Oradaydım: 6-7 EYLÜL OLAYLARINDA BEYOĞLU NASIL SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ?

Türü: Belgesel

Tarih: 11.12.2004

Saat: 19:15

Açıklama: 6-7 EYLÜL OLAYLARINDA BEYOĞLU NASIL SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ? Ermeni Gazeteci Yervant Gobelyan hayatında yaşadığı en korkulu iki günü, 6 ve 7 Eylül 1955 olaylarını Oradaydım Belge…

6-7 EYLÜL OLAYLARINDA BEYOĞLU NASIL SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ? Ermeni Gazeteci Yervant Gobelyan hayatında yaşadığı en korkulu iki günü, 6 ve 7 Eylül 1955 olaylarını Oradaydım Belgeseli’ne anlatıyor… Türkiye’nin yakın tarihine yansıyan olayları tanıkların ve yaşayan kişilerin anlatımıyla ekrana getiren, Soner Yalçın’ın hazırladığı Oradaydım Belgeseli, yeni yayın döneminde de CNN TÜRK’te ekrana gelmeye devam ediyor. CNN TÜRK, “Oradaydım” adlı belgeseli 16 Ekim Cumartesi gününden itibaren yeni bölümleriyle ekrana getirmeye devam ediyor. İstanbul’un göbeğinde bulunan Beyoğlu nasıl savaş alanına döndü? Azınlıkların dükkanlarının ve evlerinin hedef alındığı, tarihe 6-7 Eylül olayları olarak geçen 2 korkulu gün neden ve nasıl başladı? 11 Aralık Cumartesi günü saat 19.20’de ekrana gelecek olan Oradaydım’da, 6-7 Eylül 1955’de Beyoğlu’nda yaşanan olaylar ele alınacak. Olaylar sırasında bizzat Beyoğlu’nda bulunan Gobelyan, insanların canlarını, mallarını, saldırılan okullarını ve kiliselerini kurtarmak için verdiği çabaları, olaylar sonrası Beyoğlu’nun ve yaşayanlarının normale dönme süreçlerini, 6-7 Eylül’e ait anılarını ilk kez Oradaydım’da anlatacak. CNN TÜRK, bir dönem Türkiye’nin gündemine oturmuş olayları, bu olaylara tanıklık eden kişileri, olayların perde arkasını farklı bir formatta hazırlanan “Oradaydım”ı ekrana getirecek. Farklı formatı ve konularıyla CNN TÜRK’ün beğeniyle izlenen belgesel programı “Oradaydım” yeni bölümlerinde de siyasetten ekonomiye, müzikten sinemaya, spordan tiyatroya, toplumsal olaylardan kişisel öykülere kadar ilginç konu ve konuklara yer verecek. Her bölümde tanıklar, yaşadıklarını ilk kez anlatırken olayların farklı ve bilinmeyen detaylarını izleyicilerle paylaşacak. Yapımcılığını Aylin Atasoy’un, yönetmenliğini Belinda Karaca’nın, görüntü yönetmenliğini Atilla Alicikoğlu’nun üstlendiği belgeselin araştırmaları Beste Önkol tarafından yapıldı. Belgeselin müzikleri ise Sina Koloğlu’na ait.