İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Başbakan, AKP´li olmayan isimlere de görev vermeli

Serdar Turgut

CHP ile AKP güzel bir iş başlattılar ve ‘Ermeni sorunsalı’ üzerine ortak bir çalışmaya girdiler.

Yurtdışında büyütüleceği ve yaygınlaştırılacağı belli olan ‘Ermeni soykırımı iddiası’nın Türkiye’nin ulusal sorunu olduğunu düşünen Başbakan ve CHP Lideri, bu çıkartılmak istenilen krizin ancak partiler-üstü bir ortak tavır alınarak Türk Devleti tarafından göğüslenebileceğini tespit etmiş durumdalar.

İktidar ve muhalefetin bu konuda sergiledikleri tavır, kamuoyunun uzun zamandır özlemle beklediği bir tavırdır. Gönül ister ki; bu tür ülkeyi ilgilendiren ulusal sorunlarda muhalefet ile iktidarın kısır iç siyasi çekişmeleri bir kenara bırakıp ortak tavır almayı bir doğal refleks haline dönüştürmeleridir.

Ben bu konuda kısa bir ufuk turu yapacağım ve hem iktidara hem de muhalefete naçizane bir öneride bulunacağım. Türkiye üzerinde yeniden çıkarılacağı kesin olan Ermeni soykırımı iddiası krizini göğüslemesi, bu konuda Türkiye’nin ulusal çıkarlarını ve tezini savunması için CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ’ın devletin özel temsilcisi olarak atanması bizim açımızdan çok büyük bir adım olur. Elekdağ hem uluslararası diplomatik camiada saygınlığı olan, hem Ermeni iddiaları konusunda büyük bilgisi bulunan deneyimli bir isimdir. İktidar onu bu şekilde kullanmaya karar verirse Türkiye’nin devlet olarak resmi tavrını dışarıda anlatabilme yolunda büyük adım atmış olur. İktidar ve muhalefet bu konuda tek bir müzakereci isim üzerinde anlaştıkları takdirde önümüzdeki günlerde patlaması kesin olan diplomasi krizlerinde daha şimdiden bir adım öne geçecektir.

Başbakan Erdoğan böylesine bir önemli ulusal davada muhalefete bu şekilde elini uzatırsa ve onlarla ortak hareket ederse bu onun devlet adamı olarak kıymetini yükseltecektir. Dedim ya gönül istiyor ki; ulusal davalarda iktidar ile muhalefet keşke hep birlikte hareket edebilselerdi… Örneğin ABD’nin Irak’ı işgali öncesinde Türkiye’nin alabileceği tavır üzerine ne yazık ki iktidar ile muhalefet ortak bir tavır sergileyememişler, tersine bölünmüşlük görüntüsü vermişlerdir. Sonunda tüm bu bölünmüşlüğün maliyetini ülke üstlenmiştir ve hala daha üstlenmektedir. Kuzey Irak gibi bir meselenin de iç politika malzemesi olarak kullanılması yanlışı Türkiye’yi bölgede oyuncu devlet olmaktan çıkarmış ve Türkiye’yi olan biteni sadece seyreden bir ülkeye dönüştürmüştür.

Aynı yanlışın Ermeni soykırımı iddiası ve Kıbrıs meselesinde de sergilenmesinin Türkiye’ye maliyeti çok yüksek olacaktır. Yanlışın neresinden dönülse kardır. CHP ile AKP’nin Ermeni iddiaları karşısında ortak tavır alma yolunda çalışmaya başlamaları ülke yararına son derece uygun bir gelişmedir ve uzun dönemde ülkemizin zarar görmesini engelleyecek ve halkın takdirini toplayacak bir iştir.

Yorumlar kapatıldı.