Dr. Hasan Oktay
lraper İstanbul Ermeni Patrikliğinin resmi bülteni olarak faaliyet göstermektedir.
Lraper’de 4.6.2004 tarihinde Patrik efendinin HALKIMDAN İSTEK VE DİLEĞİMDİR şeklinde bir tebliğ yayınlandı. Ermeni Patrikliğinin İstanbul Ermenileri ile ilgili yaptığı güzel çalışmalar Ermeni cemaatini kilise etrafında kenetlenmeye doğru sevk etmişti. Bu durumu görenler Ermeniler üzerindeki hesaplarının tutmayacağını anlamaya başlayınca panikleyerek Patrik Efendinin şahsına karşı saldırılara geçtiğini biliyorduk.
Bu saldırılara zaman zaman kendisini “ulusal basın” olarak ta tanıtan bazı medya kuruluşlarının da sırf cahilliklerinden katkıda bulunmaktadırlar. Türkiye’nin hayati bir sorunu karşısında hiçbir baskı görmeden sırf vatandaşlık bilinci ve ülke sevdasından dolayı Patrikhane tarafından bir açıklama yapıldığı zaman gazetelerin attığı haber başlığı “Papaz Hak İstedi” şeklinde olmaktadır. Oysa Patriklik kendisini ifade etmekten başka istediği bir şey yoktur. Bu kadar basit bir talep karşısında böyle hezeyanlarla Ermeni Cemaatini hor görmek milliyetçilik değil bilakis banallık, ilkellik, tarihi bilmemezlik ve pespayeliktir.
29-30 Mayıs 2004 Tarihinde Ankara Ticaret Odası, ASAM ve Ermeni Araştırmaları Enstitüsü tarafından ATO salonlarında düzenlenen Ermeni Araştırmaları II. Uluslar arası kongresine İstanbul Ermenileri Patriği rahatsızlığı yüzünden katılamayarak temsilen Patrik vekili Kirkor DAMATYAN’ı göndermişti. İlk defa Ermeniler ile ilgili bu kadar geniş bir toplantı yapılmakta ve bu milli kongreye Patriklik en üst düzeyde katılmış ve mesaj göndermiştir. Şimdiye kadar hiçbir Ermeni görmeden Ermeni uzmanlığı yapıldığı Türkiye’mizde bir ilk gerçekleştirilmiş ve Kongreye Damatyan’ın dışında İstanbul Ermenilerinden Levon Panos Dabağyan’da katılmıştır. Bu güzel gelişmeler Türkiye Ermenileri üzerinde hesapları olanları telaşlandırmaya başladı. İstanbul Ermenileri dünya Ermenileri içerisinde Ermeni kültür ve edebiyatını, dini hayatını en iyi bilen ve yaşayanların başında gelmektedir. Durum böyle olunca İstanbul Ermenilerinden en çok diyaspora ve Ermenistan Ermenilerinin çekinmesi gerekirken Türkiye’de bazı bürokrat, devlet görevlisi ve her şeyden önemlisi milletini sevdiğini her fırsatta dile getiren bazı millici çevrelerin telaşa kapılmalarının tek kaynağı vardır o da bilgisizliktir. İstanbul Ermenilerini tanımak onların ne hissedip neleri arzu ettiğini bilmek yukarıda saydığım mercilerin bilmesi gereken önemli bir durumdur. Hiç kimse hayali düşman yaratıp onun korkusuyla paranoyak bir psikolojiye kapılma hakkını kendisinde görmesin. Zaten “soykırım” histerisine kapılan bazı diyaspora kuruluşları Ermenileri sonu belli olmayan bir yere sürüklemektedirler.
Emperyalizme karşı dün savaşım verdiğini iddia eden bazı aydınımız bu gün emperyalizmin oluşturduğu “Ermeni sorunu” olgusunu sırf devletten öc almak için savunma psikolojisine kapılmışlardır. Bu çelişki aydınımızı psikolojik olarak yıpratırken olan yine Ermeni cemaatine olacaktır. Cemaat kilise etrafında kenetlenip kendileri üzerinden basit menfaat ve çıkarlarını organize etmek isteyenlere alet olmayacaktır ve İstanbul Ermenileri artık hak ettikleri yaşam standartlarını kendi kadîm kültür ve dini hayat çerçevesinde elde edeceklerdir. Onun için Patrik Hazretlerinin çağrısına kulak verelim
Yorumlar kapatıldı.