İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yerevan tarihten korkuyor mu?

Şahin Alpay

Genç bir Türk araştırmacı olan Yektan Türkyılmaz, 17 Haziran’dan bu yana Yerevan’da, Ermeni istihbarat örgütü tarafından yüksek güvenlik önlemleriyle gözaltında tutuluyor.

Yarın “eski kitap kaçakçılığı” suçlamasıyla Ermenistan Ceza Yasası’nın 215/2 maddesi uyarınca 4 ila 8 yıl arasında hapis istemiyle mahkeme önüne çıkarılıyor. Umarız, mahkeme heyeti Türkyılmaz’a yapılan ağır haksızlığı tamir edecek bir karar verecektir.

Önce Yektan Türkyılmaz kimdir, ona bakalım. Türkyılmaz, yükseköğrenimini Boğaziçi Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra, ABD’nin önde gelen üniversitelerinden biri olan Duke Üniversitesi’nde doktora çalışmalarını sürdürüyor. Türkçe ve İngilizce yanında Fransızca, Osmanlıca, Kürtçe ve Ermenice biliyor. Genel araştırma alanı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Türkler, Ermeniler ve Kürtler arasında milliyetçilik akımları. Meslektaşları, Türkçe, Kürtçe ve Ermenice kaynaklara dayandığı için Türkyılmaz’ın araştırmalarının bu dönemin tarihine ışık tutacak son derece önemli bir katkı olacağı kanısında. Ermeni meslektaşlarıyla iyi ilişkileri olan Türkyılmaz, Ermenistan arşivlerinde çalışmasına izin verilen ilk Türk araştırmacı. Duke Üniversitesi’ndeki tez hocası olan Profesör Orin Starn’a göre Türkyılmaz, “Birçok ödül ve burs kazanmış olan, çok parlak ve saygın bir akademisyen ve araştırmacı.”

Peki Türkyılmaz’ın “suçu” ne? Türkyılmaz, Yerevan’a dördüncü ziyaretinde, Ermenistan arşivlerindeki çalışmalarını tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönmek üzere uçağa bindikten sonra, uçaktan indirilerek gözaltına alındı. Türkyılmaz’ın, Sovyet döneminden kalma bir kanun uyarınca ülkeden çıkarılması izne tabi eski kitapları Ermenistan’dan “kaçırma” suçunu işlediği bildirildi. Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişki bulunmadığı için, Türk makamları Türkyılmaz’ın serbest bırakılmasını talep etmekle yetindiler. Ermeni istihbarat örgütü tarafından yaptığı araştırmalar ve teorik yaklaşımı konusunda sorguya çekilen Türkyılmaz’ın, Ermeni arşivlerinde tuttuğu notlara da el konuldu. 29 Temmuz günü, 200’den fazla Türk, Ermeni ve Amerikalı akademisyen, Türkyılmaz’ın derhal serbest bırakılması ve notlarının iadesi edilmesi isteğiyle Ermenistan Başkanı Robert Koçaryan’a gönderdikleri mektupta, özetle şunları söylediler: Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin iyileştirilmesine büyük değer veriyoruz ve bağımsız araştırmacıların çalışmalarını engellenmeden sürdürebilmelerinin bu bağlamda hayati önem taşıdığına inanıyoruz. Türkyılmaz’ın suçlanmasına neden olan kitapların hiçbirinin ülkeden çıkarılması yasaklı olmayıp, yalnızca izne tabidir. Türkyılmaz’a gümrük yasalarını bilmeden ihlal nedeniyle para cezası verilmesi uygun olabilir, ancak 8 yıla kadar hapse mahkum edilmesi fazlasıyla ağır bir ceza olur. Türkyılmaz’ın uzun süredir gözaltında tutulmasının siyasal sonuçları da son derece kaygı vericidir. Türk ve Ermeni araştırmacıların başlattıkları kırılgan diyaloğun bundan zarar görmesi olasılığı büyüktür. “Türkyılmaz’ın tutuklanması halinde Ermenistan hükümetinin kendi tarihi hakkında bağımsız araştırma yapılmasına izin verip vermediği konusunda ciddi kuşkular doğacaktır.”

Amerikalı Senatör Bob Dole da 2 Ağustos günü Koçaryan’a gönderdiği bir mektupta özetle şunları söylüyordu: İnsan hakları kuruluşları Ermenistan’ı bir demokrasi olarak görmedikleri gibi muhaliflere uygulanan baskılar yüzünden ancak “kısmen özgür” bir ülke olarak niteliyorlar. Yektan’ın yedi haftadır gözaltında tutuluyor olması Ermenistan demokrasisinin yetersizliklerini doğruluyor. Yektan’ın derhal serbest bırakılması ve özgür bir rejimle bağdaşmayan bu garip kanunun bir an önce değiştirilmesi için müdahale etmenizi dilerim.

Yektan Türkyılmaz olayı iki sorunun altını kalın çizgilerle çiziyor: Avrupa Konseyi üyeliğine kabul edilen Ermenistan’da Sovyet rejimi devam mı ediyor? Akademik özgürlüğü ayaklar altına alan Ermenistan yönetimi, tarihinin aydınlatılmasından korkuyor mu?

Yorumlar kapatıldı.