İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Üniversiteler Ermeni fakiri

Abbas Güçlü

Türkiye’nin en önemli baş ağrılarından biri de Ermeni konusu. Temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar. Ertelenen Ermeni konferansı da bu tartışmaların tuzu biberi oldu.

Bu konuda en ufak bir eleştiriyi kaldıramıyoruz. Ama Ermenilerin dünya kamuoyunu kendi amaçları doğrultusunda yönlendirmelerine seyirci kalmanın ötesinde fazla bir şey yaptığımız da söylenemez. Dünya kütüphanelerinde Ermeni tezini savunan en az 30 bin yayından söz ediliyor. Peki ya Türk tezini savunan kaç eser var? 3 bin mi, beş bin mi?

Tahmin konusunda istediğiniz rakamı telaffuz edebilirsiniz.Bu konuda ne bir kayıt var ne de bir bilen.

Devlet arşivlerinin kapıları sonuna kadar açıldı. Peki kaç kişi gidip araştırma yaptı? Daha da önemlisi, bugüne kadar kaç bilimsel eser ortaya kondu?

Rakamlar korkunç. Bir yanda Ermeni tezini savunun 30 bin eser. Öte yanda sayıları 100’ü bulmayan bilimsel Türk kaynakları. Araştırma deyince akla önce üniversiteler geliyor. Ermeni tezi konusunda da eğer ortada ciddi çalışmalar varsa, onları da muhtemelen üniversiteler yapmıştır. Üniversitelerimiz bu konuda ne kadar başarılı? İşte onu da gelin bu konulara ilgi duyan arkadaşımız Bülent Ağaoğlu’ndan alalım: “Üniversitelerimizde yüksek lisans ve doktora tezleri, 1987’den itibaren YÖK Dokümantasyon Merkezi’nde arşivleniyor. Bu merkezde 132.231 tez mevcuttur. www.yok.gov.tr’den, tez aramaya girip “Ermeni sorunu” üzerine bir tarama yaptığınızda, karşınıza sadece 65 tez çıkıyor. Bunlardan 14’ü doktora, 51’i de yüksek lisans tezidir. Atatürk, İnönü, Hacettepe, Selçuk’ta ikişer; Ankara, Erciyes, Fırat, İstanbul, Marmara ve Niğde Üniversitesi’nde ise birer tez hazırlanmış.”

Ağaoğlu’nun 2000’deki bir başka tespiti ise Ermeni iddialarına cevap veren kitaplar konusunda. O gün için saptadığı kitap sayısı sadece 35’miş. Şimdi yeniden araştırıyor. Çıksa çıksa 100 olmuştur diyor. Merak ediyorum, konferansa ev sahipliği yapan Boğaziçi, Sabancı ve Bilgi üniversiteleri, bu konuda bugüne kadar ne yaptılar? Ya da Türk Tarih Kurumu ne yapıyor? Çok şeyler yapıyorlar da bizim mi haberimiz yok? Yoksa Türkiye’nin diğer en önemli konularında olduğu gibi bu konuda da üç maymunu mu oynuyorlar?.. Ermeni meselesini öyle ya da böyle irdeleyen tüm eserler, bir merkezde toplanmalı ki kimin ne yaptığı ortaya çıksın. Yoksa bu konuda da faturayı yine bize çıkarıyorsunuz serzenişinde bulunmak işin en kolayı!..

Çelişkileri, Ankara Üniversitesi Rektörü Nusret Aras’la paylaştım. O da mustarip. Meselenin, 10 yıl öncesine kadar ihmal edildiği görüşünde. Yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını ve ay sonunda geniş katılımlı bir sempozyum ya da konferans gerçekleştireceklerini söyledi.

Aras, Ermeni konusunda uzmanlaşmanın çok emek gerektirdiğini hatırlatarak, şöyle konuştu: “Bu konudaki belgelere ulaşabilmek için Osmanlıca, Arapça, Rusça, Ermenice ve İngilizce bilmek gerekiyor. Bu da kolay olmuyor. Bu konudaki en önemli belgeler Moskova’da. İki arkadaşımız yıllardır bu konuda iz sürüyor. Sıradan çalışmalarla ortaya çıkmak istemiyoruz…” Umarız diğer kurumlarımız da bu konudaki ihmalkârlıklarının farkına bir an önce varırlar. Örneğin İstanbul Üniversitesi!..

Her okula bilgisayar

Başbakan Erdoğan, pazar günü kalburüstü işadamlarına ev sahipliği yaparak, bir kez daha ellerini ceplerine atmalarını isteyecek. Bu defaki bağış konusu bilgisayar. Bilgisayarsız Okul Kalmasın sloganı ile işadamlarından bilgisayar ya da nakdi bağış isteyip bu konudaki vergi muafiyetlerini anlatacak.

Erdoğan’ın iki yıl içerisinde bilgisayarsız okul kalmaması için talimat verdiği ve bu konunun sıkı takipçisi olacağı belirtiliyor. Gönülden destekliyoruz.

Yorumlar kapatıldı.