Erzurum’la özdeşleşen ve zaman zaman Ermenilere mi, Türklere mi ait olduğu konusunda tartışmalara yol açan Sarı Gelin” türküsündeki manilerin Türk kültürüne özgü olması nedeniyle, Ermeni kaynaklı olamayacağı bildirildi.
Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dilaver Düzgün, Sarı Gelin türküsü ile ilgili yaptığı araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
Düzgün, Erzurum’la özdeşleşen, yer yer Türk mü, yoksa Ermeni kaynaklı mı olduğu tartışılan Sarı Gelin’in, bilinenin aksine birbirinden bağımsız manilerin bir araya getirilmesiyle oluştuğunu söyledi.
Türküye, bütün olarak bakıldığında dörtlüklerdeki kafiye düzeninin de birbirine uymadığının görüldüğünü vurgulayan Düzgün, ”Bizim kültürümüzde manilerin önemli bir yeri vardır ve sayısı çoktur. Sarı Gelin türküsü de birbirinden bağımsız olan bu maniler bir araya getirilerek oluşmuş. Halk ağzında, günümüze kadar şekillenmiş” dedi.
”ZAMANI DA BİLİNMİYOR”
Yrd. Doç. Dr. Düzgün, türküyle ilgili çeşitli hikayeler anlatıldığını, bunların önemli bölümünün, Türk gencinin bir kıza duyduğu aşkla bütünleştirildiğini kaydederek, şunları söyledi:
”Türkünün ne zaman ortayı çıktığı konusunda yeterli ipuçları yok. Bu nedenle, türküyü herhangi bir zamana dayandıramayız. Bunun yanında türkünün sözleri, birbirinden bağımsız manilerden oluştuğu için türküden bütün bir hikaye de çıkaramayız.” Düzgün, türküdeki manilerin Türk kültürüne özgü olması nedeniyle, türkünün Ermeni kaynaklı olamayacağını sözlerine ekledi.
Yorumlar kapatıldı.