Zeynel LÜLE / BRÜKSEL
Vatikan, sonunda kiliseyi Avrupa Anayasası’na sokmayı başardı. Haftasonu Brüksel’de yapılacak AB zirvesinde son halini alacak taslak anayasada ‘‘Hıristiyanlık’’ lafı geçmiyor, ancak 51’inci maddede AB’nin kiliselerle açık, şeffaf ve düzenli diyaloğu sürdürüleceği vurgulanıyor.
AB ülkelerinin hafta sonu gerçekleştireceği zirve toplantısında son noktayı koymayı planladıkları AB Anayasası’nda, kiliselerle diyaloğun önemine değiniliyor ve bu vurgulamanın, Vatikan’ın büyük ölçüde memnun ettiği belirtiliyor. Buna rağmen Vatikan’ın Anayasa’da, ‘‘Hıristiyanlığa’’ atıfta bulunulması için ısrarlarını sürdürdüğü ve bu konuda AB içinde ‘‘hatırı sayılır’’ taraftar bulduğu da belirtiliyor.
Henüz kesinleşmemiş olan ancak bu hafta sonu AB liderlerinin bir araya gelerek kesinleştirmesi beklenen AB anayasa taslağının 51’inci maddesi, ‘‘Kiliselerin ve mezhepler üstü örgütlerin statüsü’’ne ayrıldı. Bu maddede AB ülkelerinin kiliseler, dini dernekler ve veya toplulukların ulusal yasa çerçevesindeki statülerine saygı gösterileceği ve haklarının ihlal edilmeyeceği vurgulanıyor.
AB’nin felsefi ve mezhepler üstü örgütlerin statülerine karşı da eşit ölçüde saygılı olduğu vurgulanan maddede ayrıca, ‘‘Bu kiliselerin ve örgütlerin kimliklerinin ve özel katkılarının farkında olan AB, bunlarla açık, şeffaf ve düzenli diyaloğunu sürdürür’’ ifadesine yer veriyor.
51’İNCİ MADDE
AB ülkelerinin hiç birinin ulusal anayasasında kiliselerle ilgili bu kadar ‘‘net ifadenin’’ yer almadığı, bu nedenle Vatikan’ın durumdan memnun olduğu bildirildi. Laik kesimler ise, ‘‘kiliseyle diyalog’’ vurgulamasının, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ilkesine ters düştüğünü belirtiyorlar.
Türkiye ise AB Anayasası’nın hazırlığının yapıldığı ‘‘AB Konvansiyonu’’ ve ‘‘Hükümetler arası konferans’’ toplantılarında 51’inci maddeden duyduğu rahatsızlığı dile getirmiş ve bizzat AB Nezdindeki Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Oğuz Demiralp yaptığı konuşmalarda bu konudaki eleştirisini dile getirmişti.
Taslak değişmesin
Fransa Cumhurbaşkanı Chirac ve Almanya Başbakanı Schröder, dün Paris’teki buluşmalarında son sözü söyledi: ‘‘Anayasa taslağı, değişikliğe uğramadan, bu şekliyle kabul edilmelidir.’’
Zirvede üç sancılı konu
AB Genel İşler Konseyi çerçevesinde Brüksel’de buluşan üye ülkelerin dışişleri bakanları, 12-13 Aralık tarihlerindeki AB zirvesinin son hazırlıklarını yaparken, anayasa tartışmalarının en hassas bölümlerini ele almadan çözümü zor sorunları devlet ve hükümet başkanlarının gündemine aktardı. Toplantıda en fazla tartışma yaratacak üç konu bulunuyor. Bunlar, AB Komisyonu üye sayısının belirlenmesi, kararların ülkelerin oy oranlarına göre alınması, Anayasa’da din ve Tanrı’ya atıfta bulunulması olarak sıralanıyor. AB Dönem Başkanı İtalya, söz verdiği gibi Anayasa tartışmalarını yıl sonunda görevi İrlanda’ya devretmeden önce tamamlamak istiyor. AB’nin, 1 Mayıs 2004’te 10 yeni ülkenin katılımıyla genişleyecek olması nedeniyle kurumsal reformların yapılması ve onaylanması gerekiyor.
Yorumlar kapatıldı.