İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Belek´in Artık Dinler Bahçesi Var

Patrik 2. Mesrob Hazretleri, Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB)
tarafından yaptırılan ve üç dini temsil eden cami, şapel ve sinagogdan
oluşan, ''Dinler Bahçesi''nin açılışına katıldı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, üç semavi
dine ait üç mabedin aynı bahçede buluştuğu projenin sembolik öneminin
ötesinde, yaşanılan dünyanın her yerinde yankılanması gereken önemli bir
mesaj verdiğini kaydetti. Bu mesajın barış ve kardeşlik mesajı olduğunu
vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Yaşadığımız dünyanın katı gerçekleri ne yazık
ki medeniyet iddiasının içini tam olarak doldurmaya yetmemiştir'' diye
konuştu.

Başbakan Erdoğan, insanoğlunun hayatı kolaylaştıran bütün gelişmelere
rağmen, güç ilişkilerinin, insanın kendi eseri olan teknolojinin, kendi
ürününün kulu kölesi olduğunu belirtti.

Başbakan Erdoğan, törenin ardından cami, kilise ve sinagogun açılışını,
Patrik 2. Mesrob Hazretleri, Hahambaşı İzak Haleva, Diyanet İşleri Başkanı
Ali Bardakoğlu, Turizm Bakanı Erkan Mumcu ve Hollanda'nın AB işlerinden
sorumlu bakanı Atso Nikolai gerçekleştirdi.
Törene, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki
Ergezen, Antalya milletvekilleri, çok sayıda davetli ve cemaatimizden Toros
Apik, Verkin Arıoba, Anthony Küçük, Dikranuhi Mor, Aret Vartanyan ve Azat
Zaralı katıldı.

PATRİK HAZRETLERİNİN KONUŞMASI
Üniversitede öğrenciyken basında hemen her gün onun hakkında çıkan makaleler
okuduğumu hatırlıyorum. Büyük bir liderdi, onu unutmak mümkün değil. Mustafa
Kemal Atatürk’ün ve Mahatma Gandhi’nin hayranı olduğunu belirtiyordu sık
sık... Bir keresinde söylediği bir söz, o zamanlar Avrupa’da yeni yeni
başlayan dinlerarası diyalog faaliyetlerine katkıda bulunmaya çalışan
ilahiyatçıları bile mahcup etmişti. Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen
liderin sözleri aynen şöyleydi: “Sina Dağı’nın doruğuna bir sinagog, bir
cami, bir de kilise yaptıracağım. Başarabilirsem, bu çok anlamlı bir barış
kutlaması olacak.” Enver Sedat, o büyük lider, bu sözleri söyledikten iki
hafta sonra fanatikler tarafından katledildi. Mısır Cumhurbaşkanı Sedat, 23
yıl önce, medeniyetler barışının ve barış ruhunu kutlamanın, üç semavi dine
ait ibadethanelerin yan yana inşa edilmesiyle ifade edilebileceğini
söylüyordu. Rahmetli Lider’in, şu anda, Akdeniz’in karşı sahilinde, Belek’
te, bu manzarayı seyrettiğini hayal etmek doğrusu hoşuma gidiyor.

Ülkemiz doğuda Ağrı Dağı’ndan, batıda Efes’e kadar, dinler tarihini
anımsatan bir açıkhava müzesini andırıyor. Çoktanrılı pagan dinlerden
semavilere, tüm inançlar bu ülkenin güzide köşelerinde izlerini düşmüşler,
her ziyaretçinin ilgisini çekecek önemli eserler bırakmışlar.

Ancak gerek vatandaşlarımızın, gerek ülkemizi ziyaret eden konukların dini
ihtiyaçları bugün de varlığını sürdürüyor. Bu nedenle, özellikle belli başlı
kentlerimizde üç semavi dine mensup insanların ibadet ihtiyacını
karşılayacak mabetler gerekiyor. Bunun için, ya tarihi mabetlerin restore
edilerek ibadete uygun hale getirilmesi, ya da burada olduğu gibi yeni
ibadethanelerin hizmete sokulması söz konusu olmalı. Ülkemizin Akdeniz
Bölgesi, hemen tamamı Müslüman olan nüfusunun yanı sıra Musevi ve Hıristiyan
ziyaretçilerin neredeyse 12 ay ziyaret ettikleri bir şerittir. Belek’teki bu
“Dinler Bahçesi” ile artık herkes, kendi benimsediği inanç ve adetlere göre
burada, bizleri insan olarak yaratmakla onurlandıran Yaradan’ı
yüceltebilecek, O’na şükredebilecek…

İnanç turizmi kapsamında, belli başlı turistik merkezlerde Dinler Bahçesi
türünde projelerin çoğalması, Türkiye’yi bu alanda öncü ülkelerden biri
yapacaktır.

Bu vesileyle, hem diyanet hizmetine girmeden önce turizm sektöründe görev
yapmış eski bir rehber olarak, hem de ülkemizin en çok üyesi bulunan
kilisesinin, Ermeni Kilisesi’nin Patriği sıfatıyla, Dinler Bahçesi projesine
vermiş oldukları özel teşvik için Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı
kutluyor ve kendilerine teşekkürü borç biliyorum.

Ayrıca Sayın Tarık Pekkan başkanlığındaki Belek Turizm Yatırımcıları Birliği
’ni de içtenlikle tebrik ediyorum. Eserleri sayesinde, bu ibadethanelerde
yapılan her duaya manen paydaş olacaklarını hatırlatırım. Ne mutlu sizlere,
ne mutlu Dinler Bahçesi’ni sevgiyle yeşertenlere…

Yorumlar kapatıldı.