İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Köln´de Mini Haçlı Seferi

Ömer Lütfi Mete

Papa’nın Almanya ziyareti medyamıza genellikle olumlu yanlarıyla yansıyor:

– Papa Müslüman temsilcilerle görüştü… Terörizme karşı Müslümanlarla Hıristiyanların işbirliği yapması gerektiğini söyledi. Terörle mücadelede Müslüman gençlerin ‘ iyi eğitimi ‘nin önemi üzerinde durdu.

Peki Papa’nın burada yaptığı köktenci ayırım?

16. Benediktus sinagog ziyaret ediyor ama bir camiye ayak basmıyor.

Hoş Papa’lar -Mason olanları hariç- Yahudilikten de hazzetmezler ama Musevilerin dünya ölçeğinde, -özellikle medyalarda- etkinliklerini hesaba kattıkları için bazı şirinlikler yapabilirler. Böylece Katolik cephe de, Musevi-Protestan Şahinliği gibi sadece Müslümanlara diş geçirebileceğini vurgulamış olur. Papa’nın ‘Müslüman gençlerin iyi eğitimi üzerinde önemle durduğu’ şeklindeki ifade de böylesi bir ısırganlıktır.

Elbette ‘Müslüman gençlerin iyi eğitimi’ temennisine kimsenin itirazı olamaz. Fakat Papa, terörden söz ederken böyle temennide bulunduğu zaman, aslında kendince kibar bir dille suçlamasını yapmış demektir:

– Terör İslam’ın ürünüdür!

Evet İslam uygarlığında bir Hasan Sabbah vakası ve bir Haşhaşfelaketi vardır. Bu sabıka İslam’ı değil ama Müslümanları bağlar. Ayrıca hâlâ bir kısım köktendincilerimizin kahpeler savaşı olan suikastlar ve intihar eylemleri için İslam’ın temel kaynağından sözde gerekçe bulmalarını önleyemedikçe hepimiz sorumluluk sahibiyiz.

Lakin bugünün Hasan Sabbah’çı şiddet okulu küresel gizli servislerin elindedir. Tarihteki Hasan Sabbah’tan gizli örgüt inceliklerini öğrenip Batı’ya taşıyan ‘Tapınakçılar’ sonraki çağlarda Batı sömürgeciliğinin beyin takımlarını oluşturmuşlardır. Halen de büyük gizli servislerin kumanda merkezlerinde ve fitne mutfaklarında bu mahfiller etkindir. (Nazi’ler için de böyleydi.) Batılı şahinliklerin akıl hocaları genellikle Haşhaşbenzeri gizli yapılardan gelmedir. Batı’nın ürettirdiği yeni güncel Haşhaşörgütü Kaide’dir.

Papa’nın Almanya ziyaretine pespembe gözlükle bakanlarımız, ‘olumlu’ görünen söylemlerindeki ‘haçlı kızıllığı’nı fark edemiyorlar. Oysa BBC’nin muhabirleri Papa’nın Almanya ziyaretinden öyle ayrıntılar aktarıyorlar ki, onları görünce bu geziyi ‘Mini Haçlı Seferi’ saymamak imkansız. Belki BBC’nin böylesi şüpheci yaklaşıp ziyaretten olumsuzluklar yansıtmasının altında İngiliz bilinçaltındaki ‘Germen Gıcığı’ aranabilir ama aktarılan olayların nesnel gerçekliği tartışılmaz.

Sinagog ziyaret eden Papa özellikle cami ziyareti yapmamıştır.

Bu eleştiri üzerine son dakikada programa böyle bir ilave yapılırsa ‘sayım suyum yok’ derim. Zira bu ziyarette böyle bir sahtecilik de yaşandı. Papa ziyareti dolayısıyla Köln’e gelecek Katolik gençlerin ailelerce misafir edilmesini isteyen organizasyon komitesi çirkin bir ayrım yaptı. Türk aileler ‘biz de ağırlayabiliriz’ deyince organizasyon komitesi ‘sakıncalıdır’ deyip karşı çıktı. Eleştiriler üzerine çark edildi ve ‘Türkler de misafir edebilir’ diye açıklama yapıldı.

Ziyaretin en önemli gerçeklerinden biri; ülkedeki Protestanları bile kaygılandıran (!) ‘İslam Tehlikesi’ne karşı Alman gençlerini bilinçlendirmek.

Bu öyle bir tutku ki, bazı Alman din adamlarını galeyana getirmekte, İslam’a karşı ‘Kaideci’ sertliğinde saldırgan mücadele verme yolunda vaazlar ettirebilmektedir.

Hasılı Papa’nın ziyareti, Alman gençliğini yeniden Hıristiyanlaştırma hedefine yönelik bir etkinlik. Tabii ki Hıristiyan bir toplum için doğal bir girişim. Ancak, şimdilerde Alman gençler İslam’dan çok Budizm’e ilgi duydukları halde, Müslümanları fiilen ‘bir numaralı düşman’ gibi göstermeyi tetikleyecek kampanyaların kime ne hayrı olabilir?

Bu saatten sonra hiçbir kampanya germen megalomanisini şaha kaldırıp, AngloSakson güdümlü küresel sömürgenliğe seçenek üretebilecek şahin bir ‘Hıristiyan Alman Gençliği’ yetiştirmeyi beceremez.

Yorumlar kapatıldı.