İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İsviçre: Şikâyet var soruşturuyoruz

İsviçre Büyükelçiliği, hakkında tutuklama kararı bulunmadığını belirttiği Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu için soruşturmanın devlet savcılığı talebiyle değil, şikâyet üzerine açıldığını bildirdi

Tolga Şardan – Ankara

İsviçre, Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu hakkında, Zürih’te katıldığı toplantıda Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili yaptığı konuşma nedeniyle soruşturma açıldığını doğruladı. Dışişleri Bakanlığı’nın da, geçen hafta İsviçre Büyükelçisi Dr. Walter B. Gyger’i çağırıp bilgi aldığı ortaya çıktı.

Milliyet’in ortaya çıkardığı skandalın ardından tepkilerin sürmesinin ardından İsviçre Büyükelçiliği sessizliğini bozdu. Büyükelçilik, dün yaptığı yazılı açıklamada şöyle dedi:

“Geçen sene ilkbaharda İsviçre’de Ermeni meselesinde yapmış olduğu bir konuşma üzerine Halaçoğlu hakkında soruşturma açıldığı doğrudur. Ancak soruşturma doğrudan devlet savcılığının talebi ile değil, üçüncü bir tarafın Winterthur’daki yerel yetkili adli makamlara yaptığı şikâyet üzerine açılmıştır. İsviçre’deki yasal prosedür gereği, herhangi bir şikâyet söz konusu olduğunda konunun açıklığa kavuşturulması bakımından bir soruşturma açılması gerekmektedir. Halaçoğlu hakkındaki soruşturma da halen devam etmektedir.”

İnterpol: Olağan

Büyükelçilik, Halaçoğlu için Winterthur’daki yerel yetkili makamların kimlik bilgilerini almak üzere İnterpol aracılığıyla başvurmasını “olağan” olarak nitelendirirken, Halaçoğlu’nun yerel resmi makamlarca resmen suçlanmadığını ve hakkında gıyabi tutuklama kararı olmadığını savundu.

Kısa bir süre önce İsviçre’nin Halaçoğlu hakkında yaptığı nüfus kaydı ve açık kimlik bilgileri istemli başvurusuna olumlu yanıt vermeyen ve eleştiri yazısı gönderen Türk İnterpolü’ne de yanıt gelmedi.

“İstenen bilgileri vermeyeceğiz. İnterpol yasası gereği kendi vatandaşımıza sahip çıkma hakkımız var” diyen bir emniyet yetkilisi, İsviçre’de yürütülen adli soruşturmanın Türkiye’deki karşılığının “gıyabi tutuklama” olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “İsviçre ısrarlı olsa da istenen yanıtları vermeyiz. İstenen bilgiler bir sonraki aşamada İnterpol nezdinde uluslararası aramada difüzyon ya da kırmızı bültende kullanılır.”

‘Sözde soykırım’ dediler

İsviçre Büyükelçiliği’nin resmi açıklamasında, Ermeni soykırımı iddiaları için “sözde” ifadesinin kullanılması dikkat çekti. Elçilik açıklamasında, “Sözde Ermeni soykırımı iddiaları konusunda İsviçre hükümeti Türk hükümeti ile aynı fikri paylaşmaktadır. Söz konusu iddialar tarihçilerce araştırılmalıdır. İsviçre hükümeti, Türk hükümetinin yapmış olduğu ve konunun araştırılması için Türk ve Ermeni tarihçilerden oluşan bir ortak komisyonun kurulması önerisini memnuniyetle karşılamaktadır” denildi.

AİHM’ye giderim

Dışişleri yetkilileri, büyükelçiliğin açıklamasını “geri adım” olarak nitelendirerek, “Şu anda, Halaçoğlu’nun yurtdışına çıkışında ve İsviçre’ye gidişinde bir sorun yok” dedi. Halaçoğlu da soruşturmanın yargılamaya dönüşmesi ve mahkûm olması halinde AİHM’ye gideceğini belirtti. Halaçoğlu, İsviçre’deki mahkemeye savunma vermeyeceğini açıkladı.

‘Hedef haline geldim’

ÖNDER YILMAZ Ankara

Türk Tarih Kurumu Başkanı Yusuf Halaçoğlu, “Ermeni soykırımı yoktur” mesajını verdiği Zürih’teki konuşması hakkında İsviçre’nin başlattığı soruşturmayı “ortaçağ zihniyeti” diye değerlendirdi. “Bunlarla beni yıldıramazlar” diyen Halaçoğlu, şunları söyledi: “Avrupa’dan gelip de Türkiye’de ‘soykırım oldu’ diyenler rahatça yaşıyor. O zaman Türkiye’nin onlar hakkında dava açması mı gerekiyor? İsviçre’nin yaptığına göre Türkiye daha demokratik ve medeni. İsviçre, Avrupa demokrasisine darbe vurdu.” Ermeni konusunda objektif araştırmalar yapan Prof. Bernard Lewis, Standford Show gibi bilim adamlarının evlerinin bombalandığını, haklarında dava açılıp tazminata mahkûm edildiklerini belirten Halaçoğlu, kendisinin de Ermeni diasporası ve destekçilerinin hedefi haline geldiğini söyledi. Halaçoğlu, “Karşılarına güçlü belge ile çıkınca rahatsız oldular. Hedef haline geliyorsunuz” dedi.

Halaçoğlu, “Türkiye, Yusuf Halaçoğlu şahsında mahkûm edilmeye çalışılıyor. Sevr’e ve şimdiki yaptıklarına baktığınızda aynı düşünceler, Türkiye üzerindeki gerçek hedef ortaya çıkıyor” diye konuştu. Halaçoğlu, “soykırım yaşandığını” öne süren tarihçi Prof. Dr. Halil Berktay ve gazeteci Hrant Dink gibi kendisiyle aynı görüşte olmayan aydınların verdikleri desteğe teşekkür ederek, “Türkiye’de ciddi kamuoyu oluştu” dedi.

Paris’te beraat gelmişti

PARİS Milliyet

Paris 17. Ceza Mahkemesi, Ermeni Haklarını Koruma Komitesi’nin (CDCA), Türkiye’nin Paris Başkonsolosu Aydın Sezgin hakkında, “Konsolosluğun internet sitesinde Ermeni soykırımını inkâr ettiği” gerekçesiyle açtığı davada, Ermeni soykırımını inkâr etmenin cezaya tabi olmadığına ve 29 Ocak 2001’de Ulusal Meclis’te kabul edilen yasada, soykırımı inkâr edenlerin suç işlediğinin yer almadığı kararını vermişti.

Sezgin’in Ermeni “soykırımından” bahsederken bunu “sözde” kelimesi kullanarak inkâr ettiğini ileri süren CDCA, sembolik olarak 1 euro’luk dava açmıştı. Sezgin’in avukatları, Başkonsolos’un Türk hükümetinin görüşü doğrultusunda hareket ettiğini vurgulamıştı. Mahkeme de, Sezgin’in 24 Nisan 1963 Viyana Konvansiyonu ile dokunulmazlık hakkı çerçevesinde görevini sürdürdüğüne dikkat çekmişti.

Aktarmak yasak değil

Kararda, “Yabancı bir ülkeye ait internet sitesinde yer alan görüşlerin ne konuda olursa olsun, resmi Türk görüşü olduğu ve Fransız kamuoyuna bu görüşleri sitelerinden aktarmalarının yasak olmadığı” vurgulanmıştı.

Yorumlar kapatıldı.