İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Türkiye´nin uyum karnesi

GÜVEN ÖZALP

BRÜKSEL – Türkiye, Avrupa Komisyonu’nun 6 Ekim’de resmen açıklayacağı İlerleme Raporu’nda AB’ye uyumun sorgulandığı 29 teknik konuda sadece dış politika ve güvenlikte tam anlamıyla sınıfı geçmiş gözüküyor.

Rapor, ortak dış politika ve güvenlik alanında Türkiye’nin AB’nin yaklaşımlarına paralel tavır içinde olduğuna vurgu yaparken özellikle kendi bölgesinde istikrar ve güvenlik unsuru olmasına dikkati çekiyor. Bu çerçevede Türkiye’nin Balkanlar’dan Ortadoğu’ya kadar birçok inisiyatif üstlendiği kaydediliyor.

Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin seyrinden de olumlu bir şekilde bahseden rapor, Ermenistan sınırının halen kapalı olduğunu hatırlatsa da bu konuda olumlu sinyaller verildiğine işaret ediyor. Türkiye’nin komşularıyla ilişkilerini geliştirmesi ve derinleştirilmesinden duyulan memnuniyet dile getiriliyor. Raporda, Türkiye’nin Irak’ın istikrara kavuşturulması çabalarında önemli bir role sahip olduğunun altı çiziliyor.

Çok çalışmak gerek

Dış politika ve güvenlik alanındaki başarılı uyuma karşın müzakerelere başlanması halinde karşımıza çıkacak konulara ilişkin daha fazla çaba gerektiği de raporda gözler önüne seriliyor. Malların serbest dolaşımından balıkçılığa, istatistikten taşıma sektörüne kadar 29 konuya ilişkin olarak yapılan detaylı değerlendirme, Türkiye’nin AB’ye uyum konusunda henüz yolun başında olduğunu ortaya koyuyor. Ancak bu alanlardaki uyumun müzakereler sırasında tamamlanma zorunluluğu bulunuyor. Dolayısıyla siyasi kriterler gibi Komisyon’un müzakerelere ilişkin olarak yapacağı tavsiyede ya da AB liderlerinin aralıkta alacakları kararda bu unsurların etkisi olmayacak.

Hükümete övgü

Raporda, Türkiye’nin AB’ye yakınlaşmasında hükümetin özel rolüne de dikkati çekiyor. Türkiye’nin kasım 2002’de gerçekleştirilen seçimden beri iktidarda olan tek parti hükümeti sayesinde daha geniş çaplı bir istikrarın keyfini çıkardığı ve üstüste yaşanan iki krizin yarattığı sonuçların üst esinden geldiği vurgulanıyor. Siyasi ve ekonomik reformların yeni bir hız kazanmasında hükümetin Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirmedeki kararlılığının etkili olduğu belirtiliyor.

CHP’den reforma destek

2003’ün Aralık ayından bu yana AB’yle ilgili reform çalışmalarının her Bakanlar Kurulu toplantısının sürekli konuları olduğuna dikkat çeken raporda “Geçen yıl boyunca hükümet açık bir şekilde önceliği AB’yle müzakerelerin başlatılması için çalışmaya verdi” denildi. Muhalefetteki CHP’nin reformlar konusunda AKP’yle yakın çalıştığına dikkati çeken rapor, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in bu süreçte sekiz kez veto yetkisini kullandığını da not ediyor.

Yorumlar kapatıldı.