İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ey şanlı TC, devletsen yalanla!

Ömer Lütfi Mete

ABD’de (Sacramento) Türkiye aleyhtarı Ermeni propagandalarına karşı mücadele veren derneğin başkanı Karahan Mete’den aldığım ibretlik bir şikayetin özeti şu: Ermeni propagandalarına karşı elimizden gelen bütün imkanları kullanmamıza rağmen sorunun üstesinden gelmek maalesef mümkün olmadı… Ülkemizi bölmek isteyenlerin, Türkiye’yi parçalamaya yönelik haritalarla ortalarda dolaşan bu azınlığın çalışmalarını doğrudan veya dolaylı biçimde desteklediği malumdur. Durum, ‘Sözde Ermeni soykırımının tanınıp tanınmaması’ gibi basit bir mesele değildir. Konuyu, Türkiye’nin bütünlük ve bağımsızlığını tehlikeye sokacak bir sorun bilip gerekli tedbirleri geliştirmediğimiz takdirde ülkemizin Yugoslavya misali parçalanması ihtimali vardır. Birkaç bireyin veya derneğin çalışmaları ile böyle bir sorunun üstesinden gelinemeyeceği de açıktır. Ama maalesef Türk medyası ve Türk hükümetleri bu konuya gereken ilgiyi göstermemişlerdir. Böyle olduğu için de, bırakınız dış dünyadaki olumsuz havayı yenebilmeyi, kendi halkımıza dahi konuyu anlatmaktan aciz kalmışızdır.. Onun için Amerikan halkı ile buradaki Türk toplumunu aydınlatmak maksadıyla, Asala isimli cinayet şebekesi tarafından Ocak’ın 27 ve 28’inde Los Angeles’ta şehit edilen konsoloslarımız Kemal Arıkan, Bahadır Demir ve Mehmet Baydar için olayın yaşandığı otelde konferans düzenleme kararı aldık. Böyle toplantıları daha önceki senelerde yapmayı kararlaştırdığımız halde önümüze çıkan engelleri aşamamıştık. Aynı sorunlarımız devam ettiğinden, Türkiye’ye izne geldiğimde Dışişleri Bakanlığı ile temasa geçtim. Burada bazı kişilerden destek sözü aldıktan sonra konferansı düzenlemek üzere çalışmalara başladık.. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Los Angeles konsolosluğu beni telefonla arayarak böyle bir çalışma yapılmasına Ankara’nın, Washington’un ve kendilerinin karşı olduklarını belirttiler. Gerekçeleri de şudur: Bu sene sözde soykırımın 90. yıldönümü olduğu için Ermeniler büyük bir propaganda yapmaya hazırlanıyorlar. Eğer biz böyle bir aktivite yaparsak Ermenileri tahrik etmiş oluruz.. Özürleri kabahatlerinden büyük..

Bu şikâyete ne buyurursunuz? Eğer kendinizi asgari devlet ciddiyetine sahip bir ülkenin vatandaşı olarak görüyorsanız verebileceğiniz tek tepki vardır: Böyle bir şey olamaz.. Bu şikayetname, konsolosumuza ve devletimize iftira etmektedir.. ‘Ermenileri tahrik etmeyelim’ de ne demek?! Şehitlerimizi anmayı, karşı tarafı tahrik sayan bir zihniyetin Türkiye Cumhuriyeti devleti adına açıklama yapma hakkı olamaz.. Böyle bir söz ancak Ermeni Diasporası adına konuşan birine yakışır.. Sanki bir Ermeni komitacı tehdit savuruyor, ‘Sakın öldürdüğümüz diplomatlarınız için tören yapmayın, kafamızı daha fazla kızdırmayın’ diye meydan okuyor..

Bundan böyle Türkiye Cumhuriyeti’ne bu kafa hakim olacaksa yandık demektir.

Bu kafa ile varacağımız çizgi, 10 Kasım günü Atatürk’ü anmaya da yasaklama getirmektir. Böyle bir devlet kafası, yarın İstanbul’u fethedip Batı’yı kızdırdığı için Fatih Sultan Mehmet’e lanet okumayı da gerektirebilir..

Mektup devam ediyor:

Nisan’ın 24’ünde Ermenilerin aleyhimizde yapacakları propagandanın etkilerini yok etmek veya en azından asgariye indirmek için çalışması gereken Dışişlerimiz, eline geçen fırsatı değerlendirmek yerine engel çıkarıyor. Böyle bir mantığın neye hizmet ettiğini anlamak çok güç.. Dışişleri’ni protesto etmek ve gereken tedbirleri ivedi olarak almalarını teşvik amacıyla dilekçe gönderdim. Bir kopyasını da Başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığına ve Genelkurmay Başkanlığı’na yolladım. Şu ana kadar hiçbir devlet kuruluşundan olumlu veya olumsuz yanıt gelmedi..

(Karahan Mete, President of TUS YOLO Turkish US Cultural Organization In Yolo P.O.Box 866 Sacramento, CA 95812, Phone 530 297 1655, karahanmete@netscape.net)

İmdi: Şehitleri anmayı, katilleri yönlendiren Ermeni lobisini tahrik etmek sayan bir yapının devlet olamayacağına, TC’nin herhangi biriminden böyle bir beyan çıkmayacağına dair bir yankı duymak; yalanlanmak istiyorum.. Varsın, akrabam Karahan Mete yüzde yüz gerçeği aktarmış olsun, yine de Ankara hiç değilse yalancıktan bir yalanlama sergilemeli veya yanlış anlamadan söz etmeli; eğer bunu yapmayacaksa şehitleri anmanın nasıl bir tahrik olacağını bize mutlaka açıklamalıdır.. Bilelim artık; bu gidişle Apo’nun da incinmemesi için PKK şehitlerine tören düzenlenmeyi yasaklayacak bir devletimiz mi olacak?

Yorumlar kapatıldı.