İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

`Zaman tüneli´ açılıyor

RADİKAL – İSTANBUL – Zeytinburnu’nda 172 yıl önce kurulan Surp Pirgiç Ermeni Hastanesi, ‘zaman tüneli’ni andıran depolarının kapılarını araladı. Yıllardır bu depolarda tutulan tarihi ilaç kutuları, ameliyat malzemeleri, portreler, rahip koltuğu, hastanenin huzurevinde hayata veda etmiş insanlardan kalan ve artık ancak müzayede kataloglarında rastlanıp altında ne işe yaradığına dair uzun uzun izahatlar verilen günlük eşyalar, gün ışığına kavuştu.
Hastanenin ikinci katında oluşturulan müzede sergilenecek bu objeler, sadece Türkiye’deki Ermeni cemaati konusunda ipuçları vermekle kalmıyor, Osmanlı’nın son yüzyılında günlük yaşamı da bir anlığına ‘elle tutulur, gözle görülür’ hale getiriyor. Hastane Vakfı’nın ikinci başkanı Berdos Şirinoğlu’nun adını taşıyan müze, bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılıyor.

Restorasyon yapıldı

110 yataklı Surp Pirgiç Ermeni Hastanesi, Sultan 2’nci Mahmut’un izniyle kurulduğu 1832 yılından beri hizmet veriyor.
İçinde bir huzurevi, psikiyatri merkezi ve ibadethanelerin bulunduğu bina, aslına bakılırsa, içinde bir de müze bölümüne kavuşmadan önce de epey tarihi bir atmosfere sahipmiş. Ama iki yıl önce başlayan restorasyon çalışmaları kapsamında, depolarda tutulan tarihi eşya, araç ve belgelere de el atılınca, ‘müze’ de ortaya çıkmış. Müzenin girişinde dini bölüm var. Burada hastane kilisesinin rahiplerine ait ‘Bursa işi’ ayin kaftanları, el yazması İncil ve haçlar yer alıyor. Hastanenin eczanesine ait yüzyıllık ilaç şişe ve kutuları, ameliyat araçları ve bir mikroskop, bugüne dek özenle korunmuş. Üzerinde ilaç adlarının yazılı olduğu ilaç şişeleri dikkat çekiyor.

Duvarları hastanenin kurucuları ve Ermeni toplumunun öncü isimlerine ait portreler, tuğralar süslüyor. Yüzyıllık sobalar, huzurevinde kalan yaşlılara ait piyano ve antika eşyalar müzede yerini almış. Eczane de hâlâ 100 yıl önceki gibi, müşterilerini kuşlu vitriniyle karşılıyor. 100 yıllık ahşap dolapların içinde, bir zamanlar deva dağıtan ilaçların şişeleri, kavanozları sıra sıra dizilmiş.

Müzeye adını veren hastane vakfının ikinci başkanı Bedros Şirinoğlu hastanenin hep faaliyette olmasının ve çalışanlarının eski malzemeleri koruma bilincinde olmasının bu müzenin oluşmasında önemli etkisi olduğunu anlatırken “Osmanlı zamanında Ermeni doktorların sayısı oldukça fazlaydı ve bu hastane onların başarısının bir ürünü. Aynı zamanda Türkiye’de insanların bir arada barış içinde yaşadıklarının güzel bir örneği” diyor. Şirinoğlu, bir müze görünümünü kazanan tarihi hastaneyi isteyen herkesin ziyaret edebileceğini belirtiliyor.

Yorumlar kapatıldı.