden olan savaşı, onlara silah vererek bu emperyalist ülkeler başlatmıştır.

– Birinci dünya savaşı zaten büyük bir dramdır. 40 Milyon insan ölmüş, bunun sadece 2.5 milyonu üniformalı askerdir, gerisi zaten çeşitli halklardan sivillerdir.

– Osmanlılar hedef olarak Ermenileri almamıştır. Hedef Hıncak, Taşnak gibi Ermeni çeteleridir.

– Türkiye’nin neresinde toplu mezar vardır diyorlarsa, gelsinler birlikte kazalım. Zaten çoğu toplu mezar Ermeniler tarafından öldürülen Türk ve Müslümanlara aittir.

– Osmanlı İmparatorluğu, göç sırasında askerin iaşesini keserek göç ettirilen insanlara aktarmıştır. Neden beslesin, neden katliam yapsın?

– Osmanlı göç kararı aldıktan bir ay sonra, geri dönecek Ermenilere ilişkin düzenlemelere dair kanunu meclisten çıkartmıştır.

– Osmanlı aptal mı ki, 6 devletle çarpışırken, öte yandan Ermenilerle de çatışmaya girsin?

– Ermeni nüfusundan 230 bini savaş sırasında gittiği Rusya’da bakımsızlıktan ölmüştür

– Eğer, bir buçuk milyon Ermeni öldürülmüş olsaydı, bu gün hiç Ermeni kalmaması gerekirdi.

– A.B.D’ye giden Ermeni erkekleri, kadınlarını götürmemişlerdir. New York ve Baltimor’a giden 82 bin Ermeni nüfusun ağırlıklı bölümü erkektir.

– Ermeniler de 530 bin Türk’ü Ruslar ile işbirliği yaparak öldürmüştür.
Öldürülen 300 bin kişinin ise Ermeniler tarafından öldürülmüş olması ihtimali vardır. İspatlanmadığı için bu rakamın içerisine dahil edilmemiştir.

– Avrupa parlamentoları Ermeni katliamı konusunda çifte standart uyguluyor.

– Göç sırasında değerli eşyalarını yanına alan Ermeniler, çetelerin saldırısına uğramıştır. Çetelerden onları korumak isteyen yüzlerce Türk askeri şehit olmuştur.

– Osmanlı İmparatorluğu, olayla ilgili olarak Divan-ı Harp’te 528 asker ve polis, 170 kamu görevlisi, 975 eşkiya yargılamış ve 67 kişiye idam, 524 kişiye çeşitli hapis cezası vermiş, 227 kişi suçsuz bulunmuş 674 kişinin ise davası sürüncemede kalmış. Olayı gerçekleştirenleri yarğılayan bir devlet, soykırım gerçekleştirir mi?

Yorumlar kapatıldı.