İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sütçüler Kaymakamı olayı gibi

Sefa KAPLAN

Soykırım iddiasına karşı çıktığı için İsviçre’nin TTK Başkanı Prof. Dr. Halaçoğlu hakkında gıyabi tutuklama kararı vermesine, tarihçiler ve Türkiye Ermenileri de sert tepki gösterdi.

Demagojik girişim

Prof. Dr. Mete Tunçay (Bilgi Üniversitesi) Bu tür konularda parlamentoların veya hükümetlerin yasa çıkartmasını son derece demagojik buluyorum. Her ne kadar görüşlerine katılmasam da, Prof. Halaçoğlu’nun görüşlerini ifade etme hakkının elinden alınmasını onaylamam söz konusu bile olamaz. Düz bir mantıkla baktığımızda, bizim Sütçüler Kaymakamı’nın Orhan Pamuk hakkında aldığı kararla, İsviçre’nin Prof. Halaçoğlu hakkında aldığı karar arasında temel bir fark yoktur. Bizimki, kitaplar yakılmak istendiği için biraz daha ilkel kalıyor, o başka.

Bilime tecavüz

Prof. Halil Berktay (Sabancı Üniversitesi) Bu karar, bilim alanına, siyaset ve hukuk tarafından yapılan ve kabul edilmesi asla mümkün olmayan bir tecavüzdür. Böyle rezalet olmaz. Çeşitli ülkelerin parlamentolarının veya başka makamlarının, tarihte ne olup olmadığı konusunda karar almaları, özgür bilimin asla kabul edemeyeceği bir müdahaledir. Gerçeklere ancak özgür tartışmayla varılır. Prof. Halaçoğlu’nun fikirlerinin karşısındayım ama onun kendi fikirlerini bilim özgürlüğü içinde savunmasının engellenmesi, demokrasi ve bilim açısından asla kabul edilemez.

Karar işgüzarlık

Hrant Dink (Agos Gazetesi Yayın Yönetmeni) Ben bu kararı kınıyorum. Bu tür kararlar, soykırıma karşı mücadeleyi güçlendirmek yerine zayıflatan kararlardır ve işgüzárlıktan başka bir şey değildir. Üstelik bu haliyle hem insan haklarına, hem düşünce ve ifade özgürlüğüne, hem de tartışma ahlákına aykırıdır. Ben bu tür haksız kararlar karşısında sadece Prof. Yusuf Halaçoğlu’nun değil, mağdur olan herkesin yanında yer alacağımı açıkça ifade ediyorum.

Hiç anlamlı değil

Etyen Mahçupyan (Gazeteci) Ben böyle kararları kesinlikle anlamlı bulmuyorum. Bu tür kararlar, meseleyi siyasileştirmekten başka bir işe yaramaz. Ayrıca, tarih açısından bu tür kararlar kalıcı şeyler değildir. Düşünce özgürlüğü ne kadar geniş olursa, kalitesizlik ve kalibresizlik de o kadar belirginleşir. Prof. Halaçoğlu’nun hiçbir düşüncesine katılmam ama düşüncelerini ifade etme hakkını her zaman savunurum.’

Yorumlar kapatıldı.