İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sevilay Yukselir:AZERİ VE ERMENİ KAVGASI BİTMEZ!-HaberTurk

Hatırlarsanız, bir zamanlar gazete ilanlarıyla 50 milyara satılmaya çalışılan
bir şehir vardı. Şu meşhur, “Hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa” diye Atatürk’e
ithaf edilen türkünün bestelendiği memleket var ya…İşte, geçtiğimiz hafta sonu,
Orhan Pamuk’un kitabını yazdığı, Türkiye’nin iklimi en soğuk, kaşar peynirinin
en lezzetli yapıldığı şehir olan Kars’daydık… 2.düzenlenen Kars Kent Kurultayı
ve Kafkas Kültürleri Festivali kapsamında Kars Belediyesi’nin davetlisi olarak
ilk kez gittiğim bu şehir ile ilgili izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum…

KAFKASYA’DA ORTAK GELECEK KAÇINILMAZDIR!

Hani çok uzak yerleri tarif etmek için,“Memleketin bir ucu, git git bitmez”
denir ya lafın gelişi…İşte Kars’a gitmek de öyle bir şey. “Git, git bitmiyor”…Sanırım,
Türkiye içerisinde hava yolu ile gidilen bu kadar uzak bir şehir daha yoktur!
THY’nin direkt seferi olmayan bu kente gitmek için Ankara’da aktarma yapmak
zorundasınız. Sabah 08.30’da havalanıyorsunuz, Kars’a ayak bakmanız yarım saat
rötarla öğlen 12.00…Sanki ülke dışı yolculuk yapıyormuşsunuz gibi…Tabi bu
iyi hali, bir de kara yolu ile giden gelenleri düşünün.

Her neyse, uçaktan iner inmez kurultayın başlatılacağı Kafkas Üniversite’sine
doğru yola koyuluyoruz. Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe’nin de bulunduğu salon
hınca hınç dolu. Gerek Türkiye içinden, gerekse Türkiye dışından gelen yüzlerce
insan Kars’ın ve Kafkasya’nın geleceğini tartışmak için Kars’a akın etmiş adeta.
Mevzu sadece Kars değil elbette. Aslında amaç, uzun yıllardan beri ihtilaflı bir
bölge olma özelliğini koruyan Kafkasya Bölgesi’ni tartışmaya açmak. Bu nedenle ,
ekonomi, kültür ve turizm gibi alanları içeren geniş bir gündeme sahip olan
programa konuşmacı olarak çok değişik kesimleri temsil eden önemli isimler katkı
sundu. İhracatçılar Meclisi Başkanı Oğuz Satıcı, Türkiye Seyahat Acentaları
Birliği Başkanı Başaran Ulusoy, Toplu Konut İdaresi Başkanı Erdoğan Bayraktar,
Çekül Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen ve Birleşmiş Milletler Temsilcileri
‘nin ortak görüşü Kafkasya’da ki ihtilafların barışçıl yollarla bir an evvel
sona erdirilmesiydi. Organizasyonun baş mimarı Kars Belediye Başkanı Naif
Alibeyoğlu’da açılış konuşmasında aynı şeyleri vurguladı. Yıllardan beri süre
gelen ihtilafların bir an evvel sona erdirilmesinin Kars’ın ekonomik yapısına
çok olumlu etkilerinin olacağının mesajını verirken, işsizliğin had safhada
olduğu bu kentin geçmişte olduğu gibi yeniden en mutlu ve en zengin olabilmesi
tek koşulunun Kafkasya’da ki birlik ve beraberlik olduğunun altını çizdi.

ANİ’DE BEETHOVEN, KALE’DE AŞIK MAHSUNİ…

Konferans açılışı devam ederken bazı basın mensupları alel acele yola
koyulduk. Çünkü, kente yaklaşık 45 km. uzaklıktaki Ani Harabeleri’nde çok önemli
bir konser vardı. Borusan Holding’in Türkiye sanatına armağan ettiği Şef Gürer
Aykal yönetimindeki Borusan Filarmoni Orkestrası bir ilki gerçekleştirecek ve
yüzyıldan fazladır Türkler ve Ermeniler arasında sorun olan Ani Harabeleri’nde
bir müzik ziyafeti çekecekti. Konserin olduğu alandan çok değil 100 metre ötede
bulunan Ermenistan topraklarında çınladı Beethoven ve Mozart besteleri. 1.’si
2000 yılında yapılan kurultaya davetli oldukları için gelen ama izinleri
olmadıkları gerekçesi ile kovulan Ermenistan temsilcileri ise bu kez kendileri
için kutsal sayılan Ani’de bu müzik ziyafetini gönüllerince izlemenin
mutluluğunu yaşadılar gözleri yaşlı… 7’den, 70’e birçok köylünün de izlediği
Borusan Filarmoni Orkestrası’nın Şefi Gürer Aykal, bir dahaki yıl yeniden
geleceklerine dair söz verdi kendisini izleyenlere…Akşam ise bir başka müzik
ziyafeti vardı kentte. Tarihi Kars Kalesi’nde, Kardeş Türkülerin enfes konseri
kenti ayağa kaldırdı. Türkçe’den, Ermenice’ye, Kürtçe’den, Rumca’ya kadar birçok
dilden söylenen türküler ile coştu Kars. Festivale katılan Türk, Ermeni, Çerkez,
Kürt, Rus, Amerikalı ve Norveçli konuklar birlikte izledi Kardeş Türküler
konserini, halaylar çekildi Kars Kalesinin bedenlerinde…

AZERİ VE ERMENİ KAVGASI BİTMEZ!

Programın 2. Günü konferansları izlemeye koyulduk. “BÖLGE EKONOMİSİNİN
GELİŞMESİNDEKİ ÖNCELİKLER” başlıklı oturumda konuşan Türk Ermeni İş Geliştirme
Konseyi Başkanı Kaan Soyak’ın, Kars ve Ermenistan arasındaki sınır kapısının bir
an evvel açılması gerektiğini söylemesi Azerbeycan Kars Konsolosu Zeynelov’u çok
kızdırdı. Hararetli bir konuşma yapan Zeynolov’un bu çıkışına destek daha sonra
Erivan Devlet Üniversitesi’nde Türkoloji Bölüm Başkanı olan Aleksander
Safaryan’ın konuşması üzerine bir başka Azeri’den geldi. Safaryan’ın, “Ani biz
Ermeniler için çok kutsaldır. Eğer arada ihtilaf kalmaz ise bu harabeleri yılda
en az bir milyon Ermeni ziyaret eder” sözleri Bakü Konservatuvarı’nda Rektör
Yardımcısı olan Gülnaz Olamov’u çok kızdırdı. Akademisyen Olamov “Bunların tek
amacı Ani’yi ele geçirmek. Karabağ’ı da böyle ele geçirdiler. ‘Yılda bir milyon
turist gelir’ diyerek Türkiye’nin gözünü boyuyorlar. Amaç belli. ‘Kapı açılsın’
diyorlar. Kapının açılmasını istiyor iseler, o zaman Karabağ işgalinden
vazgeçsinler” diyerek barıştan yana bir tavrı olmadığını açık ve seçik ortaya
koydu. Eh, Azerbeycan tarafında böyle ortak bir tavır görünce de insan ister
istemez şu düşünceye kapılıyor: “Azerbeycan ve Ermenistan arasındaki bu kavga
bitmez!”

Ve tabi ki kaygılanıyorsunuz. Niye mi? Çünkü, “Onlarca sivil toplum kuruluşun
bir araya gelerek başlattığı bu iyi niyetli barış adımları, yani Kars’ta yapılan
kurultay, festival filan boşu boşuna bir uğraş mı?” diye aklınıza bir soru
takılıyor! Umuyorum ki ben yanılıyorumdur…Çünkü Kafkasya’nın geleceği
halkların kardeşliği ile çözülebilir. Bence, Azeriler ve Ermeniler, yıllardan
beri süre gelen kavgayı muhakkak bir kenara bırakıp, mutlak barış yollarını
aramalıdırlar…Şimdilik size hoşçakalın diyorum. Kars ile ilgili izlenimlerimi
sizlerle paylaşmaya devam etmek istiyorum ancak bir dahaki makaleye…

Yorumlar kapatıldı.