İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İZMİT-ARMAŞ ÇEVRE GEZİSİ

Patriklik Gençlik Kolu üyelerinden ve rahiplerimizden oluşan bir grup, Patrik 2. Mesrob Hazretleriyle birlikte 13 Kasım 2004 tarihinde İzmit ve çevresini içine alan bir gezi gerçekleştirdi.

Cumartesi sabahı 7.30 saatlerinde yola çıkan grup, yaklaşık bir saatlik yolculuğun ardından İzmit girişine ulaştı. İzmit girişinde verilen kahvaltı molasında Patrik Hazretleri, İzmit’in Bebrik, Bitin, Megara, Lidya, Makedon, Roma, Bizans, Türk tarihi ve İzmit Ermeni cemaatinin geçmişi hakkında bilgiler aktardı. Molanın ardından İzmit bölgesi hakkındaki gezi yazılarıyla öne çıkan gazeteci-yazar Erkan Kiraz ile buluşan ekip, Kiraz rehberliğinde Akmeşe’ye doğru yola çıktı.

İlk Durak Armaş

Yaklaşık 30 dakika sonra Akmeşe’ye (eski Armaş) varan grubu, kısa bir süre önce yayınlanan Akmeşe kitabının hazırlanmasında önemli katkıları bulunan ve bölgeyi iyi tanıyan araştırmacı-işadamı Yakup Özkan karşıladı. Grubun buradaki ilk durağı, 1611 yılından itibaren Batı Anadolu Ermenileri’nin en ünlü manastırı ve ruhban okulu olan Armaş manastırından geriye kalan bir matbaa oldu. Şu anda kullanılmaz durumda olan ve Ruhban Okulu binalarının yıkılmasının ardından bir süre farklı işlevlerle kullanılan matbaa binasının önünde Patrik Hazretleri, manastırın tarihi hakkında bilgiler aktardı.

Matbaa binasınn hemen arkasında yer alan tarihi çeşmeyi de inceleyen grup daha sonra eski Armaş köyünün Değirmen’ini ziyaret ederek birçok tarihi fotografın çekilmiş olduğu yerde gezinin anısını sonsuzlaştırdılar. Arek Kuyumcuyan’ın adını ünlü yarış atı Bosphorus’tan alan harasına doğru yola çıkan gruba Erkan Kiraz ve Yakup Özkan tarafından hara ile ilgili bilgiler aktarılırken, gençler haradaki atlarla ilgilendiler ve yapılan periyodik bakımları izlediler.

Grubun Akmeşe’deki son durağı ise Mecidiyealtı mevkii idi. Akmeşe şelalesinin de içinde olduğu su yatağında doğada kısa bir yürüyüş yapan grup, burada Yakup Özkan’dan ayrıldılar.

İzmit’te Ermeni Mahallesi’nden arda kalanlar

Armaş-Akmeşe gezisinin tamamlanmasının ardından öğle yemeğinin yenmesi ve eski Ermeni mahallesinin gezilmesi için İzmit kent merkezine doğru yola çıkıldı. İzmit’in en yüksek noktasına, antik akropole çıkan grup, İzmit’i ve antik Astakoz Körfezi’ni kuşbakışı izlerken şehrin son yıllardaki gelişimi, yapılaşması ve İzmit depremi hakkında bilgileri Erkan Kiraz’dan dinledi.

Daha sonra Roma döneminde Azize Barbara’nın hapsolunarak elem çektiği rivayet edilen kale burcu ziyaret edildi.

Şehir merkezinde geç vakitte yenen öğle yemeğinin ardından eski Ermeni mahallesine doğru yürüyerek yola çıkıldı. Bir zamanlar Ermeni mahallesi olarak anılan mahalledeki birçok yapı yerini yeni binalara bırakırken, bazı binaların mimarisinin korunduğu gözlendi. Mimarisi korunan binaların ön cephelerinde yer alan Ermenice kabartma ve yazılar grubun ilgisini çekerken, yol boyunca bazı binalarda benzer izlere rastlandı. Birinci Dünya Savaşı’
ndan hemen önce İzmit sancağında 51 Ermeni kilisesi, 53 Ermeni azınlık okulu, 1 başepiskoposluk, 61,000 Ermeni asıllı vatandaş, okullarda ise toplam 7,400 Ermeni öğrenci vardı.

İstanbul’a dönüş

İzmit gezisinin tahmin edilen süreden daha uzun sürmesi ile İznik gezisini başka bir tarihe erteleyen grup, saat 18.00 civarında İstanbul’a doğru yola çıktı. Gençler, İzmit’ten ayrılmadan geleneksel imalathaneleri ziyaret ederek saray helvası, pişmaniye ve simit alışverişi yaptılar.

Patrik Hazretleri’nin davetiyle Patrikhane’ye gelerek, günün genel bir değerlendirmesini ve gelecek dönem günübirlik gezilerin bir planlamasını yaptı.

Yorumlar kapatıldı.