Ankara 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi bir ilke imza atarak nüfus cüzdanındaki “din” hanesinin boş bırakılmasına karar verdi. Karar, Türk baba ile Fransız annenin çocuklarıyla ilgili başvurusu nedeniyle alındı.
Din seçme özgürlüğü için ilk karar
Çocuğunun 18 yaşına gelince dinini özgürce seçmesi için nüfus cüzdanında din hanesinin boş bırakılmasını isteyen aile, açtığı davayı kazandı.
Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, Türkiye’de bir ilke imza attı. Mahkeme, çocukları 18 yaşına geldiğinde dinini özgürce seçmesini isteyen, o zamana kadar nüfus cüzdanındaki din hanesinin boş bırakılmasını talep eden aileyi haklı buldu. Karar Mustafa Tunç Erkin’in, 8 yaşındaki ve 8 aylık iki kızının nüfus cüzdanındaki din hanesinin boş bırakılmasını istemesine rağmen, Nüfus Dairesi’nde ‘İslam’ ibaresi yazılması üzerine, Ankara 3. Asliye Mahkemesi’ne açtığı dava sonucu verildi. 1996’da Fransız uyruklu Delphine County ile evlenen Erkin’in, 1997 ve 2004 yıllarında iki kızı oldu. Endonezya’da yaşayan Erkin, bu yıl Ocak ayında doğan ve Sevim İnes adını verdikleri kızının nüfus cüzdanı için Türkiye’nin Jakarta Büyükelçiliği’ne başvurdu. Erkin, kayıtlı bulundukları Samsun Nüfus Müdürlüğü’ne, nüfus bilgilerinin gönderilmesi talebiyle evrak doldururken, kızının kimliğindeki din hanesinin boş bırakılmasını istedi. Ancak Büyükelçilik yetkilileri buna itiraz edip, din hanesine ‘İslam’ ibaresini yazdı. Bunun üzerine Erkin çifti olayı mahkemeye götürmeye karar verdi. Avukatları Ömer Öneren tarafından hazırlanan dava dilekçesinde, dinleri farklı olan anne-babanın, çocuklarının din kavramını anlayacak yaşa geldiğinde, kendi dinini seçmesi için özgür bırakmaya karar verdiği belirtildi.
AİLE İÇİ DEMOKRASİ GEREĞİ
Dava dilekçesinde şöyle denildi: “Evlilik içindeki demokratik yapının göstergesi olarak çocuklara hem Türk, hem Fransız isim verilmiştir. Bu durum gösteriyor ki annenin ve babanın ulusal kimlikleri çocukların isimlerine demokratça yansımıştır. Böyle bir ailede baba ya da annenin dininin çocuklara verilmesi aile içi demokrasiye aykırıdır. Aile içi demokrasi açısından çocukların kimliklerinde din hanesinin boş kalması hayatın olağan akışına uygun olacaktır.”
NÜFUS DAİRESİ İŞGÜZARLIĞI
Davanın görüldüğü Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, Erkin ailesini haklı bularak, nüfus cüzdanındaki din hanesinin boş bırakılmasına karar verdi. 27 Eylül tarihinde alınan bu karar, bir ilke imza attı ve din seçme özgürlüğü mahkeme kararı ile teslim edildi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Saibe Oktay, kararı şöyle değerlendirdi: “Yeni Medeni Kanun’a göre çocuğun velayeti hakkında anne ve baba eşit haklara sahip. Ayrıca, çocuğun din eğitimini belirleme hakkı da anne ve babaya ait. Hatta bu o kadar kesindir ki; anne-babanın bu konudaki haklarını sınırlayacak her türlü sözleşme geçersizdir. Yani evlenmeden önce taraflardan biri, doğacak çocuğun Müslüman olmasını kabul ettiğine dair bir sözleşme yapmış olsa bile, kanun bu sözleşmeyi geçersiz kılar. Kanun, din eğitiminde anne ve babanın anlaşmasını şart koşar ve çocuğun ergin olduktan sonra dinini seçmekte özgür olduğunu belirtir. Bu çerçevede karar çok doğru. Nüfus Müdürlükleri’nde çocukların nüfus kağıdına otomatikman ‘İslam’ yazılmaması gerekir. Ama kimse itiraz etmediği için eski alışkanlıklara dayanarak otomatikman yazılıyor. İşgüzarlıktan kaynaklanıyor. Çünkü temel hak ve özgürlükler açısından siz çocuğunuza bir din seçemezsiniz.” Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Aziz Can Tuncay da şunları söyledi: “Medeni Kanun’a göre anne ve babanın çocuğun dini konusundaki anlaşması geçerlidir ve bu, hakimi de bağlar. Nüfus cüzdanında bir din yazsa bile anne-baba bunu iptal ettirebilir. Aslında kimliklerden din hanesinin de tamamen kaldırılması gerek. AB ülkelerinde bu uygulama yok. AB’ye girmeye hazırlanan Türkiye’de din hanesinin bulunması insan haklarına, Anayasa’nın eşitlik ilkesine ve laiklik ilkesine aykırı bir uygulama.”
Pervin KAPLAN /HABER MERKEZİ
Yorumlar kapatıldı.