İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yanlışlar denklemi…

Oktay Ekşi

KAÇ yanlış bir doğru eder diye sorulsa herhalde kızarsınız.

Böyle bir soruya isterseniz birlikte yanıt arayalım:

Boğaziçi Üniversitesi tarafından ‘İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri’ başlıklı bir konferans düzenlenmesi, Türkiye’deki konjonktürü dikkate almadan yapılmış bir teşebbüs olduğu için yanlıştı.

Hadi yaptınız diyelim… Böyle bir toplantıyı ‘Ermenilere karşı soykırım yapılmamıştır’ diyenlerin -bu arada resmi ağızların- görüşlerini çürütme inat ve azmi ile düzenlemek yanlıştı.

Bu niyetlerine de hadi bir şey demeyelim… Bari konuyu -hani bilim adamlığının objektifliği, her görüşe açık olması gibi meziyetlerinden söz edilir ya- akademik kimliklerine yakışacak bir hoşgörüyle ele alsalardı… Örneğin karşı görüşü temsil edenlerin de eşit ağırlıkla orada temsil edilmesini sağlasalardı… Bunun yapılmamış olması belki en büyük yanlıştı.

Yanlış keşke sadece onlar olsaydı… Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in celallenip konferansı düzenleyenleri ‘milleti arkadan hançerlemekle’ suçlaması yetmiyormuş gibi bir de, iyi bir demokratın en sondan bir sonra ağzına alacağı sözler sarf etmesi yani konferansı düzenleyenleri ‘milletine ihanet etmekle’ suçlaması, yanlışların en yanlışı idi.

Ve tüm bunlar sonunda konferansın iptal edilmesi… Üstelik bunun, ‘Biz tarihi gerçeklerin ortaya çıkmasından korkmuyoruz’ diyen ve böylece puan kazanan bir hükümetin etkisiyle yapılması, hepsinden büyük yanlıştı…

Ne oldu?

Akıllılarımız, akılsızlarımız; bilenlerimiz, bilmeyenlerimiz; iyi niyetlilerimiz, kötü niyetlilerimiz el ele verdik ve Türkiye’ye muazzam bir kazık attık.

Şimdi bu kadar yanlışın içinden bir tek doğru çıkartmaya çalışıyoruz.

Biliyoruz ki bu konferansı düzenleyenlerin ve oraya konuşmacı olarak katılmayı kabul edenlerin bir kısmı ‘Türk olarak dünyaya geldiği için kahreden’ takımdandır. Türkiye’yi ve Türkleri kötülemeye gelince en azılı düşmanlarımız bunların eline su dökemez.

Ne yapalım… Onlar da öyle…

Yapılacak şey, üzerlerine çarpı işareti koyup yok saymaktır. Ağızlarını tıkaçla kapatmak değil.

O nedenle hükümetin tepkisini ‘demokratik’ bulmuyoruz ve yukarıda söylediğimiz gibi ‘çok yanlış’ olduğunu söylüyoruz.

Keşke o toplantıyı yapsalardı da şu konularda görüşlerini öğrenseydik:

Türkiye’nin yeterince demokratikleşmemiş olması yüzünden yapılamayan bu toplantının karşıtını yani sadece ‘Ermeni soykırımı iddiaları yalanlara dayalıdır. O nedenle doğru değildir’ tezini savunanların konuşacağı bir konferansı Ermenistan’da yapabilir misiniz?

‘Ermeni soykırımı gerçektir’ diyen sizler, bazı Avrupa ülkelerinde ‘Ermeni soykırımı olmamıştır’ demeyi suç sayan yasalar çıkarken ‘Bu yasa anti-demokratiktir’ diye tek kelimelik itirazda bulundunuz mu?

Yorumlar kapatıldı.