İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İstanbul’da terör saldırılarının yıldönümü

Nazlı Çelik/İstanbul

NTV-MSNBC

15 Kasım 2004— İstanbul’daki terör saldırılarının bugün birinci yıldönümü. 15-20 Kasım 2003’te 63 kişinin hayatını kaybettiği, 750 kişinin yaralandığı intihar saldırılarıyla ilgili 69 sanığın yargılanmasına devam ediliyor. Bu arada 15 Kasım 2003’te Neve Şalom ve Beth İsrael sinagoglarına düzenlenen intihar saldırılarında hayatını kaybeden 25 kişinin anısına törenler düzenlendi.

İlk tören Kuledibi’ndeki Neve Şalom Sinagogu önünde yapıldı. Törende konuşan Musevi Cemaati Başkanı Silviyo Ovadyo, teröre karşı daha fazla birlik ve beraberlik gösterilmesini istedi. Ovadyo, saldırıların ardından kendilerini yalnız bırakmayanlara da teşekkür etti.

İkinci törense Şişli’deki Beth İsrail Sinagogu’nun önünde düzenlendi. Burada konuşan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, terörün dün de olduğunu yarın da olacağını belirterek, saldırılara karşı her zaman uyanık olunması gerektiğini söyledi.

69 KİŞİ HAKKINDA DAVA

İstanbul’da gerçtiğimiz yıl 15 ve 20 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen saldırıları organize etmekle suçlanan Harun İlhan yaptıklarından pişman olmadığını söylüyor. Bombaları hazırlayan Gürcan Baç halen aranırken, örgütün elebaşı Habib Aktaş ise Eylül ayında Irak’ta Amerikan güçleriyle girdiği çatışmada öldürüldü.

Beş gün arayla İstanbul’da meydana gelen 4 ayrı patlamanın bilançosu ağır oldu. 4’ü intihar saldırganı 63 kişi ölürken, 750 kişi de yaralandı.

Türkiye genelinde aylar süren operasyonlarda El Kaide örgütüyle bağlantılı olduğu şüphesiyle yüzlerce kişi gözaltına alındı. Saldırılarla ilgisi olduğu belirlenen 69 kişi hakkında dava açıldı.

Aynı günlerde Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin kaldırılması üzerine, sanıklar mahkemenin yetkisiz olduğunu öne sürerek ifade vermeyi reddetti. Davanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne alınmasından sonra , 3. duruşmada ilk kez sözlü ifade verildi.

HARUN İLHAN İTİRAF ETTİ

El Kaide örgütünün Türkiye’deki şura üyelerinden, ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Harun İlhan, intihar saldırılarındaki tüm sorumluluğun Gürcan Baç, Habib Aktaş ve kendisine ait olduğunu itiraf etti.

Harun İlhan, “Cihadı yol olarak benimsedim. El Kaide savaşcısı olduğumu kabul ediyor ve bununla gurur duyuyorum. Asıl hedeflerimiz arasında ABD büyükelçiliği vardı, ancak yeri değiştiği için bunu gerçekleştiremedik. Bir de El Kaide’nin Türkiye’de yapılanmasından söz edemeyiz” şeklinde konuştu.

İlhan, anayasal düzeni değiştirmeyi hedef almadıklarını, Irak’taki işgal güçlerine cihad ilan ettiklerini de söyledi.

Harun İlhan’ın tutuklu olduğu günlerde, örgütün elebaşı Habib Aktaş’ın ismi Irak’ta kaçırılan Türk kamyon şoförü Murat Yüce’nin öldürülmesiyle bir kez daha gündeme geldi. Murat Yüce’nin öldürülmesi talimatını verdiği öne sürülen Habib Aktaş, 8 Eylül’de Felluce’de ABD güçleriyle savaşırken öldü. Aktaş’ın öldüğü haberini mahkemede Harun İlhan da doğruladı ve örgütün yeni liderinin Gürcan Baç olduğu açıklandı.

Örgütün önde gelen isimlerinden Adnan Ersöz, Yusuf Polat ve Fevzi Yitiz’in de aralarında bulunduğu 8 kişi Pişmanlık Yasası’ndan faydalanmak istediklerini belirttiler.

DAVA 22 KASIM’DA SÜRECEK

Öte yandan Adnan Ersöz, Usame Bin Ladin’le sabah kahvaltısında buluştuğunu doğrularken, İstanbul’daki saldırılarla bir ilişkisi olmadığını iddia etti. Sanıklardan Harun İlhan dışında kimse suçlamaları kabul etmedi.

Sanık sayısının fazlalığı nedeniyle beşer güne bölünen üç duruşmada, 49 tutuklu sanıktan 10’u tahliye edildi. Dava 22 Kasım’da yeniden görülmeye başlanacak.

Terörün tedirginliği sürüyor

Aradan geçen bir yıl patlamaların meydana geldiği caddelerde tadilat sürmesinin de etkisiyle tedirginliği devam ettiriyor. İstanbul’u kana bulayan dört intihar saldırısının ardından bir yıl geçti ama vahşetin boyutlarını zorlayan bu görüntüler hafızalardan silinmedi.

Patlamalar, Neve Şalom Sinagogu’nun bulunduğu sokakta, esnafın iyi giden işlerini de etkilemiş. Levent’teki HSBC binasında da durum pek farklı değil. 1 yıl boyunca olduğu gibi bırakılan binayı şimdilerde bir reklam afişi çevreliyor ancak, bu büyük afiş bile enkazı gizlemeye yetmiyor.

Patlamaların bir diğer merkezi İngiltere İstanbul Başkonsolosluğu’nda ise saldırıların izleri silinmişe benziyor. Yıl boyunca binanın tadilatı için İngiltere’den mühendis ve işçiler getirildi. ve geçtiğimiz ay Prens Charles’ın da katılımıyla başkonsolosluk binası hizmete açıldı.

Tiyatrocu Kerem Yılmazer de, terörün alıp götürdüğü 63kişiden biri. O da işine gitmek üzere çıktığı yolda, HSBC binası önünde, kırmızı ışıkta beklediği sırada can verdi. Hayat arkadaşı Göksel Kortay’sa “Bu ölüm yakışmadı ona” diyor.

Yorumlar kapatıldı.