İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

internethaber: Ermeniler yine sahnede !

Mehmet Nezir

Ermenistan’da yayınlanan 21 Ocak 2004 tarihli Azg gazetesinin haberine göre,California Üniversitesi’nin, tarihi Ermenistan’ın kent ve kasabaları olduğu iddia edilen bölgelere yönelik “14. Uluslararası Bilimsel Toplantısı” 2004 yılı Mayıs ayında gerçekleştirilecek.

Gazete haberinde, bu toplantıda Ermeni topluluklarının da yaşadığı iddia edilen Tebriz, Tahran, Maku, Salmast, Karadağ’ın tarihi, başlangıcından günümüze kadar ele alınıp, mevcut gelişmeler de değerlendirilecek

****

Sevgili okurlar, bu, Ermeniler’in, İran coğrafyasının önemli bir bölümünü “Büyük Ermenistan” sınırları içerisine göstermeleri bakımından ilk etkinlik değil.

Ermeniler tarafından Ermenistan, ABD, İran ve bazı Avrupa devletlerinde yayınlanan bir çok eserde, “Büyük Ermenistan”ın sınırları ortaya konurken, Azerbaycan’ın, Türkiye’nin, Gürcistan’ın, hatta Rusya ve İran’ın topraklarının önemli bir kısmı bu hayali devletin sınırları içerisinde gösterilmektedir.

2000 yılında “Gorbaçov Fonu” tarafından Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından işgali sorununa ilişkin yayınlanmış değerlendirmede, “Doğu Ermenistan’ın İran; Batı Ermenistan’ın ise Türk işgali altında bulunduğu” defalerca tekrar edilen bir Ermeni görüşüdür. .

İşin ilginç tarafı, Ermeniler tarafından aynı yıl içerisinde Tahran’daki Zamin Yayınevi tarafından yayınlanan “Ermeni Tarihi” isimli kitapta da İran’a yönelik toprak iddialarına yer verilmiştir.

Azerbaycan topraklarının yaklaşık % 20’sini işgal altında tutmaya devam eden Ermeniler, bir diğer taraftan da Gürcistan’da da yeni bir fiili durum yaratma çabası içerisindedirler.

Nitekim, Ermeni Arminfo Ajansı’nın 9 Ocak 2004 tarihli haberine göre; Gürcistan’ın Cevahetya Bölgesi’ndeki Ermeniler’in, Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili’ye müracaat ederek, bölgelerine özerklik statüsü verilmesini talep etmişlerdir.

Ermeniler’in bu coğrafyaya yönelik faaliyetleri 1980’lerin ikinci yarısından itibaren fiili olarak aktif bir şekilde sürmekte, bölgede Gürcistan’ın resmi olarak hakimiyetinin söz konusu olmadığını ifade etmekte hiç bir beis görmemektedirler.

Ermeniler’in Türkiye’ye yönelik toprak talepleri de Bağımsızlık Bildirgesi gibi resmi belgelere yansımıştır.

Günümüzde, çok sayıdaki Ermeni örgütünün konuya ilişkin çalışmaları devam etmektedir. Bu faaliyetlerin yanı sıra -direkt sınırı bulunmamasına rağmen- Ermenistan’ın Karadeniz’e çıkmak üzere, Rusya’nın Krasnadar Bölgesi’ne yönelik çalışmalar içerisinde olduğu da bilinmektedir.

Görüldüğü üzere, Ermenistan’ın yayılmacılık politikası çeşitli araçlarla sürmektedir.

***

Bir önceki yazımda da belirtmiştim, Allah’tan şu andaki Hükümet var iş başında.

Bütün bu gelişmelerin farkında olan, bu gelişmeleri karşılayacak her türlü dezenformasyon ve istihbari çalışmaları koordine eden bir hükümet bu.

Yoksa halimiz nice olurdu sevgili okurlar?

Yorumlar kapatıldı.