İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Erivan’ın yanıtı arkasındaki gerçek

ANKARA ile Erivan arasındaki mektuplaşma ve mesajlaşma, beklenen sonucu getirmedi.

Ama beklenmeyen bir sonuç da doğurmadı.

Türkiye soykırım iddialarının araştırılması için ‘Ortak bir komisyon’ kurulmasını önermiş, siyasi ilişkilerin bu süreçte kurulabileceği mesajını göndermişti.

Ermenistan ise önceliğin diplomatik ilişki kurulmasında olduğunu yineledi.

Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkileri sadece ‘soykırım’ ile sınırlayıp buradan hareketle geliştirmek çok zor.

Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin seyrini, Kafkasya’daki gelişmelerden ayırmak mümkün değil.

Soykırım meselesini tartışırken, Kafkasya cephesini göz ardı ettik.

Ne oluyor Kafkasya’da?

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Karabağ sorununun çözümü için uluslararası alanda yeni bir hareketlenme başladı.

16 Mayıs’ta Ermenistan ve Azerbaycan cumhurbaşkanları Robert Koçaryan ve İlham Aliyev, faşizme karşı zaferin 60’ıncı yıldönümü nedeniyle Varşova’da düzenlenecek törenler sırasında bir araya gelecekler.

İki ülkenin dışışleri bakanları, Aliyev-Koçaryan Zirvesi’ni hazırlamak üzere geçen ay Londra ve Frankfurt’ta görüşmelerde bulundular.

Ama Ermenistan Dışişleri Bakanı’nın isteği üzerine bu görüşmeler doğrudan yapılamadı. Dolaylı oldu.

Görüşmelerden dışarıya fazla bilgi sızmadı ama, iki tarafa yönelik uluslararası baskının arttığı kesin.

* * *

BAKÜ ve Erivan’ın uzlaşmaya hazır olduklarını söyledikleri bir dönemde bölgede gerginlik artıyor.

Ermenistan ile Azerbaycan arasında 1994’te varılmış olan ateşkes sınır bölgelerinde mart ve nisan aylarında anormal bir artış gösterdi.

İddiaya göre, ilk kez ateşkes anlaşması öncesi kadar ihlal meydana geldi.

Azerbaycan, Ermenistan tarafından açılan ateş sonucu 10 sivilin yaşamını kaybettiğini açıkladı. 3 Azeri askeri Ermeniler tarafından esir alındı. 1 Ermeni askeri Azerbaycan’ın eline düştü.

Her iki taraf da, zirve yaklaşırken birbirlerini savaşla tehdit etmekle suçladılar.

Esasında bu gerilim yeni bir şey de değil.

Karabağ sorunu uluslararası gündemde yeniden önem kazandığı her dönemde, tarafların tırmandırdıkları bir taktik.

Ama, 17 yıldan beri süren sorunun aşılmasının hiç de kolay olmadığını ortaya koyan bir gerçek.

* * *

BU yaz Ermenistan-Azerbaycan takvimi yoğun olacak. Mayıs’taki liderler zirvesinden sonra Minsk grubu çerçevesinde görüşmeler yeniden başlayacak. Ama bu kez bir yenilik var. İlk kez Karabağ hükümeti de görüşmelere davet ediliyor. Bakü’nün bu konudaki tavrı belli değil. Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğu konusunda hiçbir Azeri’nin şüphesi yok.

Bu sürece hazırlık görüşmelerinde tarafların uzlaşma çizgileri henüz tam netliğe kavuşmadı ama Ermenistan, Karabağ’ın statüsünün devamına karşılık işgal altındaki topraklardan çekilebileceği mesajlarını veriyor. Azerbaycan da Laçin koridorunu ortak kullanıma açacağını söylüyor.

Belki bu noktalarda uzlaşma mümkün olabilirdi ama şimdi her iki hükümetin önünde ciddi bir engel var.

Seçimler.

Bu yıl sonu Azerbaycan’da parlamento, Ermenistan’da ise yerel seçimler var.

Bugüne kadar, her iki ülkede de iç siyaset malzemesi olarak alabildiğine kullanılan Karabağ sorununda bu seçim ortamında açılım beklemek zor.

Kafkasya’da ilerleme olmadan, Ankara’nın önerilerini Erivan’ın sakin kafayla değerlendirmesi beklenememeli.

Yorumlar kapatıldı.