İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ntv: AP, Türkiye raporunu kabul etti

5 Haziran 2003— 216 lehte, 75 aleyhte ve 38 çekimser oyla kabul edilen rapora, oylama sırasında sunulan bir değişiklik önergesiyle “Türk hükümeti reformlara kararlılıkla devam ettiği takdirde üyelik müzakereleri için gerekli şartlar olaşacaktır” ifadesi eklendi. Alınan kararda özellikle ordu siyaset ilişkileri ve Türkiye’nin devlet yapılanması ele alınıyor. Silahlı Kuvvetler’in tamamen sivil denetim altına alınması isteniyor. Uzun vadede Milli Güvenlik Kurulu’nun lağvedilmesi tavsiye ediliyor.

Hıristiyan Demokrat parlamenter Arie Oostlander tarafından hazırlanan raporda, Avrupa Birliği siyasi değerlerinin Musevi ve Hıristiyan kültürleri üzerine kurulu olduğu, ancak nufüsünün çoğunluğu Müslüman olan bir ülkenin de bu değerleri benimseyebileceği ve Avrupa Birliği üyesi olabileceği görüşü belirtiliyor.

ORDU-SİYASET İLİŞKİSİ ÖN PLANDA

Avrupa Parlamentosu, diğer aday ülkeler için olduğu gibi her yıl Türkiye için de bu tür raporlar hazırlıyor. Yalnız bu yılki raporda ordu, siyaset ilişkileri ve din özgürlüğü konularının ön plana çıkmış olması dikkat çekiyor. Türkiye’de ordunun devlet ve toplum üzerinde önemli bir konuma sahip olduğu görüşünün savunulduğu raporda, ordunun bu konumunun Türkiye’nin demokratik ve çoğulcu sistemi geliştirmesine engel oluşturduğu öne sürülüyor.

MGK’NIN LAĞVEDİLMESİ TAVSİYESİ

Raporda, devlet sistemindeki reform sürecinde Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) uzun dönemde kaldırılmasının gerekebileceği, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) gibi kurumların bağımsızlığı için, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) temsilcilerinin bu kurumlarda yer almaması gerektiği görüşü savunuldu.

‘ASIL SORUN DEVLET YAPILANMASI’

Avrupa Parlamentosu’nun kabul ettiği raporda, AB yolunda asıl sorunun Türkiye’deki devlet yapılanması ve yönetimi olduğu belirtiliyor. Türkiye’deki ulus devlet ve laik devlet konseptlerinin, dışlama üzerine değil, hoşgörü kültürü üzerine kurulması isteniyor.

YENİ ANAYASA ÇAĞRISI

Dinsel örgütler ise konusunda ise Türkiye’nin kendisini, üyesi olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin tanımlarına uyarlaması talep ediliyor. Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan DEP’in cezaevindeki eski milletvekillerinin affedilmesi çağrısında bulunulan raporda, Türkiye’deki seçim istemine ilişkin bazı eleştiriler dile getiriliyor. Raporda ayrıca Türkiye’ye Avrupa standartlarında yeni bir anayasa hazırlaması çağrısı da yapılıyor.

‘KIBRIS’TA ÇÖZÜM AB İÇİN KOŞUL’

Raporda, Kıbrıs konusunda sorumlu olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Ankara gösteriliyor. “Kıbrıs’ta çözüm Türkiye’nin AB perspektifinin ilerlemesi için vazgeçilmez koşuldur” ifadesine yer veriliyor ve Ankara’ya adadaki askerlerini çekmesi çağrısında bulunuluyor. Raporda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Kıbrıslı Rum Loizidu ile ilgili aldığı karara Türkiye’nin uyması isteniyor.

İŞKENCEYLE MÜCADELE VURGUSU

Raporda, rüşvet ve yolsuzlukla mücadelede, daha şeffaf bir toplum, özgür basın, bağımsız yargı ve etkili bir yargı sisteminin çok önemli olduğu vurgulandı. İşkence ve kötü muameleyle mücadelede etkili önlemlerin gerekliliğine işaret edilen raporda, ‘cezaevi koşullarının iyileştirilmesi’ istendi.

‘SOYKIRIM’IN TANINMASI TALEBİ RAPORA GİRMEDİ

Avrupa Parlamentosu’nda, Türkiye raporunun görüşüldüğü sırada, sözde Ermeni soykırımının Türkiye tarafından tanınmasını talep eden bir değişiklik önergesi reddedildi. Komünist parlamenterler tarafından sunulan değişiklik önergesi oylamada reddedilirken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın konuyla ilgili olarak okullara gönderdiği genelgeden ‘endişe duyulduğu’ yolundaki değişiklik önergesi ise kabul edildi.

İLERLEME RAPORUNA TEMEL OLACAK

Raporun siyasal ve hukuksal olarak doğrudan bir yaptırımı bulunmuyor. Ancak Kopenhag Zirvesi’nden bu yana AB genelinde Türkiye hakkındaki düşünceleri yansıtması açısından önem taşıyor. Ayrıca bu rapor büyük olasılıkla AB Komisyonu’nun sonbaharda açıklayacağı Türkiye ilerleme raporuna temel oluşturacak olması bakımından önem taşıyor.

Yorumlar kapatıldı.