Yeni Kitaplar Raflarda
Vatansız, Jean Kéhayan
Şark’ta Toplumsal ve Dinsel Hayat, Krikor Hagop Basmacıyan
Ben Topik Değilim! Yerevan Güncesi, Aret Gıcır
Aras Yayıncılık, 8-16 Ekim 2005 tarihleri arasında düzenlenecek olan 24. Uluslararası TÜYAP Kitap Fuarı’nda, 3. Salon 609A standında okuyucuları bekliyor. Fuar süresince Aras Yayıncılık’ın yaklaşık 10 yıldır çeşitli konularda yayımladığı 51 Türkçe ve 27 Ermenice kitap okurlarla buluşacak.
Yayınevinin son günlerde yayımlanan kitapları şöyle:
VATANSIZ
Jean Kéhayan
Fransızcadan çeviren: Mayda Saris
Anadolu kökenli göçmen bir anne-babanın çocuğu olarak Marsilya’da dünyaya gelen Jean Kéhayan, kendi ailesinin yaşam tecrübesinden yola çıkarak, göçmenlik, yersiz yurtsuzluk, aidiyet, kimlik gibi meselelere dair sorular soruyor bu otobiyografik romanda. Her ikisi de 1915 Tehciri sırasında ailelerini kaybetmiş olan anne Güldene ve Baba Setrak’ı Fransa’da buluşturan, eğer koşullar farklı olsaydı Anadolu’da bir çoban olarak yaşayabilecek yazarımızı da Fransa’da bir gazeteci yapan, hikmetinden sual olunmaz o alın yazısı, romanın belki de en önemli karakteri olarak çıkıyor okurun karşısına. Yazarı temsil eden Varujan karakteri sayfalar boyunca hep Don Kişot misali kaderin üzerinde yürüyor; Fransa’yı, Marsilya’yı, Anadolu’yu, İstanbul’u, Türkiye’yi, Ermenistan’ı, Erivan’ı, hep kendi evi olan, ama kendini bir türlü tam olarak ait hissedemediği toprak parçaları olarak betimliyor. Varujan’ın dünyasına hâkim olan bu konar göçer ruh hali, modern bireyin şartlandırılmış olduğu pek çok değere, pek çok klişeye soran gözlerle bakmaya teşvik ediyor bizleri, gerçek özgürlüğün belki de ancak bu yolla ele geçirilebileceğini içimizde derinden derinden duyumsatarak…
Jean Kéhayan: 1944’te Marsilya’da doğdu. Genç yaşta gazetecilik yapmaya başladı, sol hareketler içerisinde yer aldı. 1972-74 yılları arasında Moskova’da muhabirlik yaptı. Sovyet rejiminin ve Batılı komünist partilerin zaaflarını irdelediği Kırmızı Proleter Sokağı (1978, eşi Nina Kéhayan ile birlikte) ve Piotr’un Taburesi (1980) adlı kitaplarıyla bütün dünyada büyük ilgi gördü. Daha sonra, Sovyetler Birliği, siyaset, basın özgürlüğü vb. konularda çeşitli kitaplar yazdı. Le Monde, Libération, Le Nouvel Observateur gibi önemli gazetelerde çalıştı. 2000 yılında Anadolu kökenli ailesinin hikâyesini ilk kez kaleme aldığı Vatansız’ı yayımladıktan sonra 2001’de Türkiye’yi ziyaret etti. Fransa’ya dönüşünde, Libération gazetesinde, İstanbul ve Anadolu’ya dair izlenimlerini aktardığı ve büyük ilgi gören bir yazı dizisi kaleme aldı.
ŞARK’TA TOPLUMSAL ve DİNSEL HAYAT
Krikor Hagop Basmacıyan
İngilizceden çeviren: Altuğ Yılmaz
Osmanlı İmparatorluğu’nun coğrafyası, tarihi ve siyasi yapısının yanı sıra, bu topraklarda yaşayan çeşitli dinsel ve etnik grupların günlük yaşantıları, gelenekleri, aralarındaki mezhepsel farklılıklar ve çatışmaların, ilginç gravürler eşliğinde ve yalın bir dille ele alındığı Şark’ta Toplumsal ve Dinsel Hayat, yazarının kimliği ve içinde bulunduğu tarihsel bağlama ilişkin olarak da önemli ipuçları sunuyor. Edirneli Protestan bir Ermeni din adamı olan Basmacıyan, bu kitabı, yüksek ilahiyat öğrenimi görmek üzere gittiği Amerika’da, 1889 yılında kaleme almıştır. Basmacıyan, “Şark” olarak tanımladığı Osmanlı dünyasını “Amerikalı genç Hıristiyanlar”a tanıtma çabasının bir sonucu olarak, yerel fakat aynı zamanda Batı’nın yazınsal geleneğine uygun bir üslup tutturuyor kitabında. Şark’ta Toplumsal ve Dinsel Hayat, bu yönüyle, güncel Şarkiyatçılık tartışmalarına özgün bir katkı sunabilecek nitelikte.
Krikor Hagop Basmacıyan: 1853 yılında Edirne’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini oradaki bir Ermeni okulunda aldı. On sekiz yaşındayken Protestan oldu. 1873-74’te Bursa’da, 1874-76’da Merzifon’da, American Board’a bağlı okullarda vaizlik eğitimi aldı. Mart 1879’da, Tekirdağ’da, Antaram Vurtutyan’la evlendikten sonra eşiyle beraber Çanakkale’ye yerleşti ve burada vaizlik yapmaya başladı. Şubat 1880’de, ilahiyat eğitimini tamamlamak üzere tekrar Merzifon’a gitti ve Mayıs 1882’de mezun oldu. Edirne’de Protestan Kilisesi’nde vaizliğe başladıktan kısa bir süre sonra, American Board’dan aldığı teklif üzerine İstanbul’a gitti ve 1884 başlarında, Ermenice ve Ermeni harfli Türkçe olarak yayımlanan misyoner gazetesi Avedaper’de (Müjdeci) çalışmaya başladı. İstanbul’da Baptist mezhebine geçti. Eylül 1886’da, yüksek ilahiyat eğitimi almak üzere, eşi ve iki çocuğuyla birlikte Amerika’ya gitti. Pennsylvania eyaletindeki Chester kentinde bulunan Crozer İlahiyat Okulu’nda üç yıl eğitim aldıktan sonra, Haziran 1889’da mezun oldu. Elimizde, Krikor Hagop Basmacıyan’ın hayatının bundan sonraki bölümüyle ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
BEN TOPİK DEĞİLİM
Yerevan Güncesi
Aret Gıcır
Türkiye’deki Ermeniler sadece yaşanan durumlarla ve çevreleriyle değil, doğrudan kendi kültürleriyle de eğlenebilen bir topluluk olmuş hep. Aret Gıcır’ın Agos gazetesinde 2002-2005 yılları arasında “Yerevan Güncesi” başlığı altında yayımlanan karikatürlerinden yapılmış bir seçki olan Ben Topik Değilim! de söz konusu mizah geleneğinin üzerine oturuyor. Aret Gıcır, karikatürü klasik bağlamı dışına çıkarıp bir izlenimsel anlatı dili olarak kullanmakta. Böylece, Gıcır’ın Erivan günlerini kendi iç mizahının penceresinden takip etmek mümkün oluyor; sanki bu çizimler bizim için değil de, sanatçının kendi kişisel not defteri için yapılmışlar. Diğer taraftan, söz konusu karelerin birçoğunda eklenmiş veya aranmış bir mizah da yok: Karşılaşılan durumun kendine has mizahı allanıp pullanmadan önünüze koyuluyor. Böylece, çevirdiğimiz sayfaların birçoğu kendilerinden beklenen gülümseme etkisini yaratmaktansa, okuru hüzünlü tespitlerle baş başa birakıyor. ‘Ermeni meselesi’nin sıkça tartışıldığı günümüzde, kitap bütün bu yönleriyle, farklı bir ‘Ermenilik durumu’ sunuyor.
Aret Gıcır: 1878’de İstanbul’da doğdu. Lusavoriçyan-Bezazyan ilkokulu, Getronagan ortaokulu ve Işıl lisesinde okudu. Karikatür, çizgi roman ve grafik sanatlarla ilgilendi. Yarattığı “Azınlıkyan” tiplemesi 1997-2000 yılları arasında haftalık Türkçe-Ermenice Agos gazetesinde yayımlandı, daha sonra Aras Yayıncılık tarafından kitaplaştırıldı (2001). 2000 yılında. Fransa’nın Lyon kentindeki Ecole Emile Cohl’de resim, çizgi roman, illüstrasyon eğitimi aldı. 2002’de, halen öğrenimini sürdürdüğü Ermenistan’ın Erivan kentindeki Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ne kabul edildi. Çalışmalarını İstanbul ve Erivan’da sürdürüyor.
ADIM AGOP MEMLEKETİM TOKAT
Agop Arslanyan
Bugün Kanada’da yaşayan Tokatlı yazar Agop Arslanyan, her satırı doğduğu kente duyduğu özlemle yoğrulmuş bu kitapta, okuru yüzyıl başından 1950’li yıllara dek heyecanlı bir yolculuğa çıkarıyor. Arslanyan 1930’larda doğduğunda, 1915’te yaşananlardan sonra Tokat’ın Ermeni ahalisinin nüfusu büyük ölçüde azalmış, okulları, kiliseleri kapanmış, o canlı sosyal yaşantıdan geriye soluk bir hayalden ve yaşama tutunmaya yarayan geleneklerden başka pek bir şey kalmamıştı. Arslanyan daha on iki yaşında ailesini ardında bırakarak, okumak için memleketi Tokat’tan ayrılıp pek çokları gibi İstanbul’a göçse de, yüreğinde doğduğu kente olan özlem hiç dinmedi. Tokat Ermenilerinin bu son temsilcilerinin yaşantısı, komşularıyla olan ilişkileri, siyasi gelişmelerin gölgesinde hissettikleri, korkuları, sevinçleri, tadına doyum olmaz yiyecekleri, müzikleri, eğlenceleri, piknikleri, zanaatları, hep canlı, renkli, duygulu ayrıntılar olarak belleğinin bir köşesinde işli kaldı. Adım Agop Memleketim Tokat bu anıların, özlemin, zamana ve unutulmaya karşı koyma, bugün artık yok olmuş farklı bir zaman dilimini kaydetme arzusunun dışavurumu. Yüzyıl ortalarında bir Anadolu şehrinin zaman zaman eğlenceli, zaman zaman hüzünlü, ama hep içten, hep sıcak, hep samimi hikâyesini anlatan bu kitap, hem büyük diplomatik-politik çekişmelerden uzak, basit halk kitlelerinin yaşantısıyla örülmüş, aşağıdan yazılmış bir tarihin meraklılarına, hem de bir edebi tür olarak anıdan zevk alanlara göz kırpıyor.
Agop Arslanyan: 1934’te, babasının değirmencilik yaptığı Tokat’ın Artova kazasına bağlı Dodurga köyünde doğdu. 1941’de ilkokula başladı; İkinci Dünya Savaşı’nın getirdiği bütün sıkıntıları teninde duymasına rağmen başarılı bir öğrenciliği oldu. Maddi imkânsızlıklar nedeniyle okula devam edemeyeceğini anlayınca, “belki orada okuyabilirim” umuduyla on iki yaşında İstanbul’a, amcasının yanına göçtü. Sekiz yaşındayken Tokat’ta yaz aylarında başladığı kuyumcu çıraklığına Kapalıçarşı’da devam etti, okuma hayalleri de orada suya düştü. Genç yaşta işinin ehli bir kuyumcu ustası oldu. Ailesini İstanbul’a getirdikten sonra sosyal hayata daha çok karışmaya, korolarda şarkı söylemeye, amatör tiyatro gruplarıyla sahneye çıkmaya, Tokat hakkında yazmaya başladı. Yazıları İstanbul’da yayımlanmakta olan Ermenice Marmara gazetesinde basıldı ve diasporada ilgi gördü; antolojilere girdi, radyo programlarında okundu. 1997’de ailesiyle birlikte Kanada’nın Toronto kentine göçtü. Bugün vaktinin çoğunu, belleğine yemyeşil doğasıyla nakşolmuş Tokat’ın özlemini bir nebze de olsa giderebildiği bahçesinde, çiçekleri ve torunlarıyla geçiriyor.
ARAS YAYINCILIK’TAN SON ÇIKANLAR
Ermeniler ve İttihat ve Terakki
İşbirliğinden Çatışmaya
Arsen Avagyan
Gaidz F. Minassian
araştırma
Fransızcadan – Rusçadan çeviren
Mutlucan Şahan – Ludmilla Denisenko
2. hamur, 16 x 24 cm.
232 sayfa.
Geçmiş Zaman Olur ki
Charles Aznavour
anı
Fransızca’dan çeviren
Emre Aral Altuntaş
2. hamur, 15 x 21 cm.
280 sayfa, 1. baskı, Nisan 2005
Başlangıcından 1071’e
Ermenilerin Tarihi
Rene Grousset
Fransızcadan çeviren
Sosi Dolanoğlu
2. hamur, 16 x 24 cm.
756 sayfa, 1. baskı, Mart 2005
Sofranız Şen Olsun
ninelerimin mutfağından damağımda, aklımda kalanlar
yemek-anı
2. hamur, 16 x 24 cm.
160 sayfa, 1. baskı, Ekim 2004
Bestekâr
Karnik Garmiryan
Hayatı ve Eserleri
müzik
2. hamur, 21 x 29.7 cm.
360 sayfa, 1. baskı, Ekim 2004
Yetmiş Bin Süryani
öykü
İngilizce’den çeviren
Ohannes Kılıçdağı, Aziz Gökdemir
2. hamur, 13 x 19.5 cm.
192 sayfa, 1. baskı, Ekim 2004
Yorumlar kapatıldı.