İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

`Mavi Kitap´ mektubuna karşı cevap kampanyası

Taslak halindeki cevap metinde Ermeni olaylarıyla ilgili ortak toplantı yapılması öneriliyor

13.10.2005

Sözde Ermeni soykırımı iddialarına kaynak gösterilen ‘Mavi Kitap’taki bilgi, veri ve tanıklıkların asılsız olduğunun açıklanması amacıyla AKP ve CHP milletvekillerince ortaklaşa hazırlanarak İngiliz Parlamentosu’na gönderilen mektuba karşı Lordlar Kamarası’ndan Lord Avebury, Sandwell Lordu Archer ve Lord Biffen ile tarihçi Ara Sarafyan bir kampanya başlattı.

BBC Türkçe’nin haberine göre, dün akşam saatlerinde Lordlar Kamarası’nda düzenlenen bir toplantıda, TBMM’nin geçen nisan ayında hazırladığı mektubun, Avam Kamarası Başkanı’nca ‘siyasi bir konu olduğu’ gerekçesiyle gündeme alınmadığı hatırlatılarak, mektubun İngiliz Parlamentosu üyelerine hitaben yazılmış olduğu için bir cevap hazırlanmasının yerinde olduğu kanısına varıldığı belirtildi.

Lordlar Kamarası’ndaki toplantıya başkanlık eden İngiliz Parlamentosu İnsan Hakları Grubu Eşbaşkanı Lord Avebury, milletvekillerinin harekete geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, hazırlanmakta olan karşı cevap için yeterli sayıda imza toplayabileceklerine ve Türkiye konusunda etkili olabileceklerine inandığını söyledi.

‘HİÇBİR TÜRK TARİHÇİ ANLATILANLARIN İÇERİĞİNE İTİRAZ ETMİYOR’

1916’da James Bryce ile Arnold Toynee tarafından Londra’da yayımlanan ve kamuoyunda ‘Mavi Kitap’ adıyla anılan ‘Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermenilere Yönelik Muamele 1915-1916’ adlı kitabı, önce 2000 yılında, son olarak da bu yıl yeniden yayımlayan tarihçi Ara Sarafyan, ilk baskıda gizli tutulan ancak son iki basımda ‘kaynaklarına gidilerek açıklanan’ kişi isimlerinin ve tanıklıkların gerçek olduğunu iddia etti.

Toplantı ardından BBC’nin kendisiyle yaptığı söyleşide, Mavi Kitap’ta yer verilen tanıklıkların doğru olup olmadığını yönündeki soruyu yanıtlayan Sarafyan şu iddialarda bulundu:

“Bunlar kesinlikle güvenilir bilgiler. Hiçbir Türk tarihçi de, anlatılanların içeriğine itiraz etmiyor. Kitapta aktarılanların ne kadar gerçek olduğunu sorguladılar ama, kimse de çıkıp, ‘Evet bu İslahiye’deki Bayan Rohner tarafından filanca kamplar hakkında yazılmıştır, ama bizce kendisinin tavrı, şu şu nedenlerle hatalıdır’ dememiştir. Bu düzeyde bir tartışmaya girmek istemediler. Çünkü böyle bir tartışmaya girseler, hem yanlış şeyi savundukları ortaya çıkacaktı, hem de Mavi Kitap’ta yer almayan, Amerikan arşivlerindeki çok daha kapsamlı özgün bilgileri de kabullenmek zorunda kalacaklardı. İnkarcıların kaçınmak istediği de budur; stratejik olarak, özgün malzemelerin varolduğunu kabul etmek istemezler.”

Türk kaynaklarında, Toynbee’nin, sonraki yıllarda Mavi Kitap’ı bir propaganda kitabı olarak değerlendirdiği şeklindeki yorumlara da değinen Sarafyan, Toynbee’nin yapıtlarının ‘sansürlenerek’ Türkçeye çevrildiğini öne sürdü.

‘KİTABI DESTEKLEYEN BELGELERE KOLAYCA ULAŞILABİLİR’

Lord Avebury başkanlığında son şekli verilecek olan İngilizlerin karşı cevabı, önümüzdeki günlerde İngiliz parlamenterlerin imzasına açılacak. Mevcut haliyle, karşı mektupta, şu ifadeler kullanılıyor: “Mavi Kitap’ın, seçkin yayıncı Arnold Toynbee tarafından derlenmiş ilk elden tanıklıklardan oluştuğu konusunda, doyurucu bilgilere sahibiz. Mektupta dikkate alınmayan bir nokta, kitabı destekleyen belgelere kolayca ulaşılabileceğidir. Mektupta öne sürüldüğünün tersine, Arnold Toynbee, ‘Mavi Kitap’ın kusurlu olduğunu söylememiştir. Mektupta yer verilen bir diğer yanlış görüş de, Savaş Propaganda Bürosu’nun Osmanlı İmparatorluğu’ndaki durumla ilgili tek bilgi kaynağı olduğu şeklindedir. Oysa o dönemde tanıklık yapmış yüzlerce tarafsız konsolosluk görevlisiyle, misyoner de vardı. Tarafsız kişilerin anlattıkları, halen halka açık durumda olan, ABD ve Almanya’nın diğer konsolosluk raporları sld sağ kalanların günceleri ve mektuplarıyla pekiştirilmiş, güçlendirilmiştir. ‘Mavi Kitap’ta yer alan 150 görgü tanığının anlatımları, Savaş Propaganda Bürosu’nda yakınlarda ortaya çıkarılmış değildir. Bunlar uzun yıllardır bilinmektedir, yayınlanmıştır.”

BBC’deki habere göre Lord Avebury, Sandwell Lordu Archer, Lord Biffen ve Gomidas Enstitüsü’nden tarihçi Ara Sarafyan, kamuoyuna duyurdukları karşı mektup taslağında, TBMM’nin Mavi Kitap hakkında gerektiği gibi bilgilendirilmediğini gördüklerini, ancak ‘ortak tarihin bu önemli bölümünün aydınlatılması fırsatının doğduğu’ görüşüne katıldıklarını kaydediyor ve bu çerçevede, 1915-16’da ne olduğunu belirlemek için İngiliz ve Türk milletvekilleriyle, akademik danışmanlarının katılacağı bir toplantı yapılmasını öneriyor.

‘İNGİLİZ PARLAMENTERLERİN ÇOĞU KİTABI OKUMUŞ DEĞİL’

Dün akşamki toplantıdan sonra BBC’ye görüşlerini aktaran Lord Avebury, Ermeni sorununun İngiltere’de neden fazla gündeme gelmediği şeklindeki soruya yanıt olarak, “Çok zor bir soru. Sonuçta Mavi Kitap, bizden, buradan çıktı. Bryce ve Toynbee’nin kitabıydı, İngiltere’de yayımlandı. Konsoloslarımıza, diplomatik görevlilerimize bilgi veren kaynaklara dayanıyordu” dedi.

Lord Avebury, o yıllarda Osmanlı devletiyle savaş içinde oldukları için, bu bilgilerin daha çok ABD aracılığıyla kendilerine aktarıldığını belirtti. İngiliz parlamenterlerin, eğer gerçeklerle tam anlamıyla yüzleştirilirlerse, bu konuya daha fazla önem verilmesi gereğine duyarlı olacaklarına inandığını söyleyen Lord Avebury, parlamenterlerin çoğunun Mavi Kitap’ı okumadığını ifade etti. Lord Avebury, o dönemde İngiltere Parlamentosu’nda yapılmış olan tartışmalardan da, şimdiki parlamenterlerin pek haberdar olmadığını kaydetti.

Lord Avebury, şimdi İngiltere Parlamentosu’nda Ermeni sorunu konusunda bir tartışmayı yeniden başlatmanın kendilerine düştüğünü, bu karşı cevaba parlamenterlerin dikkatini çekerek Parlamento’nun iki kanadında daha geniş kapsamlı bir tartışma ortamı yaratabileceklerini düşünüyor.

Yorumlar kapatıldı.