İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ABD’yi uyardım ama dinlemediler

‘Bu Ermenilerin çoğunun teknik işlerde çalıştıkları anlaşılıyor. Bir sivil toplum kuruluşu araştırma yapmış, bunların Türklerle çok iyi ilişkileri olduğunu ortaya çıkartmış. Türkiyeli Ermenilerle ise araları mesafeliymiş.’

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türk dış politikasındaki son gelişmeleri, dün gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ve Ankara Temsilcisi Sedat Ergin’e değerlendirdi. Gül, Türk halkının hassasiyeti konusunda Amerikalıları uyardığını da anlattı.

Dikkate alsalardı böyle olmazdı

Bundan 7-8 ay kadar önce Amerikalılar’ı ‘Türk halkını kaybediyorsunuz’ diye uyardım, ‘Irak’a ikinci bir kapı açmamızı bile engelliyorsunuz’ dedim. Bu uyarılarımız o dönemde gerektiği ölçüde dikkate alınsaydı, bugünkü noktada olmazdık. Amerikalıların Türk halkını yanlarına çekmek için bazı şeyler yapmaları gerekirdi. Ama hiçbir şey yapmadılar.

AKP’yi kontrol altına aldık

AKP Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın Felluce’deki olayları ‘soykırım’ olarak nitelendirmesi üzerine ben yazılı açıklama yapıp, buna katılmadığımızı söyledim. Bunu kendisine de söyledik. Ayrıca bir başka arkadaşımızın bir açıklaması oldu, ‘Amerika müttefikimiz değildir’ diye. Bu arkadaş Başbakan’ın eski özel kalem müdürü olduğu için Başbakan’a çok yakın olduğu ve onun bilgisi dahilinde konuştuğunu zannettiler. Oysa bu doğru değildi.

ABD ile çatışmak kime yarar

O zaman da söyledim: Biz Amerika’ya savaş mı açacağız? Çok kutuplu bir dünyada Amerika ile çatışmamışsınız, müttefik olmuşsunuz. Tek kutuplu bir dünyada mı çatışacaksınız?

Türkmen politikası için özeleştiri

Irak’taki Türkmenler’le ilgili hayal kırıklığı yaşadığımızı inkar edemem. Tamam Irak’taki seçimlere hile karıştı diyelim. Ama Türkiye’deki Türkmenler niye gidip burada kurulan sandıklarda oy kullanmadılar? Burada da mı baskı vardı? Türkiye’de 35 bin Iraklı Türkmen var, sadece 4 bini oy kullandı. İsveç’te 2 bin Türkmen kayıt yaptırmış, ama sadece 900’ü oy kullanmış. Bunda bir terslik yok mu?

Kerkük’te bozkurt işareti yararlı mı

Irak’ta Şiiler’e oy veren Türkmenler ile Kürtler’in listesine oy veren Türkmenler’in sayısı, Türkmen cephesine oy veren Türkmenler’den fazla olduğu söyleniyor. Bu işte bir gariplik yok mu? Irak Türkmen Cephesi okumuş yazmış entelektüel Türkmenleri pek yanına çekemedi, onları kadrolarına dahil edemedi. Bu arada Kerkük’ten gelen TV görüntülerinde eliyle Bozkurt işareti yapanlar, Türkmenler açısından iyi bir görüntü verdiler mi sizce?

Bulgaristan’dan örnek gösterdik

Ben aslında Türkmenler’e bir yıldır Bulgaristan’daki Türkler’in organizasyon modelini örnek gösterdik. Onlar Bulgarlar’la birlikte hareket ederek, önce Bulgar kimliklerini ön plana çıkartarak sonuca gittiler. Bakın, sonuçta yüzde 10’luk bir nüfusla ne kadar çok etki sağladılar?

Şiilerle ilk teması kurup, davet ettik

Bazıları bize Sünni odaklı politika izlediğimizi söylüyorlar. Bu doğru değil. Şiilerle ilk teması biz kurduk, onları Ankara’ya davet ettik. Biz zaten bu süreçten Şii ağırlıklı bir Irak çıkacağını çok önceden görmüştük. Benzer şekilde Şii Türkmenler ile de yakın ilişkiler tesis ettik.

Sünnileri ikna için çaba harcadık

Sünniler’i demokratik süreçte yer almaya, seçime katılmaya teşvik ettik. Onları ikna edebilmek için ciddi bir çaba gösterdik. Bazı Sünni liderleri buraya çağırdık, bazılarıyla orada görüştük. Ancak Sünnilerin seçime katılımları çok düşük oldu. Bazıları tehdit edildikleri için korktular. Bazı Sünni politikacılar da tabanlarından çekindiler. Ama bence Irak halkının yüzde 60’ının sandığa gidip oy kullandıklarını görünce yanlış yaptıklarını anladılar. Bence bundan sonra demokratik sürece katılıma daha pozitif yaklaşmaları gerekiyor. Çok aklı başında Sünni liderler var.

Güçlenmesini sağlamalıyız

Hariri’ye düzenlenen suikasttan Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın bilgisi olduğuna inanmıyorum. ‘Suriye’de hálá kontrol edilemeyen unsurlar mı var?’ sorusu gündeme geliyor. Ama Esad da güçleniyor. Halk nezdinde çok seviliyor. Ona güçlenmesi için yardımcı olmak lazım. Kuşatma altına alınması durumunu güçleştirir.

Başmüzakereci mutlaka siyasi bir kişi olacak

Başmüzakereci öncelikle siyasi bir şahsiyet olmalı. Meselelere siyasi bir mercekten bakabilmeli. Ayrıca tavizsiz, çekinmeden hayır diyebilecek bir kişi olmalı. Ekonomik geçmişi olmalı. Ekonomiden anlayan, sektörleri bilen biri olmasının yararı olacaktır. Bir de tam üyelik hedefine angaje biri olmalı. Ancak iş sadece başmüzakereci ile bitmiyor ki. Bütün bakanlar ve altlarındaki bürokrasilerin de AB’ye tam üyelik hedefine angaje kişiler olması gerekiyor. Bu olmadığı takdirde bürokrasiden AB sürecini torpilleme girişimleri olabilir. Esas süreç bundan sonra başlıyor. Zor olacak, ama yapacağız.

Dil bilen elemanda maaş sıkıntısı

Karşılaştığımız sıkıntılardan biri de AB konularıyla ilgili bürokraside dil bilen uzman istihdam edebilmek. Geçenlerde Ulaştırma Bakanımız ile görüştük. Dil bilen çok iyi uzman gençler toplamış. Bana bu arkadaşları bürokraside nasıl tutacağız diye sordu. Mevcut personel rejimi ile dil bilen bu nitelikli kişileri bürokraside istihdam edebilmemiz güç. Bu konuda bir çalışma yapıyoruz.

Sıkı durmasaydık Irak’ta seçim ertelenirdi

Şunu da söyleyeyim: Arap ülkelerinin büyük bir bölümü Irak’ta seçim yapılmasına karşıydı. Bölgede seçim yapılmasını isteyen bir tek biz vardık. Amerika, bir ara bazı Arap ülkelerinin telkinleriyle seçimi erteleme şıkkını tartmaya başlamıştı. Öyle ki, biz bir ara ortada mı kalacağız diye çekindik. Ama yine de ‘seçim ertelenmesin, yapılsın’ dedik. Farklı bir tavır koysaydık, Türkiye’nin ağırlığının öbür tarafa kaymasıyla seçim ertelenebilirdi.

İstanbul’da 40 bin Ermeni

Sadece İstanbul’da Ermenistan vatandaşı 40 bin Ermeni çalışıyor. Bir sivil toplum kuruluşu araştırma yapmış, bunların Türkler’le çok iyi ilişkileri olduğunu ortaya çıkartmış. Buna karşılık, Türkiyeli Ermeniler’le araları mesafeliymiş. İstanbul’da çalışan Ermeniler’in çoğunun teknik işlerde çalıştıkları anlaşılıyor.

Yolsuzluğa Başbakan el koydu

Partide yolsuzluk işlerine karışanlarla başbakan bizzat ilgileniyor. Adı karışanlarla tek tek konuşuyor. Afrika dönüşünde bu konuda gerekenler yapılacak. Bu olaylar milletvekillerinin özensiz, dikkatsiz ilişkilerinden mi kaynaklanıyor, yoksa organize bir çaba mı söz konusu. Buna bakacağız. Sonucuna göre gereği yapılacak. Bu konuda belgelerle kanıtlanan ciddi durumlar olursa, hemen Başbakanlık Teftiş Kurulu’na havale ediyoruz.

Karlı bir Ankara sabahı

DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül, Genel Yayın Yönetmenimiz Ertuğrul Özkök ve Ankara Temsilcimiz Sedat Ergin’i Dışişleri Konutu’nda kabul etti. Gül, konuklarıyla birlikte bir süre konutun balkonundan bahçenin görüntüsünü daha da güzeleştiren kar yağışını seyretti.

Yorumlar kapatıldı.