İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Resmi tarihin sifonunu çekin

Ragıp Zarakolu

Sanki bir sis perdesi yavaş yükseliyor. Belleğini yitirmiş bir coğrafya, adım adım geçmişini hatırlıyor.

Sanki bir filmi, bir kaset kaydını siler gibi, geçmişi silen, sıfırdan her şeyi başlatan 80 yıllık bir gelenek son demlerinde…

Onun için bu panik…

Bu coğrafyada yasayan binlerce yıllık kökleri olan halklar silindi haritadan önce.

Ardından onların kültür izlerine, isimlerine geldi sıra…

Alfabeler silindi.

Tüm yaşanmışlıklar…

‘Tabula rasa’, yani boş masa…

Belleksizleştirilmiş bir toplum…

Sürekli unutma hastalığından malul, yani özürlü…

Bir suredir, ‘Big Brother’in 25 yıl önceki son başarılı operasyonunun ardından, insanlar yavaş yavaş hatırlamaya başlıyor.

Yitirilmiş bellek geri geliyor…

Her gün yeni bir hatırlama, yeni bir keşif…

Pandora’nın kutusunu Kürtler açtı ilkin…

İlk onlar hatırladılar kendi kendilerini, varolduklarını…

Sonra yitik bellek parça parça kusmaya başladı, unutulanları ve bastırılanları…

1915 yılının mezaha vahşeti anımsandı…

Bütün yitik öyküler kendilerini seslendirmeye başladı…

Bu, tarihteki en başarılı Orwelian operasyonun, aralanan perdeden parça parça sökülen bilinç kusuntuları idi..

Belleğini yitirmiş toplumun kustukça, yasadığı travmaları gün ışığına çıkararak, ruh sağlığına kavuşmasının gerekliliği idi sanki bunlar…

Türkiye hatırlamaya başladı, bu çok önemli…

Ve gelecekteki ruh sağlığı için bu gerekli…

Bütün resmi tarihi yirtip atın ve sifonu çekin…

Oh, diyeceksiniz, ferahlayacaksınız…

İnsanlaştığınızı hissedeceksiniz…

Tabi yerine yeni resmi tarihleri, yeni yalanları, yeni
bahaneleri doldurmama koşulu ile…

Bütün yasaklılar, unutturulanlar, susturulmuşlar, lanetlenmişler ağır ağır dökülüyor gün ışığına…

Pat diye Talat Pasa’nın defteri çıkıyor ortaya…

Bülent Bey, Vahdettin hain değildi diyiveriyor…

Alzmeimer öncesi bir bilinç kusuntusu ile…

Ezberler bozuluyor.

Acaba hain olmak için Talat, Enver ve Cemal gibi Alman zırhlısı ile değil de, Vahdettin gibi İngiliz zırhlısı ile mi kaçmak gerekiyor?

Vahdettin İngilizlere bilgi veriyormuş, doğrudur.

Peki, Almanların kıçına girenlere, komutayı onlara teslim edenlere, turan discerned hüsrana uğradıkça acısını Anadolu insanından çıkaranlara ne demeli?

Vahdettin hain tamam, Talat ve Enver ise kahraman!

Hadi canım sende…

Halk türküleri, ‘Askeri kırdıran Enver Paşa’ diye anar onu.

Milyonlarca Anadolu insanının yaşamını yitirmesinden sorumlu…

Diyarbakır’ın göbeğinde Şeyh Sait anılıyor…

Tevfik Fikret’le Haluk anımsanıyor…

Derken Rıza Tevfik’in siirleri çıkıyor…

Ermeni Konferansı toplanıyor…

Çerkezler kendilerini anımsıyorlar

Babıali basını Barzani ailesinin geçmişini anımsıyor.

Bastırılmış bir tarih geri geliyor, dalga dalga…

Resmi tarihçilerin kabusu bütün bunlar.

Lime lime dökülüyor sahte, şişirilmiş kahramanlık
öyküleri…

Ve sessiz, gerçek kahramanlar anımsanıyor.

Dürüstlüğün, mütevaziliğin, susmayışın, yalansızlığın kahramanları…

Dayanışmanın ve insan kalmanın kahramanları…

Yorumlar kapatıldı.