İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Devler liginde 38 haneli bir köy

Funda Özkan

Geçen yıl 31 bin firma ihracat yapmış, bu yıl bu sayı 40 binin üzerine çıkmış. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı (TİM) Oğuz Satıcı yıl sonunda ihracatımızın 63 milyar doları geçeceğini söylüyor.

Önceki akşam Akbank’ın sponsorluğunda, DHL Türkiye ve Dünya gazetesinin işbirliğiyle düzenlenen ‘İhracatın Yıldızları 2004-İhracat Teşvik Ödülleri’ törenindeydim.

Devler yarıştı, Türkiye ihracatının geliştirilmesi ve ihracatın ülke ekonomisindeki payının artırılmasına yardımcı olanlar ‘yılın ihracatçısı’, ‘ihracat performansı’, ‘kreatif ürün’, ‘yeni pazar ve pazar çeşitliliği’, ‘e-ihracat’ ve ‘özel ödül’ dallarında 16 kurum ödül aldı.

Devlerin yarışına son anda katılan, buna rağmen ipi göğüsleyen ‘özel ödülü’ almaya hak kazanan Vakıflı Köyü Tarımsal Kalkındırma Kooperatifi’ne dikkatinizi çekmek istiyorum.

Hatay’ın Samandağ ilçesine 4 kilometre uzaklıktaki Vakıflı Köyü, Anadolu’da homojen yapısını kaybetmemiş tek Ermeni köyü. 38 hanelik köyün nüfusu 150. Yıllardır göç nedeniyle küçülen köyün gençleri, 1990 yılında köyden ayrılmama kararı alıyor. Bu karar, 30 ile 40 yaş arası 13 gençten biri olan Mihran Kısadul’un Vakıflı Köyü Tarımsal Kalkındırma Kooperatifi Başkanı olarak, yılın ihracatçısı ödülünü TİM Başkanı Oğuz Satıcı’nın elinden almasını sağlayan dönemin de başlangıcı oluyor.

Ezelden beri çiftçilik yapan köylüler, Mihran Kısadul’un tabiriyle ‘ellerinden geldiğince köylerine zehir sokmuyorlarmış.’ Bu yılın nisan ayında kooperatifi kuruyorlar, mayıs ayında Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nden 450 dönümlük arazi kiralıyorlar. Şevket Sabancı ve çocukları Ali Sabancı ile Emine Kamışlı’nın sahibi olduğu Esas Holding iştiraki, ihracatçı Pan Tarım ile temasa geçiyorlar.

Bu arada Pan Tarım Doğal ve Organik Gıda Ürünleri şirketinin Genel Müdürü Zeynep Öztekin sözü alıyor ve “Maalesef halkımız organik tarım kavramını bilmiyor. Organik üretim yapıyoruz diye bana bakımsız, verimsiz tarlaları gösteriyorlar. Dağ bayır dolaşmaktan yorulmuştum ki, Vakıflı Köyü’nü incelemeye gittim. Üretim tarzlarına, sosyal dayanışmaya bayıldım” diye konuşuyor.

Ardından, Avrupa Birliği’ne organik ürün ihracatı için gerekli olan sertifikasyon, İsviçreli IMO GMBH’dan alınıyor. İlk ihracat kolisi 14 Ekim’de yola çıkıyor. Vakıflı Köyü’nün mandalinalarını, portakallarını ihraç eden Zeynep Öztekin, İngiltere’nin en büyük market zincirleri Tesco ve Sainsburry’de, İspanyolların tekelini kırdıklarını anlatıyor. 14 Ekim’den bu yana Vakıflı Köyü, 350 bin avroluk ihracat yapmış. Zeynep Öztekin, sezonun sona ereceği haziran ayına kadar 1 milyon avroyu geçeceklerini söylüyor.

Daha iki ay dolmadan devler liginde ‘ihracatın yıldızları ödülünü’ alan Vakıflı Köyü’nün üstün başarısı ortada. Avrupa’ya yaş meyve-sebze satmak, deveye hendek atlatmaktan zordur. Organik ürün satmak ise yüz katı, bin katı zordur. Bu başarıyı, organik tarımın yaygınlaşması için dekar başına 800 avro teşvik alan Avrupalı üreticilerin karşısında elde ediyorlar.

Mihran Kısadul büyük düşünüyor. Birinci kalibre ürün ihraç ediliyor edilmesine de, ellerinde kalan ikinci kalibre için meyve suyu fabrikası açma hayalini kuruyor. Bir de Pan Tarım ürünü alıp, Adana’da paketlettiriyormuş. Köye paketleme fabrikası kurmayı da planlıyor.

İşte çalışmanın, azmin sonucu. Devletten hibe, kredi, traktör, benzin isteyen köyler de Türkiye’de, ihracat yıldızı olan Vakıflı Köyü de…

Organik tarımı öğrenemedik

Organik ürünlerin ihracatını yapan Pan Tarım Genel Müdürü Zeynep Öztekin’e Türk halkı olarak ne zaman ‘zehirli’ gıdalardan kurtulacağımızı soruyorum. “Maalesef kolay kurtulamayacağız. Üreticiye de, satıcıya da organik ürünlerin önemini anlatamıyoruz” diyor.

Bu arada Vakıflı Köyü’nün en büyük korkusu neymiş biliyor musunuz? Birilerinin gelip tarlalarına organik tarıma uygun olmayan ilaç sıkmaları. Bu yüzden sürekli bekçi nöbet tutuyormuş.

Yorumlar kapatıldı.