Gectigimiz hafta yasallasan Turk Ceza Kanunu hakkinda medyaya yansiyan tek
tartisma “zina” konusunda olsa da, aslinda yeni Ceza Kanunu baska degisiklikleri
de beraberinde getirmekte. Ancak bazi kanunlar ise yepyeni degisiklikler getirse
de neredeyse hic tartisilmadan onaylandi. Bunlardan birisi ise bizi ozellikle
ilgilendiriyor: Temel millî
yararlara karşı hareket isimli 305.madde. TBMM’nin internet
sitesinden ulasilabilen maddenin metni soyle.
http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5237.html Temel millî yararlara karşı hareketMADDE (2) Fiilin (3) Suç (4) Temel
|
Kapsami genis tutulan bu madde ile Turkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karsi
islenmis bircok fiilin cezalandirilmasi ongoruluyor. Ancak bu kanunun neleri
ongorulerek olusturuldugunu anlamak icin ise Adalet Komisyonu’nun hazirladigi ve
6 Agustos 2004’te komisyondan cikan Turk Ceza Kanunu Tasarisi’na bakmak
gerekiyor.
Yine TBMM’nin internet sitesinden ulasilabilen tasarinin 359.maddesi (Komisyon’dan
meclise sevk edilirken 306.madde olarak tasarida yer aldi, kanunlasirken ise 305.madde
olarak kanunlasti, rakamlar karisiyor dikkat!) hakkinda raporda yer alan gerekce ise soyle:
http://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem22/yil01/ss664m.htm
Madde 359. – Madde, genel olarak temel millî yararları korumakta ve bunlara
Bu nedenle, “kanunsuz suç olmaz” ilkesini kabul etmiş bulunan Türk ceza hukuku
Suçun maddî unsuru bir para veya yarar veya vaat kabul etmektir. Ancak bu
Madde, failde özel kast aramaktadır: Maddî unsur, temel millî yararlara karşı
Yukarıda açıklandığı üzere madde, genel olarak, temel millî yararlara karşı
Bu nedenle birinci fıkrada “fiil daha ağır bir cürüm oluşturmuyorsa” ibaresine
Maddenin ikinci fıkrasında suçun savaş sırasında işlenmiş olması ağırlaştırıcı
İkinci fıkrada ise, basın ve yayın yoluyla propaganda yapmak üzere para veya
Maddenin üçüncü fıkrası, “temel millî yarar” kavramının belirlenmesinde isabet
Maddenin son fıkrası, temel millî yararlardan nelerin anlaşılması gerektiğini
Tasarının bu maddesi ise kavramı, son fıkrasındaki tanımın çerçevesinde |
Metindeki paragrafa yapilan vurgu benim. Dusunce ozgurlugune bu kadar vurgu
yapilirken, hem de ceza kanununa boyle bir maddenin girmesi insana “bu ne perhiz
bu ne lahana tursusu” dedirtiyor zorla. Herhalde Ermeni soykirimi tartismasi
tarihcilere boyle birakiliyor, tersinin soylenmesi yasaklanarak… Kibris’tan
cikabilecek Turkiye lehine cozumun ne oldugu kanunen belli olmadigindan, bu
muglaklik ile bu konuda fikrini beyan etmek isteyenlerin de kafasinin uzerine
Demokles’in kilici dikiliyor.
Benim aklim pek basmiyor siz soyleyin. Turkiye bu yeni kanun ile ozgur
dusunce yolunda ileri bir adim mi atmis oldu yoksa geri mi?
Yorumlar kapatıldı.