İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ntv: 7’nci Uyum’a Meclis’ten onay

30 Temmuz 2003— Tasarı, düşünce ve ifade özgürlüğünün kapsamının genişletilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) değişiklik öngörüyor.

7’NCİ UYUM PAKETİ

Buna göre, TCK’nın 159. maddesinin birinci fıkrasında, devletin ve devlet görevlilerin manevi şahsiyetlerine “tahrir ve tezyif” suçlarına verilecek cezanın alt sınırı bir yıldan 6 aya indiriliyor.

Aynı maddeye eklenen fıkra ile “Tahkir, tezyif ve sövme kastı bulunmaksızın, sadece eleştirmek maksadıyla yapılan düşünce açıklamalarının cezayı gerektirmeyeceği” hükme bağlanıyor.

TCK’nın “terör örgütüne yardım ve yataklık” yapanlara verilecek cezayı düzenleyen 169. maddesinde de değişiklik yapılıyor. Maddedeki “…eder veya her ne suretle olursa olsun hareketlerini teshil (kolaylaştırma)” ibaresi madde metninden çıkarılıyor.

YAYIN İMHASINA SON

TCK’nın “genel ahlaka aykırı yayınlarla” ilgili hükmü olan 426. maddesine de “Bilim ve sanat eserleri ile edebi değere sahip olan eserler bu madde kapsamı dışındadır” fıkrası ekleniyor.

Tasarıyla halkın ar ve haya duygularını inciten veya cinsi arzuları tahrik ve istismar eder nitelikte genel ahlaka aykırı yayınların imhası konusunda düzenleme yapılıyor. TCK’nın 427. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan söz konusu yayınlara ilişkin “ve imha” ibaresi madde metninden çıkarıldı. Buna göre, söz konusu yayınlar imha edilmeyecek ve suça konu eşyanın sadece müsaderesine karar verilebilecek.

İŞKENCE DAVALARI ADLİ TATİLDE DE GÖRÜLECEK

Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’na (CMUK) eklenen maddeyle “işkence” suçunun soruşturulması öncelikli işlerden sayılıyor. Buna göre, Türk Ceza Kanunu’nun “işkence” suçunu düzenleyen 243. ve 245. maddelerinde yazılı suçları işleyenler hakkında soruşturma ve kovuşturmalar acele işlerden sayılacak, öncelik ve ivedilikle ele alınacak. Bu suçlarla ilgili davalarda duruşmalara zorunluluk olmadıkça otuz günden fazla ara verilmeyecek, adli tatilde de bakılacak.

BARIŞ ZAMANINDAKİ SUÇLAR

Tasarıyla Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nun 11. maddesine, “Askeri Ceza Kanunu’nun 58. maddesinde yazılı suçların, barış zamanında asker olmayan kişiler tarafından işlenmesi halinde, bu suçlara ilişkin davalar askeri mahkemelerde görülmez” hükmü ekleniyor.

Buna göre, asker olmayan kişiler barış zamanında, “askerleri kanunlara karşı itaatsizliğe teşvik etme” ve “halkı askerlikten soğutma” suçlarını işlemesi durumunda sivil mahkemelerde yargılanacak.

TBMM’NİN BÜTÇE DENETİMİ GÜÇLENİYOR

Sayıştay Kanunu’na eklenen maddeyle TBMM’nin bütçeyi denetleme yetkisi güçlendiriliyor. TBMM araştırma, soruşturma ve ihtisas komisyonlarının kararına istinaden TBMM Başkanlığı’nın talebi üzerine Sayıştay; talep edilen konuyla sınırlı olmak kaydıyla denetimine tabi olup olmadığına bakmaksızın özelleştirme, teşvik, borç ve kredi uygulamaları dahil olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarının hesap ve işlemleri ile aynı usule bağlı olarak, kamu kaynak ve imkanlarından yararlanan her türlü kurum, kuruluş, fon, işletme, şirket, kooperatif, birlik, vakıf ve dernekler ile benzeri teşekküllerin hesap ve işlemlerini denetleyebilecek. Denetim sonuçları, ilgili komisyonlarda değerlendirilmek üzere TBMM Başkanlığı’na sunulacak.

Silahlı Kuvvetler’in elindeki devlet mallarının denetlenmesi, milli savunma hizmetlerinin gerektirdiği gizlilik esaslarına uygun olarak yapılacak. Bu denetimin yapılmasına ilişkin esas ve usuller, Genelkurmay Başkanlığı’nın ve Sayıştay’ın görüşü alınmak suretiyle Milli Savunma Bakanlığı’nca hazırlanarak Bakanlar Kurulu’nca kabul edilen “Gizli” gizlilik dereceli bir yönetmelikle düzenlenecek. Sayıştay Birinci Başkanı, Sayıştay Kanunu gereğince yapılacak denetimler sırasında gerekli görmesi alinde, meslek mensupları ile birlikte Sayıştay dışında uzman çalıştırmaya yetkili olacak.

TBMM’den gelen denetim taleplerine Sayıştay öncelik verecek. Bu taleplerin, Sayıştayca ne şekilde karşılanacağına ilişkin esas ve usuller ile Sayıştay dışında Birinci Başkanca uzman görevlendirme esas ve usulleri Sayıştayca düzenlenecek yönetmeliklerle tespit edilecek. Cumhurbaşkanlığı bu madde kapsamı dışında tutuluyor.

ÇOCUK MAHKEMELERİNDE YAŞ SINIRI

Tasarıyla Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 6. maddesinin birinci fıkrasında değişiklik yapıldı.

Buna göre, “15 yaşını bitirmeyen küçükler tarafından işlenen ve genel mahkemelerin görevine giren suçlarla ilgili davalara çocuk mahkemelerinde bakılır” fıkrasında yer alan “15” ibaresi “18” şeklinde değiştiriliyor.

DERNEKLER KANUNU

Dernekler Kanunu’nun birinci maddesinde yapılan değişiklikle daha önce “en az 7 gerçek kişinin” biraraya gelerek dernek kurabileceğine ilişkin ibare, “gerçek veya tüzel en az yedi kişinin” dernek kurabileceği şeklinde değiştiriliyor. Dernekler Kanunu’nda yapılacak bir başka değişikle dernek kurma hakkıyla ilgili yeni düzenleme yapılıyor. Buna göre, halen “medeni hakları kullanma ehliyetini sahip” ifadesi “fiil ehliyetine sahip” şeklinde değiştirilerek, gerçek ve tüzel kişilerin dernek kurabileceği hükmü doğrultusunda yeniden düzenleniyor.

Ancak, TSK ile genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları ve özel kanunlarında dernek kuramayacakları belirtilen memur statüsündeki kamu hizmeti görevlileri dernek kuramayacak.

SÜRE SINIRI

TCK’nın devletin şahsiyetini karşı cürüm işleyenler, basit ve nitelikli zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, yağma, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas, kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, terör eylemlerine katılma ve bu eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle mahkum olanlar ile para ve değerli kağıtlarda sahtekarlık suçunu işleyenler ise 2 yıl süre ile dernek kuramayacak. Mevcut düzenleme, bu suçlardan hüküm giyenlerin de sürekli olarak dernek kuramayacaklarını hükme bağlıyor.

KURUCULARIN DURUMU

Tasarı, kurulması yasaklanmış dernekleri kuranlar ve yönetenler ile dernekler için yasaklanmış faaliyetlerde bulunmaları sebebiyle mahkemece kapatılmasına karar verilen derneklerin yöneticilerinin kapatma kararının kesinleştiği tarihten itibaren dernek kuramama yasağını 5 yıldan 1 yıla indiriyor.

Aynı maddede yer alan, “bir siyasi partiden çıkarılan veya fiilleriyle siyasi partilerin kapatılmasına neden olan üyelere yönelik dernek kuramama yasağı” ise madde metninden çıkarılıyor.

Tasarıyla getirilen yeni düzenleme, istisnalar dışında belli bir kurum veya kuruluşta çalışan kamu hizmeti görevlilerinin de derneklere üye olabileceği hükmünü getiriliyor. Mevcut düzenleme bu tür kişilerin ancak mesleki nitelikle derneklere üye olabileceklerini öngörüyor.

Tasarı, derneklere şube açma konusunda getirilen sınırlamaları da ortadan kaldırıyor. Mevcut düzenleme, kamuya yararlı dernekler hariç diğer derneklerin il, merkez ilçe, ilçe ve köylerde birden fazla şube açamayacaklarını öngörüyor. Yüksek öğretim öğrencileri, “sanat, kültür, bilimsel” amaçlı dernek de kurabilecekler.

TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞLERİ YASASI

Tasarı, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’nda da değişiklik öngörüyor. Buna göre, toplantı ve gösteriler lüzum görülmesi halinde 30 gün yerine ancak 10 gün ertelenebilecek.

Cumhuriyet’in nitelikleri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün ve genel ahlakın, genel sağlığın korunması amacıyla da bir toplantı 2 ay yerine ancak 1 ayı aşmamak üzere ertelenebilecek.

Tasarıda 2923 sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun’un 2. maddesinin (a) ve (c) bentlerinde değişiklikler öngörülüyor. Değişiklik şöyle:

“a) Eğitim ve öğretim kurumlarında, Türk vatandaşlarına Türkçe’den başka hiçbir dil, ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez. Ancak, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin öğrenilmesi için, 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere özel kurslar açılabilir; bu kurslarda ve diğer dil kurslarında aynı maksatla dersler oluşturulabilir. Bu kurslar ve derslerde, Cumhuriyetin Anayasada belirtilen temel niteliklerine, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı öğretim yapılamaz. Bu kursların ve derslerin açılmasına ve denetimine ilişkin esas ve usuller, Milli Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

c) Türkiye’de eğitimi ve öğretimi yapılacak yabancı diller, Bakanlar Kurulu kararıyla tespit edilir.”

MGK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK

Tasarı, MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanunu’nun çeşitli maddelerinde de değişiklik yapıyor. Yasanın 4. maddesinde yapılan değişiklikle MGK’nın görevleri yeniden tanımlanıyor.

Buna göre, MGK, milli güvenlik ve devletin milli güvenlik siyasetine ilişkin tanımlar çerçevesinde devletin milli güvenlik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulanması ile ilgili konularda tavsiye kararları alacak ve gerekli koordinasyonun sağlanması için görüş tespit edecek. Bu tavsiye kararlarını ve görüşlerini Bakanlar Kurulu’na bildirecek ve kanunlarla verilen görevleri yerine getirecek. Bir başka değişikliğe göre, MGK ayda 1 kez yerine 2 ayda bir toplanacak. MGK, gerektiğinde Başbakan’ın teklifi üzerine veya doğrudan Cumhurbaşkanı’nın çağrısı ile de toplanabilecek. Mevcut düzenlemede Kurul, Cumhurbaşkanı’nın gerekli gördüğü ve Başbakan veya Genelkurmay Başkanı’nın önerilerini uygun bulduğu hallerde olağanüstü de toplanabiliyor.

MGK GENEL SEKRETERİ’NİN GÖREVLERİ

Tasarı, MGK Genel Sekreterliği’nin görev ve yetkilerini tek maddede topluyor. Mevcut yasadaki yetkileri düzenleyen 14. madde yürürlükten kaldırılıyor.

Mevcut düzenlemede 10 fıkrada ayrıntılı olarak düzenlenen MGK Genel Sekreterliği’nin görev ve yetkileri, tasarıda,

“a) Milli Güvenlik Kurulunun sekreterlik hizmetlerini yürütür,

b) Milli Güvenlik Kurulunca ve kanunlarla verilen görevleri yerine getirir” şeklinde iki fıkraya indiriliyor.

MGK GENEL SEKRETERİ’NİN ATANMASI

Tasarıya göre, MGK Genel Sekreteri, Başbakan’ın teklifi ve Cumhurbaşkanı’nın onayı ile atanacak. Söz konusu atamanın, TSK mensupları arasından yapılmasının öngörülmesi halinde Genelkurmay Başkanı’nın olumlu görüşü alınacak. Mevcut hükme göre, MGK Genel Sekreteri Orgeneral-Oramiral rütbesindeki silahlı kuvvetler mensupları arasından Genelkurmay Başkanı’nın inhası, Başbakan’ın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu’nun kararıyla atanıyor.

MGK Yasası’nda yapılacak değişikliğin ardından uygulamaya ilişkin yönetmeliğin 3 ay içinde çıkartılması öngörülüyor.

VAKIFLAR

Tasarıyla, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK’nın ek 3. maddesi değiştiriliyor. Buna göre, Türkiye’de kurulan vakıflar, amaçları doğrultusunda uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hallerde, Dışişleri Bakanlığı’nın görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığı’nın izniyle yurt dışında kurulmuş vakıf veya kuruluşlara üye olabilecek. Türkiye’de kurulan vakıfların, vakıf senedinde belirtilen amaçlarını gerçekleştirmek üzere uluslararası faaliyette bulunması ve yurt dışında şube açması ile yurt dışındaki benzer amaçlı vakıf veya kuruluşlarla işbirliği yapması, Dışişleri Bakanlığı’nın görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığı’nın iznine bağlı olacak.

Yabancı ülkelerde kurulmuş vakıflar, uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hallerde, karşılıklı olmak koşulu ile Dışişleri Bakanlığı’nın görüşü alınarak, İçişleri Bakanlığı’nın izniyle Türkiye’de faaliyette bulunabilecek, şube açabilecekler, üst kuruluşlar kurabilecekler, kurulmuş üst kuruluşlara katılabilecekler veya kurulmuş vakıflarla işbirliği yapabilecekler. Bu vakıflar, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıflar hakkında uygulanan mevzuata tabi olacak.

ŞİDDETE TEŞVİK

Tasarıyla Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesinin ikinci fıkrasını değiştiriliyor. Terör örgütü mensuplarına yardım edenlere veya şiddet veya diğer terör yöntemlerine başvurmayı teşvik edecek şekilde propaganda yapanlara fiilleri başka bir suç oluştursa bile ayrıca bir yıldan beş yıla kadar hapis ve 500 milyon liradan 1 milyar liraya kadar ağır para cezası verilecek. Eski hükümde “şiddete” teşvik unsuru bulunmuyordu.

DERNEK ÜYELİĞİNDEN AYRILMA

Tasarıyla, tüzel kişilerin dernek kurabilmelerini ilişkin Dernekler Kanunu’nda yapılan değişiklik, Medeni Kanunu’nun ilgili hükümlerine de yansıtılıyor.

Tasarıya göre, Türk Medeni Kanunu’ndaki dernekten çıkmak isteyen üyenin 6 ay önceden yazılı olarak bildirmek kaydıyla üyelikten çıkma hakkına ilişkin hüküm kaldırılıyor. Buna göre, dernek üyeliğinden ayrılmak isteyen 6 ay önceden haber vermesine gerek olmayacak.

KALDIRILAN HÜKÜMLER

Tasarıyla MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanunu’nda yapılan değişikliklere paralel olarak sözkonusu yasanın 9, 14 ve 19. maddeleri de yürürlükten kaldırılıyor.

Bu yasanın 9. maddesi, MGK kararlarıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararlarının, MGK Genel Sekreterliği’nce dağıtımı ve takibini düzenliyor. Sözkonusu hükümle “bu kararların dağıtımı ve takibinin ilgili birimce yapılması” amaçlanıyor.

Aynı yasanın 14. maddesi, MGK Genel Sekreterliği’nin görev ve yetkilerine ilişkin 13. maddesinde yapılan değişikliğe uygun olarak yürürlükten kaldırılıyor.

Bu yasanın yürürlükten kaldırılan ve “bilgi ve belgeler “üst başlığıyla düzenlenen 19. maddesi ise şöyle:

“Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişileri MGK Genel Sekreterliği’ne gerekli olan açık ve her derecede gizli bilgi ve belgeleri sürekli veya istenildiğinde vermek zorundadırlar.”

Yorumlar kapatıldı.